|
Konu Kimliği: Konu Sahibi melis,Açılış Tarihi: 29 Ağustos 2008 (11:50), Konuya Son Cevap : 12 Aralık 2023 (16:15). Konuya 27 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
29 Ağustos 2008, 11:50 | Mesaj No:1 |
Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** Söylenecek hiçbir şeyin yoksa, susmaya ne dersin? Söyleyecek sözü olanları dinlemeye, anlamaya ne dersin? Kitap sayfalarının arasında dolaşmaya... Kâinatı okumaya... Suratını okşayan rüzgârı, saçlarını ıslatan yağmur damlasını, ayaklarındaki kum tanelerini hissetmeye... Güneşin batışını, hayata dair anlatacakları olan bir filmi, yıldızları, uzaklaşan bir gemiyi izlemeye... Hastanedeki hastaları, cezaevlerindeki mahkûmları, kabristandaki mezar taşlarını görmeye... Yollardaki bir taşı, bir düşeni, bir kendini kaybedeni kaldırmaya ne dersin? Biraz düşünmeye, geçmişe, geleceğe gitmeye... Sorular sormaya, hayata, kendine, dünyaya dair... Kafa yormaya, hep ertelediğin konularda... Bir cevap bulmaya, bir cevap veren bulmaya; içinden çıkamadığın problemlere dair... Söyleyecek hiçbir şeyin yoksa, söyleyecek bir şeyi olanlardan bir şeyler öğrenmeye ne dersin? Bugüne kadar söylenmiş sözlerin üzerinde durmaya; kiminin altını kırmızı, kiminin mavi, kiminin siyah kalemle çizmeye; kiminin üstünü çizmeye, kimine bir harf, bir kelime, bir ünlem eklemeye ne dersin? Yeni bir şey söylemeyeceksen, daha önce söylenmiş sözleri bu kadar yüksek sesle, bu kadar kendi keşfinmiş gibi bağıra bağıra söylememeye ne dersin? Kendini biraz hesaba çekmeye, cevaplarının doğruluğunu kontrol etmeye, hatalarını kabul etmeye... Biraz bozmaya ezberlerini... Biraz değiştirmeye kurduğun cümleleri... Teslim bayrağını çekmeye... Yeni şeyler öğrenmeye... Yeni şeyler söylemek için susmaya... Ama susarken de içine hiçbir ima katmadan, sadece susmaya... Bir şey biliyormuş gibi değil. Kâle almıyormuş gibi değil. Kendini ağırdan satıyormuş gibi de değil. Gümüş olan söze tercih edilesi bir altın değerinde olduğundan hiç değil... Daha yolun başındaymış, daha öğrenecek çok şeyi varmış, söyleyecek hiç ama hiçbir şeyi yokmuş gibi susmaya... Bir "Konuşursam yer yerinden oynar havasında" değil. "Fırtına öncesi sessizlik" gibi de değil. Sesini akort ediyormuş gibi hiç değil. Söyleyecek sözü olmayan herhangi bir insan gibi... Susmaya ne dersin? alıntı | |
Konu Sahibi melis 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Güzel bir hikaye... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | melis | 0 | 2271 | 01 Ocak 2009 15:34 |
Filistinli Küçük Kızın İsrail i Lanetleyen... | Videolar/Slaytlar | Mihrinaz | 6 | 2371 | 28 Aralık 2008 15:20 |
Ruhumun hicran damlaları... | Şiirler ve Şairler | Mihrinaz | 25 | 14018 | 26 Aralık 2008 12:58 |
^^İsTaNbuL^^ | Şiirler ve Şairler | Mihrinaz | 19 | 7684 | 18 Aralık 2008 14:21 |
--BeSMeLe-- | Allah(c.c) | Mihrinaz | 14 | 8731 | 18 Aralık 2008 13:50 |
29 Ağustos 2008, 13:04 | Mesaj No:2 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** "Biliyorsan konuş inansınlar, bilmiyorsan sus'ta adam sansınlar" ( yanılmıyorsam Mevlana'nın sözüydü) | |
29 Ağustos 2008, 19:00 | Mesaj No:3 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** Söyleyecek sözü olmayan herhangi bir insan gibi... Susmaya ne dersin? evet hocam yeri gwlince susmak iyidir ama yeri gelince allah razı olsun emeginize saglık
__________________ her şeyin bir zamanı vardır sadece sabret.... | |
29 Ağustos 2008, 19:04 | Mesaj No:4 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...**
hayatta bazen, susmak çok şeyleri anlatır.saatlerce konuşursunuz, bir insana derdinizi anlatamazsınız, ama bazen sessilikler çok şeyler anlatır. bir hadis- i şerif: Allah a ve ahiret gününe iman eden kimse ya hayırlı söz söylesin, ve yahutta sussun!!
__________________ EN GÜZEL AŞK: ALLAH! | |
02 Eylül 2008, 14:30 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 2987 Üyelik T.:
11 Ağustos 2008 | Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** zaten her şeye susan bir milletiz artık biraz konuşmaya ne dersiniz bundan konu da çıkar ama şimdilik susalım |
20 Aralık 2008, 14:50 | Mesaj No:6 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** Susmak güzel. Susmak hayırlı. Susmak dostluk alâmeti, yakınlık ve tanıdıklık işâreti…[B][I] Yabancıya hâl anlatma sıkleti yok dostların yanında, dost hâlden anlar, dostların yanında rahatça susulur. Sâmi Efendi Hazretleri benim dünyama “susmak sohbetleri” ile girmiştir. Hani o, hâl lisânıyla bazı dostlarına: “-Haydi bir saat susmak sohbeti yapalım.”dermiş de başlarını kalplerine eğip bir saat sükût ederlermiş. Susmak güzeldir. Yanında susabildiğim dostlara şükür! Yanımda susan dostlara şükür!.. | |
20 Aralık 2008, 14:52 | Mesaj No:7 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...**
[B]Sözsüz konuşabilmek güzel şey olsa gerektir. Susmak ve anlamak, susarak anlatmak güzel şey. Kelimeler elbette konuşabilmemiz için var. Ama sükûtun bir ihtişamı yok mu sizce de? Hani iki talebesi bir Allah dostunu ziyarete giderler. Ahir ömründe bize bir sohbet, bir nasihat eder ümidiyle. Otururlar saatlerce, ne bir tek söz, ne bir sohbet… Canı sıkılır iki arkadaşın. Müsaade isteyip kalkarlar. Kapıya geldiklerinde aralarında konuşmaktadırlar, üstadımız niye sohbet etmedi, diyerek. Fısıldaşmaları duyan evin hanımı seslenir arkalarından; -Yazık size, hiçbir şey duymadınız öyle mi? Oysa o neler anlattı size… Susarak anlatmak zor şey galiba, susulanları anlatmak zor şey. Hazreti Mevlana talebelerine sohbet ederken, Allah’ı tanıyan susar, der. Talebelerden birisi o günden sonra hiç konuşmaz olur. Günlerce sükût edip oturur kendi halinde. Bu durumu fark eden Mevlana, niye sustuğunu sorar genç adama. Efendim siz demiştiniz ki, Allah’ı tanıyan susar, ben onun için… Güler Mevlana: -Öyle değil, der, Allah’ı tanıyan Allah’tan gayrısına susar. Onun konuştuğu Allah olur artık, ondan konuşan Allah olur. Bu meselenin özünü idrak etmek bize uzak belki. Ama daima susup, bakışlarıyla insanların halini bir güzel tanıyanlar anlayacaklar ne demek istediğimizi. Kitaplarda nice içinden çıkılmaz meseleler vardır ki, sözün anlayamayacağını fak edince bir mısra yazarlar: “Tatmayan bilmez.” Tatmayan nasıl bilsin ki? Tadanlarda konuşmazlar nedense. “Âşık susarsa, arif konuşursa helak olur.” Denmesi bundan olsa gerektir | |
20 Aralık 2008, 14:53 | Mesaj No:8 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** Vaktiyle gül kokulu meclislere aşina bir derviş, memleketinden uzaklara gitmek zorunda kalmış. Ruhu beden gurbetinde mahpus olan insan, bir de bedeni ile giderse siz düşünün halini! Ne halden anlayan bir dost, ne kapısını çalabileceği bir yaran, ne aynı dilden konuşabildiği bir yoldaş… Böyle zamanlarda daha bir özlenir arkada bırakılanlar, daha bir iç yakar muhabbetin iştiyakı… Derviş, bir gece vakti yalnızlığın ne menem bir şey olduğunu iliklerine kadar duyarak yürürken, yanından geçmekte olduğu evden gelen bir kokuyla sendelemiş. Bir muhabbet, bir neşe, bir tanıdık his… Eve doğru yürümüş. Bahçe kapısından içeri süzülünce kalbinin atışları hızlanmış, muhabbet kokusu bir başka yakmış içini, ayakları bedenini taşıyamaz olmuş, kapının önüne gelip oracıkta boynunu büküp beklemeye koyulmuş. Kapı aralandığında, karşısındaki hiç tanımadığı ama ezelden aşina olduğu kişiye sarılmamak için zor tutmuş kendini. Susmuş ve beklemeye koyulmuş. Tebessüm ederek içeri dönen ev sahibi, elinde ağzına kadar su dolu bir kâse ile geri gelmiş. Bu kez yüzünde bir hüzün, gözlerinde mahcubiyet, dudaklarında sükût… Kapının önünde mahzun bekleyen derviş başını hafifçe kaldırıp kâseyi görünce, hemen yanı başındaki gülün bir kırmızı yaprağını koparıp, zarafetle bırakmış suyun üstüne… Ne su taşmış, ne de ağırlaşmış kâse gül yaprağıyla. Kâsenin oracığa bırakılmasıyla birbirlerine sarılmış iki ebed dostu. Bu başka bir lisan galiba. Sadece ehlinin bildiği, ehil olmayanların ise sadece hakkında konuştukları bambaşka bir lisan. Tevekkeli dememiş “Bilen söylemez, söyleyen bilmez.” Diyenler. Susmak zor iş belli ki. Âlemlerin Efendisi “Susan kurtulur” buyurmuşlar. Haydi dilinizi susturmayı başardınız diyelim, ya kalbin susması… Bir de kalp var. Marifet onu susturmakta. Peki o nasıl olacak? Kalbe sizin iradeniz dışında bir tek hissin bile gelmemesi… "Tatmayan bilmez.” Vesselam. | |
20 Aralık 2008, 14:54 | Mesaj No:9 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** sus... sus... eşini kaybetmiş turnanın ölümü kadar zaruri bu susuşum... şairler bile şikayet ederken acizlikten ,anlatamamaktan ben... nasıl susmayayım... anlatamıyorum demekle anlatıyorum anlatamadıklarımı... son uyku zamanı susuyorum.. son defasında susuyorum... ... | |
20 Aralık 2008, 14:55 | Mesaj No:10 |
Cvp: Birazzz Susmaya Ne Dersiinn...** En çok da susmak düştü payıma... Suskunun göğünden kırlangıçlar uçurmalıyım... Sustum! Susmak ne çok yakışıyor bana! Suskunun göğünden bir yürek dolusu hû... | |