Konu Başlıkları: Mutlu evlilikler nereye gitti?
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14 Temmuz 2008, 00:41   Mesaj No:22

maşuk

Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:maşuk isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 523
Üyelik T.: 04 Kasım 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Yaş:35
Mesaj: 394
Konular: 1
Beğenildi:2
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cvp: Mutlu evlilikler nereye gitti?

Risâle-i Nurdaki hizmet metotları incelenirken, öncelikle SaidNursî’nin, hakikî bir Kur’ân talebesi olan kişiliğinden başlamak önemarz etmektedir.


O hizmet şevki ve şuurudur ki, onu çocukyaşında yollara düşürmüş, anne şefkatine en çok ihtiyaç duyduğuyaşlarda annesinden-ailesinden-ayrı

lmıştır.O ülkesini saran karanlık günlerde milletine şefkatini esirgememiş,savaşa katılmış, hatta cephede at sırtında geleceğe ışık tutacak bireser yazarak bununla gelecek nesilleri düşündüğünü göstermiştir. Doğuve Güneydoğunun kalkınması için eğitimin temel şart olacağı ve bununiçin de bir üniversite açılmasının gerekli olduğu fikrini her yönetimsürecinde dile getirmiştir. Bölge insanını kalkındırma, ufuk açma vecesaretlendirme amacına yönelik geziler yaparak halkı aydınlatmış veonlara şahsiyet kazandırmaya çalışmıştır. İnsanlığa olan şefkat vemerhameti onu, sadece kendi nefsini düşünmekten alıkoymuştur. Bunu; “Nezaman ki sadece kendimi düşündüm tokat yedim” ifadelerinden anlıyoruz.

1952yılında Eşref Edib’in kendisi ile yaptığı bir görüşmede sorduğu birsoruya verdiği cevap, onun şefkatinin derecesini göstermektedir.
“Bana,‘Sen şuna buna niçin sataştın?’ diyorlar. Farkında değilim. Karşımdamüthiş bir yangın var. Alevleri göklere yükseliyor. İçinde evlâdımyanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor. O yangını söndürmeye, imânımıkurtarmaya koşuyorum. Yolda biri beni kösteklemek istemiş de, ayağımona çarpmış; ne ehemmiyeti var? O müthiş yangın karşısında bu küçükhâdise bir kıymet ifade eder mi? Dar düşünceler, dar görüşler!..”

“Beni,nefsini kurtarmayı düşünen bencil bir adam mı zannediyorlar? Ben,cemiyetin imânını kurtarmak yolunda dünyamı da fedâ ettim, âhiretimide. Seksen küsûr senelik bütün hayatımda dünya zevki nâmına bir şeybilmiyorum. Bütün ömrüm harb meydanlarında, esâret zindanlarında yâhutmemleket hapishânelerinde, memleket mahkemelerinde geçti. Çekmediğimcefâ, görmediğim ezâ kalmadı. Dîvân-ı harblerde bir câni gibi muâmelegördüm, bir serseri gibi memleket memleket sürgüne yollandım. Memleketzindanlarında aylarca ihtilâttan menedildim. Defalarca zehirlendim.Türlü türlü hakaretlere mâruz kaldım. Zaman oldu ki, hayattan bin defaziyâde, ölümü tercih ettim.”4

Risâle-i Nur’un ortaya koyduğuşefkat anlayışında ve annelerin karşılık beklemeden gösterdiklerişefkatte Allah’ın mukaddes ve mübarek rahmetinin bir tecellisi vardır.Zira imân kurtarma misyonuna odaklanıp, hizmet metoduyla şefkati doğrubir şekilde kullanarak herkese ulaştırmak için çalışılmalı, onlarınimân nurundan mahrum bırakılmaması için şefkatli, müjdeleyici,bencillikten uzak, affedici ve sabırlı olunmalıdır. Yeryüzünün enbencil insanı, hiç kuşkusuz ki, insanlığı ve sevdiklerini gerçek veebedî saadete götürecek olan hakikatleri yalnız kendisi için saklayaninsandır.
Alıntı ile Cevapla