31 Aralık 2019 14:04 | ||
Sükutu-Ezber | Amin amin hepimizden inşallah sayın yöneticim,, ![]() ![]() Bizler de Esmàül Hüsna bölümünde böyle bir bölüm açabiliriz o zaman Rabbimizin Esmalarındaki Zatı aklımızda kalır ve daha çok fark ederiz inşallah diyim,,,, Sağolsun cami hocamız söylemişti Esmaları hayatınızda geçen bir anı bir olayı anlatın diye ben de böyle bir şey yazmaya çalıştım,,, ![]() ![]() ![]() ![]() Hatta diyecektim bu örneği bir bölüm de açarak,,, ![]() ![]() Alıntı:
![]() ![]() Aslında daha çok vardır Rabbimizin Esması o anlarda ve her anımızda ilk aklıma gelenleri yazmaya çalıştım,,,, | |
31 Aralık 2019 12:18 | ||
Nebevi Sevda |
masallah baarekallah Allahın ısımlerını umreyle ne kadar güzel anlattın kardeşim. Ruhunda resmen içselleştirmişsin. | |
31 Aralık 2019 10:37 | ||
Mihrinaz | Esma dersleriyle, kalbimize akledebilmeyi, aklımıza fehmedebilmeyi öğretmektir gayretimiz![]() | |
31 Aralık 2019 10:33 | ||
Mihrinaz | Alıntı:
![]() | |
29 Aralık 2019 01:21 | ||
bakiradem | ne kadar güzel. İnsanın ruhu dinleniyor | |
28 Aralık 2019 21:58 | ||
Sükutu-Ezber | Yaşadığım Ümreyi Esmàül Hüsna ile anlatımım,,, ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Benim için hayaldi ve duamdı özlemdi Kebeye gitmek, herşeyden haberi olan Habir, Alim olan gizli, açık herşeyi bilen,herşeyi işiten Semi' olan Rabbimiz dualarımdan, her hareketimden haberdardı. El- Vedüd ismiyle Kabeye gitme sevgisini içime koymuştu, Sevilmeye en layık olan Rabbimiz Musavvir ismiyle dünya da herşeye dilediği gibi şekil veren, şekillendirip suret veren kalbime de Kabe sevgisiyle donatmıştı. Dileseydi donatmazdı Gidenlere söylerdim bizleri de çağırın Kabeye ve Peygamber efendimize çok selam söyleyin diye. , Herşeye şahit olan Şehid bu halime şahitti, biraz zor bir şeydi ben için Kabeyi ziyaret etmek,oysa* azamet sahibi Azim, vardan yok eden dilediğini istediği anda yaratan Halik, kainattaki bütün varlıkların herşeyin değişmesine güçüne yeden Kadir, kullarına karşı ikramı, iyiliği bol olan Berr, istediğini ileri alıp öne geçiren Mukaddim benim de duamın zamanını yaşamaya gelmişti. Derken bir gün bir akrabam ümreye gidiyoruz sen de gel dedi, herşeyi yapmaya var etmeye, yaratmaya ve olmasına imkan veren Kadir ismiyle ümreye gitme olanağını bana gösterdi Rabbim. Ben de inşallah olur dedim, Latif olan sonsuz lütüfkar Rabbim bana Kabeyi ziyaret etmenın yolunu Fettah isminin tecellisiyle ve Mucib olan duaları kabul eden, dilekleri, istekleri Kendine samimi yalvaranların dualarını karşılığını veren, Semi' ismiyle duyup, Kerem ismiyle bol cömert kullarına ihsanı bol olan, Rahman olan bana merhamet eden acıyan Rabbimiz duamı kabul etmişti. Bütün alemlerin tek sahibi Melik olan Rabbimiz bütün evrakları hazırlamam, tamam etmem için bana imkan güç ve kuvvet verdi ve Vekil ismi tecellisiyle işlerimi gördü ve Selam ismiyle işlerime selameti nasip etti. Ümreye gitme zamanı gelince,Cami' olan Rabbimiz bütün kafileyi bir araya topladı, ilk önce Medineye gittik, Kabul olan duamı yaşamaya,kendi selamımı Peygamber efendimize söylemeye gittik en çok şükür edilmesi gereken Şekür olan Rabbimize sonsuz şükürler olsun o güzel değerli anı yaşattğı için, Bizleri 5 gün Rezzak ismiyle Medine de rızıklandırdı,, 5.günün sonunda Mekkeye yola çıktık, bana yolculuk dokunur normalde hemen dualara sarıldım şükürler olsun ki Rabbimiz Latif ismiyle hayırlı gitmeme lütfetti, Müheymin ismi tecellisiyle beni himayesine alıp, Kayyum ismiyle herşeyi ayakta tutan Rabbimiz beni ayakta tuttu ve yolculuğumu hayırla sorunsuz sonuçlandırdı. Kendine güveneni boş yollamayan hem bana hem bütün yolculara Mu'min ismiyle emniyet verdi, Lebbeyk sesleriyle ile vardık Mekkeye Selam olan Rabbimiz selamete eriştirmişti bizleri. Bize Kabeye yürüyün yaklaşınca gözlerinizi kapatın dediler bizde kapattık, açınca gözlerimiz Kabeyi gördü yıllardır namaza durunca hep kıblem kabe, kıblem Kabe dedik, işte o Kabe karşımızda kıblemiz karşımız da, her yer Kabe, Kabe muhteşem, Kabe anlatılmaz gözlerimiz şenlendi Ğaniyy olan Rabbimiz gönlümüze o an sevinç, huzur, mutluluk zenginliğini verdi, Nur ismiyle gözlerimizi Kabenin nuruyla nurlandırdı, bizler de tarif edilemez mutluluk hüzün, sevinç, dilimiz de şükürler Şekur olan az şükre çok veren, Kerim sahibi kullarına çok cömert olan Rabbimize minnettar, O anları yaşattığı için şükürler olsun, Rabbimiz bize Muhyi ismiyle ümreyi yaşamak için sağlık verdi, o anları görmek için ömür bağışladı,Raşid isminin tecellisiyle o güzel doğru yola gitmem için beni yolladı,, Şafii ismiyle sağlıklı bir şekilde gidip gelmemi nasip etti Rabbimizin bizlere sunduğu dünya hayatının hikmeklerini düşünmeli, iyi akıl etmeli Bize göre zor ama Rabbimize göre değil, (kün feyekün) yani ol derse olur çünkü O cc. Sameddir bizler O'na muhtacız O Metin'dir hiç bir zaman sarsılmayan O Vehhab'dır nimeti karşılıksız veren O Kuddûs'dür bütün hata ve noksanlıklardan münezzeh olan O Aziz'dir mağlubiyet bilmeyen güçlü tek galip olan O Müheymin'dir kullarını gözetip koruyan O Veliyy'dir sevdiği kullarına eden ve iyi kullarına gerçek dost olan O Allah'tır bütün Esmasını Kendinde toplayan, bizlere Kendini o Esmalarla tanıdan Yeter ki biz kullar olarak kalben teslimiyet Yap dediğini yapmak, yasak ettiklerinden kaçınmak sonsuz şekilde güvenelim ve kulluk edelim. Ümre olsun ve bütün yaşamımız olsun bütün eksikliklerimizi affetsin Tevvab ismiyle bütün tövbelerimizi kabul etsin inşallah. Ğafur ismiyle bizleri merhametinden, Ğaffar ismiyle bizleri bağışlamasından mahrum bırakmasın inşallah,,, Varis olup bütün varlığı devam ettiren, mülkün sahibi kalbimizden öyle güzellikleri manaları, İslamı hiç eksik etmesin, Şehit olan Rabbimiz biz kullarının hep hayırlı amellerine şahit olsun inşallah. Gerçek anlamda Rabbimizin bütün Esmàül Hüsna'sını öğrenip, ne anlama gelip sadece ezbere değil hayatımızın her alanına uygulayıp yaşamayı nasip etsin inşallah inşallah,, çünkü hayatımızın her alanında her anında Rabbimizin Esmasının tecellisi hiç eksik olmaz hep vardır,önemli olan Rabbimizi bilip ona göre yaşamak,,,çokkk çokkk amin amin,, ![]() ![]() ![]() ![]() ,,, ![]() ![]() ![]() | |
28 Aralık 2019 19:57 | ||
Sükutu-Ezber |
Bazen öyle düşünürüm yağmurlu havaları hem severim korkarım bana Azim olan azamet ve Aziz olup hiç bitmeyen zerre kadar güçün de eksilme olmayan Rabbimizi hatırlatıyor,, Yani o kasırgalar da, fırtınalar da, sel olsun ister tsunami olsun ve yahut depremlerın o yıkıcı içinde yapabileçeğimiz ne var ki Aziz olan Rabbimizin karşısın da, elimizden hiç bir şey gelmez, bütün dünya insanları toplansa zerre kadar bile zarar veremeyiz Rabbimize O Azîz olan Allah'ü Teâlâ'ya hiç kimsenin güçü yetmez bizleri yaradan Rabbimizdir, bir sel yağmuru gelse durduramayız alıp götürür bizi, o anlarda dilerse sağ bırakır dilerse öldürür, herşey Müheymin olan Rabbimizib gözetimi altında Bizler bunu iyi düşünerek, aklederek Azîz olan sonsuz güçün yegane Sahibi ve Müheymin olup bütün varlıkları görüp gözeten Rabbimiz bizlerden yanlız Kendine kulluk etmemizi istiyor Bir çok ayetin de bizlere bunu bildiriyor İnşallah bunun bilincinde olup dosdoğru kullardan oluruz,,,,,, | |
28 Aralık 2019 18:01 | ||
Sükutu-Ezber |
İnsan araştırtıkça ne çok şey buluyor Rabbimiz hakkında tek bir Esmasını bile anlatmaya kelamlar aciz kalıyor, gerçekten insan Rabbi olan Allah'ü Teâlâ'yı tanımak istiyorsa Esmalarını öğrenmeli, ezberinde tutmalı her anımızda Rabbimizin aslında bir Esmasının tecellisi var,, bizler kul olarak o Esmaları öğrenirken Rabbimizin ne kadar büyük sonsuz Aziz olan hiç zaman yenilmeyen,,Müheymin olup herşeyi gözetim altında tutan bir Rabbimiz var, İnsan bu Esmaları bildikçe, öğrendikçe ne kadar da aciz bir varlık olduğunu öğreniyor,,,ve her öğreniş de ne kadar da sonsuz kudreti ve bir o kadarda azamet sahibi olduğunu farkında oluyoruz,,, ![]() ![]() | |
27 Aralık 2019 19:28 | ||
Sükutu-Ezber |
EL-AZÎZ BU İSMİ BİLMENİN FAYDALARI 1 – Kul efendisinin gücünü bildiğinde ve O’nu hatırından çıkarmadığında daima O’nu müşahede etme imkânı bulur. Bu durum kulun günahlardan uzaklaşmasını ve yararlı şeylerle meşgul olmasını sağlar. Zira böyle bir kul, nefsiyle değil mutlak üstün sahibi olan efendisiyle (Allah’la) birliktedir. 2- Kul, Allah’ın kaza ve kaderde mutlak üstünlük sahibi olduğunu, Allah’ın mutlak Hâkim olduğunu, sevk ve idaresinin O’nun elinde olduğunu, O’nun koruma ve himayesi olmadan korunamayacağını, O’nun yardımı ol*madan başarılı olamayacağını bilmelidir. Kendisinin zelil ve hakir bir kul olduğunu, Hamîd ve Azîz olan Allah’ın kabzası altında bulunduğunu unutmamalıdır. 3- Kul, kaza ve kaderde daima Allah’ın üstünlüğünü müşahede etmelidir. Her türlü hamd, kemâl, zenginlik ve izzetin Allah’a ait olduğunu, eksikliğin kuldan kaynaklandığını, ancak kulun yerileceğini, her türlü kusur, ayıp, zulüm ve muhtaçlığın kula ait olduğunu bilmelidir. Kul, eksikliğini, ayıbını, muhtaçlığını ve zelilliğini düşünüp müşahede ettikçe Allah’ın izzetini, kemalini, hamdini ve zenginliğini daha çok müşahede eder. Eğer bunun aksini düşünürse bütün bunları müşahede edemez. Dolaysıyla eksikliğini ve zelilliğini samimiyetle kabul etmek, Allah’ın izzetini müşahede etmeyi sağlar. 4- Kul, günah olduğunu bildiği için Mevlâ’sına karşı gelmek ve günah işlemek istemez. Ancak yinede kendisi için takdir edilen gerçekleştiğinde, istemeden, kendi seçimi, dilemesi ve tercihi olmadan günah işlemiş olabilir. Böyle bir durumda sanki o, seçme hakkı olmadan seçen, istemediği halde isteyen ve dilemediği halde dileyen gibidir. İşte bu durum, Allah’ın yücelik, büyüklük ve üstün güç sahibi oluşunu gösterir. (İbn. Kesir-Kurtubi-Beyhaki/El Esmaü’l-Hüsna/238) | |
27 Aralık 2019 19:25 | ||
Sükutu-Ezber |
EL-AZÎZ İbn Kayyim ise şunları söyler: “Azîz, dilediğine karar veren ve uygula*yandır. O, izzetinin eksiksiz ve mükemmel oluşuyla kullarına hükmeden ve bu hükmü onlar üzerinde icra edendir. Allah kulların kalplerini ve iradelerini dilediği yöne çevirendir. O dilerse kul ile kalbi arasına da girer. Allah dilediği şekilde kulunu istek ve irade sahibi yapar. Bu, O’nun üstünlük ve izzetinin mükemmel oluşunu gösterir. Zira Allah’tan başka hiç kimsenin böyle bir şey yapmaya gücü yetmez. Bir insan ancak kişinin bedeni ve dış görünümü üze*rinde etkili olabilir. Onu kendi iradesi doğrultusunda istek ve irade sahibi yapması mümkün değildir. Buna ancak karşı konulamayan mutlak üstünlük sahibi olan Allah yapabilir.” Gazali ise bu ismi şöyle açıklar: “Azîz, benzeri az bulunan, kendisine şiddetle muhtaç olunan ve ulaşılması zor olandır. Bu üç anlamı kendinde toplamayan kimseye Azîz ismi verilmez. Benzeri az bulunan nice kimseler vardır ki kendisine hiç ihtiyaç duyulmaz. Bu yüzden ona Azîz denilmez. Hatta benzeri bile bulunmayan ve kendisinden çok yararlanılan birine, eğer ulaşmak kolay ise buna da Azîz denilmez. Güneş gibi. Güneşin bir benzeri yoktur ve birçok yararı vardır. Ama kendisine ulaşmak zor olmadığı için Azîz olarak nitelenemez.” Bütün varlıklar her şeyde Allah’ın zatına, sıfatlarına, fiillerine ve bekasına muhtaçtırlar. Hiçbir kimse O’nun gücüne erişemez. Ama O’nun her şeye gücü yeter. Akıl, O’nun gücünü anlamaktan, gözler de O’nun azamet ve yü*celiğini müşahede etmekten acizdir. Hiçbir varlık O’nun nimetlerini sayamaz ve şükrünü eda edemez. Bütün bu sıfatlar başkası için değil yalnız Allah için geçerlidir. Bu sıfatlar, O’nun mutlak üstünlük sahibi olduğunu kesin bir şe*kilde ispatlamaktadır. | |
Bu Konuda 10 fazla Cevap bulunuyor. Bütün Cevapları görmek için buraya tıklayın. |
![]() |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|