|
Konu Kimliği: Konu Sahibi KalbinNûru,Açılış Tarihi: 27 Aralık 2007 (13:45), Konuya Son Cevap : 31 Aralık 2017 (11:10). Konuya 11 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
27 Aralık 2007, 13:45 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 25 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | Yılbaşı Fâciaları Yılbaşı Fâciaları Yılbaşının Hıristiyanlıkla da Hz. İsa ile de hiçbir alakası yoktur. Eğer olsa idi ; Yılbaşı gecelerinde kiliselerde ayinler yapılır, bu gece bir çılgınlık havası içinde değil, bir takdis havası içinde kutlanırdı. Ama gerek yurtiçinde gerekse yurt dışında bulunan kiliselere bakıldığında bu gecenin zulmete bürünmüş ve içlerinden en küçük bir hareketin olmadığı görülecektir. Çünkü papazlar da bu akşam onlarca küp kutsanmış şaraplarını içmekte ve içip içipsızmaktadırlar. Zaten Peygamberlerin en fakirlerinde biri olarak yaşadığı Hıristiyanlarca da ifade edilen Hz. İsa ile bu gecenin sefahatının, israfının ve çılgınlığının ne alakası olabilir Fuhuş Belası Bu gecede eğlenmek adına yüzlerce genç kız bekâretini kaybediyor ve bunun dayanılmaz sonucu olarakfuhşun çirkef kollarına düşüyor. Bu manzaraları her yılın Ocak ayının ilk haftasında gazete ve haber programlarından içimiz sızlayarak izliyoruz Bu gecede; özellikle fuhuş ticareti yapanlar işbaşında oluyorlar. Kendilerine sermaye kazandırmak için kollarını sıvamış adeta avının üzerine atlamaya hazır bir aç kurt gibi ağızlarından pis salyalarını akıtarak masum ve cehaletinin kurbanı yavrularımızı bekliyorlaryaşta ölmesine kadar uzanan acı bir serüven haleni geliyor. "İçki bütün kötülüklerin anası"(hadis) olduğu için de toplumda şuursuzca yaşayan bir topluluk meydana çıkıyor. |
Konu Sahibi KalbinNûru 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
kim yaptığını Allâh için yapıyor. | Soru Cevap Arşivi | NUR | 3 | 2321 | 14 Ekim 2008 23:21 |
GÜL | Şiirler ve Şairler | Ağlama_Karanfil | 10 | 5230 | 27 Eylül 2008 23:58 |
mübârek gecelerde yazılan mesajlar | Dua Bölümü | TÜRKcan | 1 | 2243 | 27 Eylül 2008 00:54 |
ben geldim :) | Şiirler ve Şairler | KalbinNûru | 10 | 6945 | 25 Ocak 2008 23:17 |
Kötülükten Alıkoyan Namaz | Namaz-Abdest-Teyemmüm | kebuter | 2 | 2739 | 22 Ocak 2008 21:59 |
27 Aralık 2007, 13:56 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 25 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | Cvp: Yılbaşı Fâciaları
Kumar Belası İnsanları sefalete ve devamlı bir çıkmaza sürükleyen Kumar belasına özenti de çoğu zaman bu geceye mahsus olan Yılbaşı Piyangosu ile başlıyor. Kumarda evini, arabasını, bütün ervetini ve hatta hanımını kaybeden kumarbazları duymuşsunuzdur. Kolay kazanma duygusunun verdiği heyecanla bir çok kişiler yine bu gece büyük paralar kaybederek ve bunun sonucu olarak bunalıma girerek belki de canına kıymak için ihtihara kalkışacak. Neresinden bakılırsa bakılsın insanlara hiçbir şey kazandırmayan, özellikle müslümanlara bir çok değerlerini kaybettiren Yılbaşı kutlamalarının felaketleri bizi bir ahtapot gibi sarmış bulunuyorOrman Katliamı Belası Hersene olduğu gibi bu sene de Noel uğruna binlerce çam fidanı katledilecek Türkiye'de her geçen gün yeşillik oranının azaldığına dikkat eçeken orman mühendisi uzmanlar, kesilen çam fidanlarının bir günlük eğlence için feda edildiğini kaydederek, şunları söylüyorla "Binlerce çam fidanına yazıktır. Kutlamalarda çam fidanı kullanılsa ne olur, kullanılmasa ne olur? Türkiye'de her geçen gün azalan yeşil alanlar, yanıp kül olan ormanlar göz önüne alındığında, her yılbaşında 50 bin çam fidanını göz göre göre kaybetmek ihanettir. |
27 Aralık 2007, 14:05 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 25 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | Cvp: Yılbaşı Fâciaları (milli piyango)
Vatandaş Hazıra AlıştırılıyorPiyango yüzünden vatandaşlar hem maddeciliğe hem de hazırı bekleyen toplum haline geliyor. Felsefe "kolay yönden köşeyi dönde nasıl dönersen dön". Bu sayede emeğe saygı yok ediliyor ve insanlar hazıra alıştırılıyor. Üretim yapması gereken ülkeler için çok sakıncalı bu durum, malesef bugün Türkiye'de çok yaygın. Bu konuda Yıldırım Aktuna şunları söylüyor: "Toplumumuz maddeciliğe alıştırılıyor. Maddi değerler ön plana çıkartılarak manevi değerlerin saygınlığı yitiriliyor. Şans oyunları belki ara sıra olsa zarar vermez ama kişilerin geleceği buna bağlanırsa çok acı sonuçlar doğurabilir. İnsanların buna bağımlılığı resmen kumarbazlıktır. Bunun sonucu olarak elindeki parayı kaybeden insanlar hileli yollara baş vurarak para kazanma yoluna giderler ki hırsızlık artar, işyerinde yolsuzluk artar, zimmetine para geçirenler çoğalır. Bunun en büyük sebeplerinden birisi hiç şüphesiz ki gelir dağılımının düzensizliğidir. Bir kaç kişilik azınlık parsayı götürür, pek çok kişi esi kıt kanaat geçinirse insanların çalışarak para kazanma ümitleri kaybolur ve böyle yollara başvururlar.Dinde Yeri Var mı Milli Piyangonun İslam dininde yeri var mı? Bu soruyu sormaya dahi gerek yok. Kesinlikle haram. Mehmet Talü hoca, milli piyangonun İslamdaki yerini kısaca şöyle belirtiyor: "Sonunda oynayana kazanç veya zarar getiren; zar, oyun kağıtları, piyango, spor toto, loto ve müşterek bahis gibi her türlü şans oyunları kumar olup kesinlikle haramdır. Bu gibi durumların devlet eliyle organize edilmesi durumu değiştirmez. Çünkü helal ve haram kılıcı sadece Allah'ü Teala'dır. Bunlara helal diyerek alan veya oynayan kişi ayeti inkar etmiş olacağından küfre düşer Prof. Hayrettin Karaman da Kur'an-ı Kerim'de Maide süresinin 90. ayetinde kumarın yasaklandığını belirterek şöyle diyo "Milli piyango biletinin alınması da, çıkacak ikramiyenin yenilmesi de caiz değildir. İslam fıkhı açısından milli piyango ve benzeri uygulamalar "kumar" dır. Buradan elde edilecek gelir ile hayır da yapılmaz. Çünkü İslam; 'hayır yapacaksanız, kumar yolu ile değil, şuurlu bir şekilde yapın' diye emrediyor."
|
27 Aralık 2007, 15:25 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 90 Üyelik T.:
21 Ağustos 2007 | Yılbaşı Fâciaları Yılın son günü yaklaşırken, adamın içi içine sığmıyordu. Her yıl olduğu gibi, bu yılbaşını da doya doya yaşayacak ve torunlarına hediye aldıktan sonra evine dönüp, sabaha kadar televizyon seyredecekti. İçki stokunu, her ihtimale karşı sabahtan tamamlamış ve iç cebindeki yassı şişeye daldırdığı küçük bir borucukla, şimdiden demlenmeye koyulmuştu. Bilet gişesi önünde uzayıp giden kuyrukta da aynı işi yaparken, insanları çift görmeye başlayıp : - Anlaşılan kafayı bulduk!. dedi. Ama bu da eğlenceli oluyor. Sıra kendisine yaklaştığında, birinin omzuna dokunduğunu hissetti. O tarafa dönüp gözünü bir kaç kere kırpıştırdı. Fakat o kişiyi, her nedense çift değil de, gölge halinde görüyordu. İçkiyi fazlaca kaçırdığını düşünürken, gölge kendisine biraz yaklaşıp : - İyi bir hayat için, size bir ömür boyunca şans tanındı!. dedi. Ama o şansınızı kullanamadınız. Ve yıllar yılı aynı kötü şeylerde direndiniz. Artık yeter, hemen gidiyorsunuz!. Adam keyfini bozan bu gölgeyi yerden yere vurmak için elini uzattığında, ona bir türlü değemedi. Bu da mutlaka içkinin işiydi. Sonunda birazcık alttan alarak: - Sıramı vermem!. dedi. Bir piyango bileti alacağım, bana da çıkabilir. Hem de bugün yılın sonu değil mi? Gölge : - Sıranın sizde olduğundan hiç şüphem yok!. dedi. Piyangonun size çıktığınada. Sadece bir noktada yanıldınız : Sizin için yılın sonu değil, yolun sonudur. Haydi buyrun gidelim !... ... Yılın son gününde Azrailde size konuk olabilir.
__________________ Bismillah diyerek... |
27 Aralık 2007, 18:45 | Mesaj No:5 |
Cvp: Yılbaşı Fâciaları Hrıstiyanların sandığımız yılbaşı kutlamalarının onlarla da alakası yokmuş. Peki biz kimin kutlamalarına ortak oluyoruz?
__________________ Dünyayı Güzellik Kurtaracak. Bir İnsanı sevmekle başlayacak herşey... | |
27 Aralık 2007, 20:20 | Mesaj No:6 |
Cvp: Yılbaşı Fâciaları
insanları irşadla hristiyanlaştıramayan misyonerler ,kendi kültürlerini anca bu şekillerde yayabiliyorlar.onlar için birşeyin dinlerinde olup olmaması önemli değil zaten.onlar hristiyanlığı yaymak adına kendi dinlerini oldukları gibi anlatmıyorlar.misyonerlik çalışması yaptıkları toplumun kültürüne,örf adet,ananelerine göre davranarak sanki arada hiç bir fark yokmuş gibi bir tahribata sebep oluyorlar.aslında farkettirmeden faaliyetlerini gerçekleştiriyorler.biz buna inkültürasyon diyoruz.bu açık bir irşad metodu değil,yılbaşı da bu metodlardan birisi maalesef.biz müslümanların bu konularda daha dikkatli olması gerekir.oyunlara kanmamamız gerekir,ilk önce kendimiz,sonra çevremizdeki insanları güzel bir dille uyarmalıyız. türk toplumuna, televizyonlarda ,gazetelerde ve diğer basın organlarında sanki yılbaşı kutlamaları sanki bizim bir geleneğimiz gibi empoze ettirilmeye çalışılıyor.bu da zaten oyunun bir parçası maalesef...
__________________ EN GÜZEL AŞK: ALLAH! | |
27 Aralık 2007, 20:46 | Mesaj No:7 |
Durumu: Medine No : 25 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | Cvp: Yılbaşı Fâciaları
Nûr nicki editörüm dediklerin doğrudur. seleme571 dediğin gibi biz kimin kutlamalarına ortak oluyoruz? ortada bir eğlence var İslâm dışı bir eğlence var hemde o kadar iğrençlik ki... fuhuşundan içkisinden kumarından zinasından sarhoşluğundan vs. daha bir çok şeylerden işte buna ortak oluyoruz. bizim örf âdetlerimizde İslâm Dînimizde böyle birş şeyin asla yeri yoktur ki... Bizim Mâlum iki Bayramımız vardır. Türk Halkımızın bunun idrâkinde olması gerekir. her kesimiyle... |
28 Aralık 2007, 19:54 | Mesaj No:8 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: Yılbaşı Fâciaları Siz hiç gördünüz mü kurban bayramını kutlayan bir hristiyan? umutmamak lazım noel hristiyanlar için dini bir önem taşıyor ... Zaten Allaha inanan birininde noelin dinimizde yerinin olmadığını biliyordur muhakkak. Dikkat etmek lazım. Konu için Allah razı olsun |
29 Kasım 2008, 15:20 | Mesaj No:9 |
Cvp: Yılbaşı Fâciaları Noel Baba gününde ve Hıristiyanların diğer bayram günlerinde onlara ayak uydurmak gayesiyle, onların yaptıklarını yapmak, o günlerde bayram niyetiyle çocuklara elbise almak ve pişirdikleri yemekleri pişirmek caiz değildir. Hepimiz Müslümanız elhamdülillâh. Ama hepimiz Müslümanlığımızın icabını yaşamıyoruz maalesef... Biz, Müslümanlığın icabını yaşama hâline “dindarlık” diyoruz. Kim inandığı gibi yaşıyorsa, ona dindar insan sıfatını takıyor, dindar adam, diye yâd ediyoruz. Bu sıfat onun hakkıdır zaten. Siz dindarlığı, zamanın kötülük ve fitnesine karşı giyilen koruyucu bir zırh olarak da kabûl edebilirsiniz. Aslında dindarlık, sahibini sadece âhirette Cennet’e koyan bir yaşama tarzı olmakla kalmayıp, dünyada da huzura, saadete sevkeden bir yaşama tarzıdır. Nitekim İsa Peygamber’in doğumu ile Hazret-i Muhammed’in hicretine başlangıç olan yılbaşlarında dindar olanla olmayanın yaşayışını ibretle seyrediyorsunuz. Dindar olanlar, yılbaşı gecelerinde düşünüyorken, şuur altında bile olsa diyorlar ki: — Yılbaşı gecesinin mânası, sayılı ömür senelerinin birinin daha bitmesi, ölüm denen kesin âkıbete biraz daha yaklaşılması, gençlik günlerinin tükenip, ihtiyarlık demlerinin gelmesi.. demektir. Nitekim her yılbaşında siyah saçlara biraz daha aklar düşüyor, akların sayısı da biraz daha çoğalıyor. Öyle ise, böyle gecelerde daha çok sefalete, daha çok sefahete düşmek yerine; daha çok âhirete, daha fazla ebedî âleme meyili olmak lâzımdır. Zira bu hızlı gidiş, - ister ikrar et, ister inkâr - kabire, öteki dünyaya doğrudur. İşte dindarlık böyle düşündürüp, böyle tedbirli hareket ettirdiği içindir ki, dindar insanın, geçen senelerinden pişmanlığı azdır. Ama kendisini dinî ölçülerle kayıtlı görmeyen başıboş insanlarda ise her yılbaşında böyle bir muhakeme ve düşünceden eser yok. Tam bir şuur ve idrak mahrumiyeti içindeler.. Ölüme bir sene daha yaklaşmanın delilini teşkil eden gecede, hem ahlâkından, hem mâneviyatından, hem de parasından zararlar görmekte, fireler vermekte, pişman olacağı fiilleri çoğaltarak işlemekteler. Birkaç saatlik bu eğlence ve sefahetin arkasından ömür boyu üzüntü ve pişmanlıklar gelmekte... Onu böyle ömürboyu pişmanlıklara sevkeden şey, İslâm’ın icabını yaşamayışında, yâni, dindar olamayışındadır. Şâyet dinin emirlerine sadık kalacak bir iman kuvveti, dindarlık emâresi kazanabilse, her yılbaşı, tam aksini düşünmesine, kendisine çekidüzen verip iman ve ahlâk bakımından yükselmesine sebep olacak, geçmişinden pişmanlık duyan bir sefahet ve sefalete düşmeyecek... Demek ki, yılbaşı gecelerinde kimilerini o hâle düşürüp, kimilerini de bu duruma çıkaran şey, dindar olup olmamaktan başka birşey değildir. Anlaşılan, şahsı düşündürüp, mes’ud ve bahtiyar kılan şeyin dindarlık olduğu kesindir. Ferdi muhakemesizleştirip sefalete itenin de dinde lâubalilik olduğu bir vakıadır. Demek imtihan dünyasıdır bu. Her ikisine de yol açık. İsteyen oraya, dileyen de buraya yönelir. Kimi yılbaşında şuurunu iptal eder. Kimi de ihyâ... Biz şükrederiz dindarlığımıza, hamd ederiz bizi böyle düşündürüp, amel ettiren Rabbimize. | |
29 Kasım 2008, 15:22 | Mesaj No:10 |
Cvp: Yılbaşı Fâciaları (Birgivî vasıyyetnâmesi)nde diyor ki: Kâfirlerin ibâdet olarak yapdıklarını ve kâfirlik alâmeti olan ve islâmiyyeti inkâr etmek ve inanmamak alâmeti olan ve tahkîr etmemiz vâcib olan şeyleri yapan ve kullanan kâfir olur. Bunlar, ölümle veyâ bir uzvun kesilmesi ile veyâ bunlara sebeb olan, şiddetli dayak, habs, bütün malını almak ile tehdîd edilmedikce kullanılamaz. Bunlardan meşhûr olanlarını bilmiyerek veyâ şaka olarak veyâ herkesi güldürmek için yapan da, kâfir olur. Meselâ, papasların ibâdetlerine mahsûs şeyi kullanmak küfr olur. Buna (Küfr-i hükmî) denir. Onlara mahsûs olan şeyleri kullanmanın küfr olduğu, islâm âlimlerinin temel kitâblarında yazılıdır. Din düşmanları, müslimânları aldatmak için, kâfirlerin âdetlerini, bayramlarını, müslimân âdeti, müslimânların mubârek günü diyerek, bunların gâvurluk ve kâfirlik olduğunu örtmeğe uğraşıyorlar. Büyük Kostantinin hıristiyanlık dînine karışdırdığı Noel gecesini ve Cemşîdin ortaya çıkardığı Nevruz günü mecûsî bayramını, millî bayram olarak tanıtıyorlar. Müslimânların bu günlerde bayram yapmalarını istiyorlar. Genç ve sâf müslimânlar bunlara aldanmamalıdır. Güvendikleri hâlis müslimânlara, nemâz kılan akrabâlarına, dînini bilen baba dostlarına sorup öğrenmelidir. Bugün bütün dünyâda, gerek îmânı ve küfrü tanımakda, gerekse ibâdetleri doğru yapmakda, câhillik özr değildir. Meşhûr olan din bilgilerini bilmediği için aldanan, Cehennemden kurtulamıyacakdır. Allahü teâlâ, bugün, dînini dünyânın her tarafına duyurmuş, îmânı, halâli, harâmı, farzları, güzel ahlâkı öğrenmek pek kolaylaşmışdır. Bunları, lüzûmu kadar öğrenmek farzdır. Öğrenmeyip câhil kalan farzı terk etmiş olur. Öğrenmeğe lüzûm görmiyen, ehemmiyyet vermiyen kâfir olur. İmâm-ı Rabbânî hazretleri 3. cild, 41. mektûbunda buyuruyor ki: Hindûların bayram günlerine [ve ateşe tapınanların Nevruz günlerine ve hıristiyanların Noel gecelerine ve diğer paskalyalarına] hurmet etmek ve o zemânlarda, onların âdetlerini, onlar gibi yapmak, şirk olur. Küfre sebeb olur. Kâfirlerin bayramlarında, müslimânların câhilleri ve hele kadınlar, kâfirlerin yapdıklarını yapıyor ve bu günleri, müslimân bayramı zan ediyor ve kâfirler gibi, birbirlerine hediyye gönderiyorlar. Eşyâlarını, sofralarını kâfirlerin yapdığı gibi, süsliyorlar. O geceleri, başka gecelerden ayırd ediyorlar. Bunlar hep şirkdir, kâfirlikdir. Sûre-i Yûsüfdeki âyet-i kerîmede meâlen, (Biz, Allahü teâlânın varlığına, birliğine, herşeyi yaratan O olduğuna inandık, müslimân olduk diyenlerin çoğu, başkalarına ibâdet ve itâ’at ederek ve dahâ birçok hareketleri ve sözleri ile, müşrik oluyorlar) buyuruldu. Noeli kutlamak asla caiz değildir. Fakat, Noel ile ilgisi olmayan yılbaşında bir Müslümana tebrik kartı yazıp, yeni bir yılın insanlık için, Müslümanlar için hayırlı olmasını dilemek günah değildir. Yahut, (yeni yılın kutlu olsun) diyene, (seninki de kutlu olsun) demek günah olmaz. Bu inceliği anlamalıdır! Müslüman her gece neleri yapıyorsa, bu gece de onları yapmalıdır! Sanki mübarek geceymiş gibi mevlid okutmak, sohbetler düzenlemek uygun değildir. Bu gecenin diğer gecelerden farkı yoktur. Bu geceye değer veriyormuş gibi hareket etmek doğru değildir. | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Yılbaşı Felaketi | Aysima | Resim/Karikatür | 4 | 17 Ağustos 2021 00:44 |
Yılbaşı Çavuşu | nurşen35 | Serbest Kürsü | 0 | 30 Aralık 2019 11:24 |
Yılbaşı kutlamayalım | vertyucek | Hafta'nın Konusu | 3 | 18 Aralık 2015 18:23 |
yılbaşı ve müslümanlar yılbaşı nedir? | aslıı | Muhtelif Konular | 0 | 25 Aralık 2012 19:42 |
Hutbe:Noel ve yılbaşı | Arasat | Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat | 0 | 22 Mart 2009 22:03 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|