30 Temmuz 2023 22:07 | |
su damlası | Ölüme ağlama. Kalbe bak. Hata ve isyan ile pişman, ibadet ve taat ile neşveli değilsen zaten ölüsün. |
21 Mayıs 2012 22:16 | |
suhtem | Cevap: Öyle Hüzün Verici..! • Seni kendi yarattıklarından ürküttüğü zaman, iyi bil ki O, sana kendisiyle üns ve dostluk kapısını açmak istemektedir. ![]() "Hiçbir şey başıboş değil " Korkmayın bu yerlerin sahibi çok merhametlidir. Ara sıra yüreklerinize ürperti salıp bu yollada şefkatin kucağına celb etmek ister .. O'nun korkutmasında bile rahmet vardır. " |
15 Nisan 2012 01:12 | |
talibetün | Cevap: Öyle Hüzün Verici..! • Cenab-ı Hakk’ın, halkın eliyle sana ezâ ve cefâ ettirmesi, onlarla beraber oturup kalkmaman içindir. Her şeyin seni rahatsız etmesini istiyor. Ta ki seni hiçbir şey meşgul etmesin, Allah’tan alıkoymasın. ![]() |
25 Aralık 2007 12:31 | |
karlofca61 | Cvp: Öyle Hüzün Verici..! Şunu biliniz ki: Yüce Allah Peygamberlere, Sıddıklara, Şehitlere Ve salihlere ibtila(Belâya uğramak. Musibete düşmek. İyi veya kötü şeye düşkünlük, tiryakilik. İnsanın iyiliğini, kötülüğünü ve kemâl derecesini meydana çıkaran imtihan, tecrübe.) verir. Allahın bunlara verdiği ibtila onlara azap ve hakaret ettiğini değil, fakat, bunun kendilerine bir keramet ve bir hayır olarak verildiğini gösterir. Hikmet ehlinin; ibtila sırasında tasalı ve üzüntülü olan kardeşini, ne bilmeden kınaması ne de ibtilasından dolayı ayıplaması, kusurlaması ii olmaz. Fakat onun ona acıması onunla birlikte ağlaması, onun için Allahtan mağfiret dilemesi, üzüntüsüne üzülmesi ve ona işi üzerinde delil olması yakışır. Bunları bilmeyen kişi hakim ve aklı başında değildir. Alah ın azamet ve Celalini düşününüz! Aciz ve dilsiz olmadığı halde, rastgele konuşmaktan korkarak Allah için susan kullar olduğunu bilmiyor musunuz? Onlar iyi ve Salih kişiler oldukları halde kendilerini zalimlerle bir sayarlar. Onlar akıllı ve Allahtan korkan kişiler oldukları halde kendilerini kusurlu kişilerle bir tutarlar... Peygamberler Tarihi M. Asım Köksal |
25 Aralık 2007 00:39 | |
iklimya | Öyle Hüzün Verici..! Dünyada bulunduğun müddetçe keder ve üzüntülerin gelip çatmasını garip görme. Çünkü dünya, vasfına layık olanları ve tabiatının gereğini ortaya koyacaktır. • Seni kendi yarattıklarından ürküttüğü zaman, iyi bil ki O, sana kendisiyle üns ve dostluk kapısını açmak istemektedir. • Hâli ve yaşayışı sana feyz ve hamle vermeyen, konuşması ve sözü seni Allah’a götürmeyen kimse ile dostluk etme, arkadaşlık yapma. • Her meseleye cevap veren, her gördüğünden bahseden, her bildiğini anlatan bir kimse gördüğünde bu haliyle onun cahil olduğunu anla. • İnsanların sana gelmeyişleri veya kınamakla beraber teveccühleri seni üzüyorsa, kendindeki Allah ilmine dön. • Cenab-ı Hakk’ın, halkın eliyle sana ezâ ve cefâ ettirmesi, onlarla beraber oturup kalkmaman içindir. Her şeyin seni rahatsız etmesini istiyor. Ta ki seni hiçbir şey meşgul etmesin, Allah’tan alıkoymasın. Talep şan değildir. Razı ol, şanda senin nam da senin. Varlığını bilinmezlik toprağına göm. Gömülmeyen şey nâbit olmaz. • Eşyadan eşyaya seyahat edip durma. Kendine uzaktan bakmayı öğren. Bir dolap beygirine benziyorsun. Öyle ahmak, öyle hüzün verici. • Madem içinde bulunduğun yer, konuştuğun kimse sana feyz vermiyor, terke mani olan ne? • Ölüme ağlama. Kalbe bak. Hata ve isyan ile pişman, ibadet ve taat ile neşveli değilsen zaten ölüsün. • Melâl(hüzün) içindesin. Yoksul olduğunu düşünüyorsun. Ne ki senden alınmıştır, o senin hayrınadır. İçindeki yoksulluğu hissediyor musun? İşte senin için en hayırlı vakit. Unutma, ihtiyaç süreklidir. Ataullah İskenderi |
![]() |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|