Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   AZMİN-KARARLILIĞIN BUNA BAĞLI İMANIN, (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/16756-azmin-kararliligin-buna-bagli-imanin.html)

A.HELİM ALMALI 07 Aralık 2009 13:55

AZMİN-KARARLILIĞIN BUNA BAĞLI İMANIN,
 
AZMİN-KARARLILIĞIN BUNA BAĞLI İMANIN,
YEŞERTTİĞİ UMUT!..

Müslüman açısından, Azmin, kararlılığın, mücadelenin her şeyden önemlisi imanın nasıl bir kazanım sağlayacağının en güzel göstergelerinden biri olan bir olayı sizlerle paylaşmak istedim. Öte yandan sapkın bir toplumun içine düşmüş olduğu durumdan etkilenerek yalnızlığa itilmiş ve çareyi ölümde arayan bir can, tam umutların bittiği, hiçbir umudun kalmadığı, boyuna dolaşmış olan soğuk ilmiğin sıcak bir bedende buluşması ve son bir ses. Zil sesi, yetmedi kapı sesi. Devamını sahibinden okuyalım.
“İmamın 11 yaşındaki oğlu: Her Cuma namazından yapılan dini sohbetten sonra Merkez Camii imamı ve 11 yaşındaki oğlu yanlarına aldıkları ‘Cennete Giden Yol” ve başka kitapçıklarla kapı kapı dolaşıp insanlara dağıtıyordu. Yine bir Cuma namazından sonra imam ve oğlu caddelere çıkıp insanlara Allah’ın mesajını ulaştırmak için hazırlanırken, dışarıda da şiddetli bir yağmur bastırmaya başladı. İmamın oğlu kendisini sıcak tutabilecek en kalın elbiselerini giydi ve babasına “Ben hazırım” dedi. Babası “Ne için hazırsın?” diye sorunca, “Kitapçıkları yanımıza alıp dışarı gitme zamanı” diye cevap verdi.
Baba oğlunu cevapladı: “Oğlum, dışarı çok soğuk ve şiddetli bir yağmur var.” Şaşırmış bir şekilde babasına bakan 11 yaşındaki çocuk ısrarını “Ama baba, yağmur yağdığında bile insanlar cehenneme gitmiyor mu?” şeklinde sürdürdü.
Baba tekrar cevap verdi: “Oğlum, ben bu havada dışarı çıkmıyorum.” Umutsuz bir şekilde babasına bakan çocuk “Peki ben gidebilir miyim?” diye sordu. Kısa bir süre tereddüt eden baba: “Kitaplar burada ama dikkatli ol oğlum.”
“Teşekkürler baba” diye cevapladı oğlu imamın.
Dışarıda şiddetli bir yağmur yağıyor. Ellerindeki kitapçıklarla caddeden caddeye koşan çocuk, gördüğü herkese kitapçıkları veriyor. İki saat boyunca iliğine kadar ıslanmış ve elinde kalan son kitapçığını verecek birini ararken caddede kimsenin olmadığını gördü. Bu sefer etrafına baktı ve yan tarafta gördüğü ilk eve doğru yürüdü. Zili çaldı ama kimse cevap vermedi. Tekrar tekrar çaldı ama hala cevap yoktu. Sonunda 11 yaşındaki ‘dava uzmanı’ geri dönmeye karar verdi ama bir şey onu durdurdu. Tekrar zili çalmaya başladı, kapıya vurdu. İçinde bir şeyler onun gitmemesi gerektiğini söylüyordu. Tekrar zile bastı ve sonunda kapı yavaşça açıldı.
Kapı eşiğinde hüzünlü ve yaşlı bir kadın göründü. Yumuşak bir şekilde sordu: “Senin için ne yapabilirim oğlum?” Kadının dünyasını aydınlatan bu sevimli çocuk “Sizi rahatsız ettiğim için özür dilerim. Sadece size şunu söylemek istiyorum: Allah gerçekten sizi seviyor ve düşünüyor. Ben de elimde kalan bu son kitapçığı size getirdim. Bu kitapçık Allah ile ilgili her şeyi, yaratılışımızın sebebini ve Allah’ın rızasını kazanmanın yollarıyla ilgili her şeyi söyleyecek” diye cevap verdi ve elindeki son kitapçığı yaşlı kadına uzatarak ayrıldı.
Kitapçığı alan kadın “Teşekkür ederim oğlum. Allah seni korusun” diyerek çocuğu uğurladı.
Bir sonraki Cuma namazından sonra yine dini sohbet yapılıyordu. İmam konuşmasını bitirdikten sonra, “Sorusu olan ya da bir şey söylemek isteyen var mı?” diye sordu.
Arka tarafta kadınların bulunduğu bölümde yaşlı bir kadının sesi duyuldu. Herkesin dikkatlice dinlediği yaşlı kadın konuşmasına şöyle başladı: “Buradaki toplanan cemaatten hiç kimse beni tanımıyor. Ben burada daha önce hiç bulunmadım. Gördüğünüz gibi bir önceki Cuma Müslüman değildim ve hiç olmayı düşünmemiştim. Kocam yıllar önce vefat etti ve beni bu dünyada yapayalnız bıraktı. Geçen Cuma günü çok soğuk ve yağmurluydu ve bu soğukluk kalbimde daha fazlaydı. O yüzden bu dünyada artık bir umudumun kalmadığını düşünerek bir ip ve sandalye alıp çatı odasına çıktım. İpi sıkı bir şekilde tavana bağladım ve sandalyenin üzerine çıkarak ipi boynuma geçirdim. Sandalyenin üzerinde kendimi kalbi kırık ve yapayalnız hissederek kendimi asmaya hazırlanırken, aniden kapımın zili çalındı. Bir dakika bekleyeyim, her kimse nasıl olsa geri dönecek diye düşündüm.
Bekledim, bekledim ama zilin durması imkânsızdı, zil sesi daha da şiddetli ve ısrarlı bir şekilde çalıyordu. Sonra zili çalan kişi kapıya vurmaya başladı. Kendi kendime, “Kim olabilir acaba? Şimdiye kadar hiç kimse ne zilimi çaldı ne de beni görmeye geldi” diyerek boynumdaki ipi çıkardım ve kapıya indim. Kapıyı açtığımda gözlerime inanamadım. Kapı önünde dünyanın en sevimli ve en melek yüzlü çocuğunu gördüm. Yüzündeki gülümseme… Size bunu anlatamam. Ağzından çıkan kelimeler kalbime işledi.
Meleki bir sesle, “Size sadece Allah’ın sizi sevdiğini ve sizi düşündüğünü söylemeye geldim” dedi..Sonra bana bu kitapçığı verdi…”Cennete Giden Yol”. Küçük melek kitapçığı verdikten sonra o soğukta ve yağmurda ıslanmış bir şekilde ayrılırken, ben de kapımı kapattım ve kitapçığı dikkatli bir şekilde okudum. Sonra çatı katına tekrar çıktım ve ipi ve sandalyeyi geri aldım. Artık onlara ihtiyacım yoktu. Şimdi görüyorsunuz Allah’ın bir hizmetkârıyım. Bu kitapçığın arkasında sizin cemaatinizin adresi olduğu için Allah’ın o küçük meleğine gelip teşekkür etmek istedim. Tam zamanında gelip ruhumu sonsuz cehennemden kurtardı.”
Yaşlı kadın bu sözleri söylerken camide gözlerinden yaş akmayan bir tek kimse bile kalmamıştı. Sonra cemaat hep birlikte ‘Allahu Ekber’ diye tekbir getirdi. İmam, minberden yavaşça indi ve 11 yaşındaki oğlunun bulunduğu yere geldi. Kolundan tuttu ve kontrolsüz bir şekilde ağlamaya başladı. Cemaat daha önce böyle bir şey görmemişti. Belki de dünya daha önce oğlu için böyle sevgi ve onur duyan bir baba görmemişti. Sonra yine zafer kazanmış, sevinç ve mutluluk gözyaşları içinde “Allahu Ekber” diye tekbir getirildi.(Mehmet Nedim Aslan)” Ve bu gün Cuma biz neden yapmayalım işe kendimizden kendimizi tanımaktan başlamayalım, insanların kurtuluşlarına vesile olacak hayırlarda niçin bulunmayalım?..
Nasihatlerin musibetlerden evla olması dileğiyle.

Abdulhelim Almalı
a_h_almali@mynet.com

KARAKÖSE 08 Aralık 2009 00:04

RE: AZMİN-KARARLILIĞIN BUNA BAĞLI İMANIN,
 
Çok duygusal bir yazı olmuş.
Kendi adıma söylemem gerekirse, bugün duygusal söylemlerin dini anlatımlarda çok fazla yararları olduğu kanatinde değilim. Çünkü dinin kendisi zaten duygu içerikli olarak algılanmaktadır. bu durum çoğunlukla incillerde Hz. isa ile ilgili olayların anlatımında görülür. herneyse
demem şu ki, A.Halim hocamın anlattığı olay hissi bir durum içerdiği için modern çağa hitap eden bir olay değil. rasyonalist düşünceye kapılan kervan kalbi değerler yerine akli ağırlıklı şeyler istemektedir.
bu sebeple duygular yerine çağın istediği rasyonalist bakıs ile ona seslenmek daha iyi sonuç verir sanırım.


SAAT: 11:29

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321