Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Edebiyat > Makale ve Köşe Yazıları > Ehli Sünnet'i Tekeline Alanlar

Konu Başlıkları: Ehli Sünnet'i Tekeline Alanlar Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Aşağıdaki Kutuya Sorunun cevabını Yaz ( Bakara )
Başlık:
  
Mesajınız:
Trackback:
Kaynak olarak Ekle
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:

Diğer Seçenekler
Diğer Ayarlar
Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
02Haziran 2010 23:49
Medine-web değerli yazarımız metin beyin paradokslar serisinin bir nevi açılımı olmuş bu çalışmanız..
insanların bilgi sahibi olmadan ilgi sahibi olması ilginçtir..ilginç olan bir şey daha var ki,ilgi alanına giren konuya holiganca yaklaşılmasıdır..
holiganlığını ne ayet ne hadis durdur..bilmediğim bilmedik çaldığım düdük dediğim olacak mantığı ile yaklaşılır..
kurana sünnete aykırı olsada sahabe sahabedir dokunulmazdır mantığı..
içki içsede adam öldürsede dalavere zirvesinde olsa da halife halifedir dokunmayın holiganlığı..
dokunulmazları ayet hadise uyduracağına ,ayet hadisi onlara uydurmuştur.malzeme kalmadığında uydurma furyası başlamıştır..gadri hum abartısı ve işkembeden sallanması gibi..
sıffının cemelin kuran sünnetce hiç tutulacak tarafı yoken susmayı yada ateşli küfrü tercih gibi..
kendi saltanatı için yüzlerce ashabı kiramı katleden,59 yıl islam kürsüsünde ehli beyte lanet okutan muaviyeye dokunma gibi..
uyduğu mezhep imamının adını bile bilmeyen bazı holiganların o mezhebin ateşli savunucusu gibi..
gibide gibi...
yarım doktor candan yarım alim dinder eder sözü ne manidar..
02Haziran 2010 23:34
MERVE DEMİR
Ehli Sünnet'i Tekeline Alanlar

İslam tarihini şöyle bir gözden geçirelim;
Gerek efendimiz Muhammed (s.a.v) döneminde, gerekse efendimizden sonraki bilhassa "Emevi/Abbasi saltanatları(!)" dönemlerinde hat safhaya çıkan buhranların, habasetliğin -ki bunlar ağırlıklı mütrefler eliyle bizzat yapılmıştır.- Ve bu yaptıkları zalimliğin, acımasızlığın ne hikmetse hepte İslam eliyle kılıflarını hazırlamışlardır.

Üzücü olan, pekte müsbet olmayan bu nahoş durumların oluşması neticesinde.Ümmet içi tefrikaya sebebiyet veren bu malayani ve fasit(boş) tartışmaların önü alınmaz bir hale getirilerek ümmeti hizipleştiren monarşik bir yapıya bürüyen saltanatçı zihniyetin yaptıklarını meşru gösteren zihniyetin oldukça fazla olmasıdır.

Evet bazı kesimler yaşanan bu olayları sükut ile karşılamış ümmet içi önemli dönemleri (Cemel, Sıffin gibi..)sessiz kalarak geçiştirmiştir.
Bu düşüncenin haklılık payı yoktur demek, olayı akil bir fıtratla değerlendiren alimlere haksızlık yapılmış olur.

İslam tarihi'ni özellikle bazı kesimelerin, akidevi bir sorumlulukmuş gibi lanse ettirmeleri elbette İslami açıdan kabul edilebilir değildir.Bu olayları "tarihe iman ederek değil" ümmetin kanayan yarasını tespit edip tedaviyi uygulamak için dillendirmek gerekir.

Ancak bu süreci taasubça bir zihniyetle değerlendirmek helede bunu ehli sünnet vel cemaat doktrini adının arkasına sığınarak dile getirmek, islam tarihinde önemli bir iz bırakan Hanefi Ekolü'nün sembolleşen ismi Numan bin sabit'in hayatından, yaşayışından tamamen uzak bir duruş sergilemek demektir.

Numan bin Sabit'in bu dik duruşu ve bakış açısı sahih, kararlı bir sünnet anlayışıdır.
Yoksa Ehli sünnet'i tekeline alıp "Saltanat Avukatlığı" yaparak Tarihi Dinleştirip ona inananların değil...!

Olayı mezhep ekolü bazında ele alırsak;
Mezhepler İslam fıkhının doğal bir tezahüdür, ve hiçbir İmamda çıkıp "Toplanın ey ahali, mezhep kuruyorum."dememiştir.

Ne yazık ki, İslam fıkhının temsil yetkisini elinde bulunduran mezhep vakıasına mensub insanların taasupçu ve İslam'ın Nirvanasından uzak matah bir zihniyetle İslamdan fersah fersah uzaklaşması acı bir gerçektir.

Hülasa;
İslam hep saltanatçı zihniyetin nemalandığı ve halkında cehaletinden yararlanarak bu kesimlerce körüklendiği bu mezhep tartışmalarından çok çekmiştir.

İslam ümmetine seslenelim;
Gelin "Mezhepçiliği" bırakıp "Mezhepliliğe" tutunalım.
Çünkü mezhebe tutunmak demek "İslam Hukuku"na tutunmak demektir.
Mezhepçilik ise heva ve heveslere bağlılık demektir.

Mezheplilik rahmet
Mezhepçilik ise zahmettir

Ümmet olarak hep birlikte "Zahmet'i, Rahmete çevirelim inşAllah...

Vesselam...!

31.10.2009

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.