Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.KUR'ÂN-I KERİM.::. > Kurân-ı Kerîm > Kur'ân-ı Kerim Genel > Portakal, misk ve Kur'an

Konu Başlıkları: Portakal, misk ve Kur'an Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Aşağıdaki Kutuya Sorunun cevabını Yaz ( Bakara )
Başlık:
  
Mesajınız:
Trackback:
Kaynak olarak Ekle
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:

Diğer Seçenekler
Diğer Ayarlar
Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
02 Aralık 2022 23:27
su damlası

Başta kendi nefsimiz olmak üzere, bütün Müslümanların kendilerini portakal benzeri ve dışı rahmet râyihaları ile kokan, gittikleri yerlere ferahlık ve rahmet getiren birer misk dolu kutucuklar haline getirmeleri duâsıyla...
Amin...
20 Nisan 2011 14:50
Medineweb
Portakal, misk ve Kur’ân

Sıcacık, insanı rahatlatan turuncu bir rengi vardır. Parlak kabuğu ve yuvarlak şekliyle gerçek bir güneşi andırır. İçi keseciklerle dolu beyaz kabukla kaplı, etli, sulu, tatlı bir meyvedir. En önemlisi de Allah ona özel kokulu bir yağ vermiştir. Nerede onu soysan, kabuklarını çıkarsan bulunduğu yeri, her fıtratın hoşlanacağı bir koku kaplar. Evet, tadı gibi kokusu da güzel olan portakaldan bahsediyoruz…

Hayatın her aşaması için örnek olan ve bütün mahlûkattan misâller veren, mahlûkatın lisânından en iyi anlayan beşer olan Peygamber-i zîşan Efendimiz (asm) bize portakaldan misâller vererek, portakc kal ile Kur’ân okuyan mü’min arasında çok mânâlı ve hoş bir ilişki kuruyor ve buyuruyor ki: “Kur’ân okuyan mü’minin misâli portakal gibidir. Kokusu güzel tadı hoştur. Kur’ân okumayan mü’minin misâli hurma gibidir. Tadı hoştur fakat kokusu yoktur.” 1


Günlük hayatımızda ne kadar Kur’ân okuyoruz, O nu ne kadar anlıyoruz acaba? Bu hadîsi okuduğumda portakala olan ilgimin arttığını itiraf etmeliyim. Zira bu hadis bana hep, Kur’ân okumadaki eksikliğimi hatırlatmış ve Kur’ân okuma şevkimi arttırmıştır. Özellikle de insanın kendi hânesinde daha fazla zaman geçirdiği ve ibâdetlerine zaman ayırabileceği kış aylarında, yazın rehâvetinden kurtulup, kışın îkaz edici, insanı kendine getirici soğuklarında Kur’ân’a olan iştiyâkım bu hadîsin feyziyle ziyâdeleşir.

Önce, abdestli olmak, temizlenmek, takke ve misvak sünnetlerini kullanmak gibi ön hazırlıkları vardır Kur’ân okumanın. Sonra “Bismillâh” ile mümkünse anlayarak tane tane okumaya başlarsınız “Oku da bitsin!” demeden. Zirâ O, Âlemlerin Rabbi olan Allah’ın kitâbıdır. Bedîüzzaman Hazretlerinin buyurduğu gibi: “İslâmiyet âlem-i manevîsinin güneşi, temeli, hendesesi ve avâlim-i uhreviyenin mukaddes haritası”dır. “İsm-i Âzam’dan ve her ismin âzamlık mertebesinden gelmiştir o. “Hem bütün âlemlerin Rabbi itibarıyla Allah’ın kelâmı”dır. “Hem büttün mevcudatın İlâhı unvanıyla Allah’ın fermânı”dır. “Hem semâvât ve arzın Hâlıkı haysiyetiyle bir hitap”tır Kur’ân. “Hem Rubûbiyet-i mutlaka cihetinde bir mükâleme”dir. “Hem saltanat-ı âmme-i Sübhâniye hesâbına bir hutbe-i ezeliye”dir. 2

İşte Kur’ân, kendisini anlayana, kendisi ile yaşayana ve kendisini yaşatana her cihetle rahmet olur. Onu okuyan bir misk gibi güzel, manevî râyihalar yayar. Resûl-i Kibriya Efendimiz (asm) bu mesele ile ilgili her mü’mine şu tembihte bulunuyor: “Kur’ân’ı öğrenin ve onu okuyun! Kur’ân-ı Kerîm’in, onu öğrenip okuyan ve onunla amel eden kimse için durumunu, içi ağzına kadar misk dolu bir kutuya benzetebiliriz. Bu her tarafa koku neşreder. Kur’ân’ı öğrendiği halde, ezberinde olmasına rağmen okumayıp yatan kimse de ağzı sıkıca bağlanmış, hiç koku neşretmeyen misk kabı gibidir.”3


Kış ayları içerisindeyiz… Gelin uzun kış geceleri geçmeden kendimize bir program yapalım. Günlük hayatımızda okuyacağımız ve anlamaya çalışacağımız bir miktar Kur’ân olsun hep! Kur’ân saatlerimiz, Kur’ân günlerimiz olsun! Hem okuyalım, hem mânâsını bilelim hem de tefsirini mütâlaa edelim. Birkaç satır da olsa, ama her gün düzenli ve ciddiyetle…
Başta kendi nefsimiz olmak üzere, bütün Müslümanların kendilerini portakal benzeri ve dışı rahmet râyihaları ile kokan, gittikleri yerlere ferahlık ve rahmet getiren birer misk dolu kutucuklar haline getirmeleri duâsıyla…

Kaynaklar:

1. Buhârî, Et’ime 30, Müslim, Müsafirin 243; Ebû Dâvud, Edeb 19, 4329; Tirmizî, Edeb 79; Nesâî, Îman 32;
2. Bedîüzzaman Said Nursî, Zülfikar, Osmanlıca nüsha, 25. Söz, s.6
3. Tirmizî, Sevâbu’l-Kur’ân 2, 2879. H
26 Ekim 2008 10:20
NUR
Cvp: Portakal, misk ve Kur'an

Kur'ân okuyan mü'minin misâli portakal gibidir. Kokusu güzel tadı hoştur. Kur'ân okumayan mü'minin misâli hurma gibidir. Tadı hoştur fakat kokusu yoktur." 1

bu hadis- i şerifi çok severim.

bir hocamız , günde bir hizb te olsa mutlaka kuran okuyun derdi.az da olsa yani...çünkü bir süre sonra kendisini okumayana küsermiş Kuran ı kerim...

Allah razı ola konuyu açandan..
18 Temmuz 2007 15:43
Emekdar Üye
RE: Portakal, misk ve Kur'an

"""Kur'ân'ı öğrenin ve onu okuyun! Kur'ân-ı Kerîm'in, onu öğrenip okuyan ve onunla amel eden kimse için durumunu, içi ağzına kadar misk dolu bir kutuya benzetebiliriz. Bu her tarafa koku neşreder. Kur'ân'ı öğrendiği halde, ezberinde olmasına rağmen okumayıp yatan kimse de ağzı sıkıca bağlanmış, hiç koku neşretmeyen misk kabı gibidir.."""

Allah razı olsun..
Rabbim bizleri Kur an yolundan Efenimizn sünnetlerinden ayırmasın.amin..
18 Temmuz 2007 12:48
KalbinNûru
RE: Portakal, misk ve Kur'an

Âmîn Yâ Rabb'el Âlemîn. Allah c.c. Râzı olsun efendim.
18 Temmuz 2007 12:06
TufeyL
Portakal, misk ve Kur'an

Sıcacık, insanı rahatlatan turuncu bir rengi vardır. Parlak kabuğu ve yuvarlak şekliyle gerçek bir güneşi andırır. İçi keseciklerle dolu beyaz kabukla kaplı, etli, sulu, tatlı bir meyvedir. En önemlisi de Allah ona özel kokulu bir yağ vermiştir. Nerede onu soysan, kabuklarını çıkarsan bulunduğu yeri, her fıtratın hoşlanacağı bir koku kaplar. Evet, tadı gibi kokusu da güzel olan portakaldan bahsediyoruz...

Hayatın her aşaması için örnek olan ve bütün mahlûkattan misâller veren, mahlûkatın lisânından en iyi anlayan beşer olan Peygamber-i zîşan Efendimiz (s.a.v.) bize portakaldan misâller vererek, portakal ile Kur'ân okuyan mü'min arasında çok mânâlı ve hoş bir ilişki kuruyor ve buyuruyor ki:"Kur'ân okuyan mü'minin misâli portakal gibidir. Kokusu güzel tadı hoştur. Kur'ân okumayan mü'minin misâli hurma gibidir. Tadı hoştur fakat kokusu yoktur." 1

Günlük hayatımızda ne kadar Kur'ân okuyoruz, O nu ne kadar anlıyoruz acaba? Bu hadîsi okuduğumda portakala olan ilgimin arttığını itiraf etmeliyim. Zira bu hadis bana hep, Kur'ân okumadaki eksikliğimi hatırlatmış ve Kur'ân okuma şevkimi arttırmıştır. Özellikle de insanın kendi hânesinde daha fazla zaman geçirdiği ve ibâdetlerine zaman ayırabileceği kış aylarında, yazın rehâvetinden kurtulup, kışın îkaz edici, insanı kendine getirici soğuklarında Kur'ân'a olan iştiyâkım bu hadîsin feyziyle ziyâdeleşir.

Önce, abdestli olmak, temizlenmek, takke ve misvak sünnetlerini kullanmak gibi ön hazırlıkları vardır Kur'ân okumanın. Sonra "Bismillâh" ile mümkünse anlayarak tane tane okumaya başlarsınız "Oku da bitsin!" demeden. Zirâ O, Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın kitâbıdır. Bedîüzzaman Hazretlerinin buyurduğu gibi:"İslâmiyet âlem-i manevîsinin güneşi, temeli, hendesesi ve avâlim-i uhreviyenin mukaddes haritası"dır.
"İsm-i Âzam'dan ve her ismin âzamlık mertebesinden gelmiştir o. "Hem bütün âlemlerin Rabbi itibarıyla Allah'ın kelâmı"dır. "Hem büttün mevcudatın İlâhı unvanıyla Allah'ın fermânı"dır. "Hem semâvât ve arzın Hâlıkı haysiyetiyle bir hitap"tır Kur'ân. "Hem Rubûbiyet-i mutlaka cihetinde bir mükâleme"dir. "Hem saltanat-ı âmme-i Sübhâniye hesâbına bir hutbe-i ezeliye"dir. 2

İşte Kur'an, kendisini anlayana, kendisi ile yaşayana ve kendisini yaşatana her cihetle rahmet olur. Onu okuyan bir misk gibi güzel, manevî râyihalar yayar. Resûl-i Kibriya Efendimiz (s.a.v.) bu mesele ile ilgili her mü'mine şu tembihte bulunuyor: "Kur'ân'ı öğrenin ve onu okuyun! Kur'ân-ı Kerîm'in, onu öğrenip okuyan ve onunla amel eden kimse için durumunu, içi ağzına kadar misk dolu bir kutuya benzetebiliriz. Bu her tarafa koku neşreder. Kur'ân'ı öğrendiği halde, ezberinde olmasına rağmen okumayıp yatan kimse de ağzı sıkıca bağlanmış, hiç koku neşretmeyen misk kabı gibidir." 3

Gelin kendimize bir program yapalım. Günlük hayatımızda okuyacağımız ve anlamaya çalışacağımız bir miktar Kur'ân olsun hep! Kur'ân saatlerimiz, Kur'ân günlerimiz olsun! Hem okuyalım, hem mânâsını bilelim hem de tefsirini mütâlaa edelim. Birkaç satır da olsa, ama her gün düzenli ve ciddiyetle...

Başta kendi nefsimiz olmak üzere, bütün Müslümanların kendilerini portakal benzeri ve dışı rahmet râyihaları ile kokan, gittikleri yerlere ferahlık ve rahmet getiren birer misk dolu kutucuklar haline getirmeleri duâsıyla...

Kaynaklar:
1. Buhârî, Et'ime 30, Müslim, Müsafirin 243; Ebû Dâvud, Edeb 19, 4329; Tirmizî, Edeb 79; Nesâî, Îman 32;
2. Bedîüzzaman Said Nursî, Zülfikar, Osmanlıca nüsha, 25. Söz, s.6
3. Tirmizî, Sevâbu'l-Kur'ân 2, 2879. H

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.