13 Mart 2022 07:55 | |||
Esma_Nur | Alıntı:
![]() | ||
13 Aralık 2021 19:24 | |||
Kara Kartal |
Kader Allahın. Dua Allahın. Sebepler Allahın Başarı Allahın. Daha diyecek bişey yok.. Emirler yağdırmayalim yeterki gönülden inanarak dua edelim. | ||
28 Eylül 2015 13:50 | |||
Allahın kulu_ | Cevap: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? Kaderi ancak dua engeller. Ömrü ancak iyilikler artırır. Kul işlediği günahlar yüzünden rızkından mahrum olur. Dua, başa gelen sıkıntıyı gidermede ve henüz başa gelmeyeni engellemede sahibine fayda verir. Şüphesiz sadaka Rabbin gazabını söndürür ve kötü ölümü engeller. Rızkının genişlemesini, ömrünün uzamasını isteyen kimse, akraba hukukunu korusun. | ||
11Haziran 2015 23:42 | |||
Allahın kulu_ | Cevap: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? Değerli kardeşimiz; “Eğer siz Allah'tan hakkıyla korksaydınız, kendisiyle birlikte cehaletin yeri olmayan ilmi elbette ki tahsil ederdiniz. Şayet, siz Allah'ı layıkıyla bilmiş olsaydınız, anlasaydınız, dualarınızla dağlar yerinden oynardı.” (Suyuti, Cami’u’s-Sağir 5:319, Hadis No:7448) Havf (Allah'tan korkmak) büyük makamlardandır. Fazileti, sebeb ve neticelerine bağlıdır. Sebebi hadiste anlatıldığı gibi ilim ve marifettir. Bunun için Allah Tealâ: “Allah'tan ancak, âlim kulları korkar.”(Fatır, 35/28) bu*yuruyor. Allah'tan hakkıyla korkan insanların duaları da geri çevrilmez. Resûlullah (s.a.v.): “Hikmet ve ilmin ba*şı Allah korkusudur”(el-Münavi, Feyzu'l-Kadir, 3/574) buyuruyor. Neticesi ise, iffet, verâ' ve takva*dır. Bunların hepsi de saadetin anahtarıdır. Çünkü şehvet ve arzular terkedilmedikçe ve bu yolda sabredilmedikçe, saadet yolu bulunamaz. Şeh*vet ve arzuları korku gibi hiç bir şey yakıp yok edemez. İnsan ilim vasıtasıyla Rabbini tanıdıkça, O'na olan sevgisi ve saygısı artmaktadır. Zira bütün kemâl mertebelerinin üzerindeki sonsuz bir kemâl, elbette ki sonsuz bir hürmete lâyıktır. Üstün vakarıyla ve eşsiz şahsiyetiyle erişilmez bir mertebeye sahip bir maneviyat büyüğünün huzurunda nasıl içimizi sevinçle karışık bir ürperti kaplıyorsa, onun sayısız defa üstünde bir kemâlin sahibi olan Cenab-ı Hak katında nasıl bir ruh hali içine gireceğimizi düşünelim. Allah sonsuz rahmet ve şefkat sahibi olduğu gibi, sonsuz derecede gayret ve izzet sahibidir aynı zamanda. Pekçok Kur’ân âyetinde tekrarlandığı üzere, Allah hem Rahîm’dir, hem Azîz’dir. Rahîm isminin gereği olarak bütün varlık âlemini sonsuz şefkat ve rahmetiyle kucaklarken, Azîz ismiyle de, kanunlarına isyan edenleri ve bu isyanlarıyla izzetine dokunanları cezalandırmaktadır. Bu itibarla, Cenab-ı Hakk'ın huzurunda olan bir kul, bir taraftan o sonsuz rahmetin câzibesiyle kendisinden geçmiş, diğer taraftan da gazabının dehşeti karşısında kalbi titrer bir vaziyettedir. Böyle bir insanın Allah’ın emirlerine isyan edip yasaklarını çiğnemesi mümkün müdür? Bu korku da, tıpkı sevgi gibi, insanı Allah’a götürür. Bediüzzaman’ın izah ettiği gibi, “Halik-ı Zülce-lâlinden havf etmek (korkmak), Onun rahmetinin şefkatine yol bulup iltica etmek demektir. Havf (korku) bir kamçıdır, Onun rahmetinin kucağına atar. Mâlûmdur ki, bir vâlide, meselâ bir yavruyu korkutup sînesine celb ediyor. O korku, o yavruya gayet lezzetlidir. Çünkü şefkat sinesine celb ediyor. Halbuki, bütün vâlidelerin şefkatleri, rahmet-i İlâhiyenin bir lem’asıdır (parıltısıdır.) Demek, havfullahta (Allah korkusunda) bir azîm (büyük) lezzet vardır.”(Sözler, s. 331) Hz. Peygamber (a.s.m), ölüm döşeğinde olan bir genci ziyaret etti ve ona “Kendini nasıl buluyorsun?” diye sordu. O da “Ey Allah’ın Resulü! Vallahi, ben Allah’ın rahmetini ümit ediyorum, ama günahlarımdan da korkuyorum.” diye cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (a.s.m), "Böyle bir konumda olan bir kulun kalbinde bu iki husus birlikte yer almışsa, muhakkak ki Allah, ona ümit ettiği şeyi verir, korktuğu şeyden de emin kılar.” buyurdu.”(Tirmizî, cenaiz, 11; İbn Mace, Zühd, 31). İlave bilgi için tıklayınız: Kalpte Allah sevgisi ve korkusu dengesi nasıl kurulmalıdır? Selam ve dua ile... Sorularla İslamiyet | ||
10 Ocak 2009 08:18 | |||
kebuter | Cvp: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? ecel konusunda bir aciklama yapmak istiyorum. evet ecel kaza-i mutlakdir. yani gelmesi ve olusmasi icin gereken sartlar ortaya cikmissa mutlaka olacaktir, ne ileri goturme ne de geri almak soz konusudur. ecelimiz geldiginde olmemiz durumu, allahin herseyde oldugu gibi ezelden sahip oldugu bir bilgidir. olum zamanimizin o anda olmasi icin tayinde bulunmamistir. sadece olumun yani ecelin gerceklesmesi icin gerekli olan sartlar o anda ortaya cikmistir ve kaza-i mutlak da devreye girip olum gerceklesmistir. bir olum olayinin pesinden, insanlarin soyle yapsaydi olmeyecekti, boyle olsaydi yasardi demeleri sadece spakulatif yorumdur. evet olmeye de bilirdi ancak olmemesi icin oncelikle soyle yapsaydi boyle olsaydi denilen seyleri mevtanin olumunden once yapmis olmasi ve pesinden gelecek adimlarin ortaya cikmasi gerekirdi ki biz bunun bilgisine sahip olamayiz cunku o gayb bilgisidir. oyle yapsaydi ne olacaktiyi sadece alah bilebilir. peki ecelin gelmis olmasi ve olumun gerceklesmesi icin gereken yasalar ve sartlar nelerdir? iste bu sunnetullahtir. allah omrun tamamlanmasini yasaya baglamistir (zamana degil, yasaya baglamistir). olum zamaninin o an olmasi o sartlarin o an ortaya cikmis olmasindandir. iste kuranda zikredilen ecelen musemmen tam da budur. yani yasaya ve gerceklesecek sartlarin ortaya cikmasi durumunda omru tamamlayacak sartlar demektir. tam karsiligi ise isimlendirilmis, adi konulmus, belirlenmis (yani gerceklesmesinin sartlari belirlenmis) ecel demektir. insan icin ele alacak olursak, bu yasa 3 sey ile belirlenmistir, yani 3 sey yasa olarak gerceklesmis ise o zaman ecel mutlak olur ve kacinilmaz 1- solunum sisteminin durmus olmasi yasasi 2- dolasim sisteminin durmus olmasi yasasi 3- sinir sisteminin durmus olmasi yasasi iste bu ucu bir anda bir insanda ortaya ciktigi anda yasanin kurali devreye girer ve olum gerceklesir. yani sunnetullah herzaman oldugu gibi eksiksiz ve kusursuz isler. bu ucu bir anda degil de bir veya sadece ikisi ortaya cikmis ise yasa geregi ecel o an gerceklesmez lakin felc veya kalici-gecici sakatliklar gorulur. mesela sadece solunum kesilmis ise ancak dolasim sistemi durmamis ise, henuz devam eden dolasim sistemi tekrar solunumu tetikleyebilir ve kisi olmus olmaz, yasamina devam eder ancak toplumda bu genelde eceli geldi de olmedi seklinde yorumlanir. hayir, aksine yasanin gerceklesmesi icin gerekli sartlar yerine gelmedi dolayisiyla eceli gelmedi ve dolayisiyla olmedi. veya dolasim sistemi durmustur ancak kalp masaji ile bu tetiklenerek devreye sokulursa hayat olgusu devam edebilir, eceli geldi de kurtarildi durumu degildir bu. yasa geregi bu sistem isliyorsa olum gerceklesmez ve yine sunetullah geregi yasam devam etmektedir. ancak ne zaman ki bu uc sistem off durumda olursa iste o zaman yasaya baglanmis ecel kaza-i mutlak olarak ortaya cikar, pasif jalden aktif hale gecer ve gerceklesir. | ||
20 Ağustos 2008 19:07 | |||
NUR | Cvp: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? Alıntı:
insan fiillerinin yaratıcısı ve belirleyicisinin yalnız Allah olduğunu, kulların bunda hiç bir rolü olmadığını iddia edenler kaderiye mezhebi değil, cebriyyye dir.her ne kadar isimleri kaderiye de olsa , islamda insanın fiillerinde özgür olduğu görüşünü savunan bir ekoldür. ikinci olarak ta, bu mezhepler peygamber efendimizin vefatından sonra, emevi halifelerinin halka yaptıkları zulümleri, bunları biz yapmıyoruz,Allah taktir ediyor, öyle meydana geliyor gibi söylemleri üzerine çıkan karşıt görüşlerden ortaya çıkmışlardır. şimdi nasıl oluyor da peygamber efendimizden kendinden sonra yaşanan olaylardaki gruplarla ilgili hadisler ortaya çıkmış? son olarak ta bu konuya yazmıyor olabilirsiniz, saygı duyarız.ama usulüne uygun irdelemek te hiç bir sakınca görmüyorum ben. saygılar.. | ||
20 Ağustos 2008 15:50 | |||
NUR | Cvp: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? ecelin ileri veya geri alınması diye bir şey söz konusu değildir. sağlıklı yaşayan adam bir kaza sonucu ölüyorsa, eceli o saattir. artık ömrüymüş , kendine bakmasıymış vs. fayda vermez. bir de şunu ekleyeyim:en makbul ölüm, ecelle ömrün kesiştiği andır.(bir hocamızın sözü) ![]() devam ederiz inşallah... | ||
20 Ağustos 2008 15:45 | |||
günışığı | Cvp: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? Alıntı:
Bana dua edin; dualarınıza karşılık vereyim" [Ğâfir, 60.] Kaderi ancak dua engeller. Ömrü ancak iyilikler artırır. Kul işlediği günahlar yüzünden rızkından mahrum olur."( Hakim, Müstedrek, l, 394; ibnu Hıbban, Sahih, No: 872.) Dua, başa gelen sıkıntıyı gidermede ve henüz başa gelmeyeni engellemede sahibine fayda verir." (Tirmizi, No: 3548; Hakim, Müstedrek, l, 498.) Rızkının genişlemesini, ömrünün uzamasını isteyen kimse, akraba hukukunu korusun."( Buhari, Edeb, 12; Müsiim, Birr, 20-22; Ebu Davud, Zekat, 46.) Himmetler ne kadar büyük ve hızlı olursa olsun kader sınırlarını geçemez." | ||
20 Ağustos 2008 15:42 | |||
keserim | Cvp: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? Alıntı:
sayın NUR ömür ecelle bitiyor. ömrün uzun ya da kısa oluşu ecelle ölçülmez mi ? lüks içinde yaşayan adam sağlıklıdır fakat kazayla ölebilir ve biz buna ecel saati deriz bu sağlıklı olma durumu ecel saatini ileri atabilir mi? | ||
20 Ağustos 2008 15:39 | |||
keserim | Cvp: Dua Etmek İle Kader Değişir mi? Alıntı:
yanlış değil ama eksik anlamışsın. ilk alıntıdaki şu paragraf size biraz yol gösterebilir. Bir çeşit kader vardır ki onun gerçekleşmesi Allah tarafından kesin hükme bağlanmıştır. Bu hükmü verilen şeyin gerçekleşmesi kaçınılmazdır. Onu dua ve himmet değiştirmez. Buna kazâ-i mutlakdenir. Yani, kesin hükme bağlanmış olması kesinleşmiş kaza demektir. Rızık ve ecel gibi yazıda yalnızca ecel ve rızık kesinleşmiş ve hükmedilemeyecek, değiştirilemeyecek kader olarak belirtilmiş. buna daha sonra NUR evliliği de ilave etti. bizler rızık ve evlilikle ilgili bölümün ne kadar müdehalemiz dışında olabileceğini konuşmaya çalışıyoruz. saygılar | ||
Bu Konuda 10 fazla Cevap bulunuyor. Bütün Cevapları görmek için buraya tıklayın. |
![]() |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|