Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum...

[mehmet akif2]

merhaba fecr ve muhsin hocam ve bedia hocam


bir öğrencim allahın ismi neden 99 dedi bunlar nerde geçiyor dedi

hepsi kuranda geçiyor mu

bir de başka bir tanıdığımın sorusu namazda çekdiğimiz tesbih 33 olarak neden çekiliyor öğrencilerimden de namaz konusuna gelince sorabilirler

bir de 12. sınıf da cenaze namazı konusunda cenaze namazı uygulaması yaptıracağım cenaze namazı deniliyor ama aslında bu meftaya karşı yapılan dua mı yani namaz kategorisine giriyor mu

[mehmet akif2]

bazı öğrencilerim de bilimsel bir şey dediler insanlar tüm yok olursa dünya 200 senede temizlenir gibi bir şeydi o zaman allah neden insanı yarattı ve kötüyü yarattı gibi bizim aklımızın yetişemiyeceği şeyleri söyledi

bu soruya göre allah insanları sınamak için yarattı allah bir kulum kötülük yapsın cehenneme gitsin demedi allah yüce olduğu için her şeyi biliyordu kişinin yapacağını da biliyordu diye kaza ve kader kavramını söyledim ve insna aklı sınırlıdır o sınırdan gerisini düşünemez dedim böyle içinden çıkılmaz şeyler düşünmemek gerekir gibi sözler söyledim

öğrencilerimden birkaçı tatmin olmadı benim dediğim allah bilir gibi söze eş değermiş

böyle sorularda başka ne demeliyim

[mehmet akif2]

mehdinin hadislerde geçen özelliklerini söyler misiniz

[Serpil83]

Soruların muhatabı olmadığımdan özrümü beyan ederek mudahil oldum.Kuran_ı Kerim'de tesbit edilen Esmaul Husna listesini veriyorum.

Kur’an’ı Kerim’de Geçen Allah’ın İsimleri
1 ﴿ الْعَفُوُّ ﴾ el-AFUVV

Çok affeden, bağışlayan.

Nisâ: 43
2 ﴿ الأَعْلَى ﴾ el-A’LÂ

En yüksek, en yüce, en şerefli.

Ağlâ: 1
3 ﴿ الآخِرُ ﴾ el-ÂHİR

Son, nihayet, sonuncu.

Hadîd: 3
4 ﴿ الْعَالِمُ ﴾ el-ÂLİM

Bilen, bilgin, âlim.

Haşr: 22
5 ﴿ الْعَلِيمُ ﴾ el-ALÎM

Çok bilen, çok bilgili.

Sebe: 26
6 ﴿ الْعَلِىُّ ﴾ el-ALİYY

Yüksek, kadri yüce, şerefli.

Sebe: 23
7 ﴿ الله ﴾ ALLAH

Ulûhiyete mahsus sıfatların hepsini kendinde toplamış bulunan, ibadet edilen.

Fâtiha: 1
8 ﴿ الْعَظِيمُ ﴾ el-AZÎM

Büyük, yüce, azamet sahibi.

Vâkıa: 96
9 ﴿ الْعَزِيزُ ﴾ el-AZÎZ

Üstün, şerefli, kuvvetli, varlığı nâdir.

Haşr: 23
10 ﴿ الْبَارِىءُ ﴾ el-BÂRİ

Yaratıcı, hâlık.

Haşr:24
11 ﴿ الْبَصِيرُ ﴾ el-BASÎR

Görücü, gören.

Feth: 24
12 ﴿ الْبَاطِنُ ﴾ el-BÂTIN

Gizli olan, gizli ve sır olan şeyleri bilen.

Hadîd: 3
13 ﴿ الْبَرُّ ﴾ el-BERR

Hayırlı, lütufkâr, iyilik, şefkat ve ihsan sahibi.

Tûr: 28
14 ﴿ الْجَبَّارُ ﴾ el-CEBBÂR

İkrah eden, zorâki yaptıran.

Haşr: 23
15 ﴿ الأَحَدُ ﴾ el-EHAD

Bir, biricik, benzeri olmayan.

İhlâs: 1
16 ﴿ الأَكْرَمُ ﴾ el-EKREM

En cömert, en çok kerem sahibi.

Alak: 3
17 ﴿ الأَوَّلُ ﴾ el-EVVEL

Birinci, ilk, evvel.

Hadîd: 3
18 ﴿ الْفَتَّاحُ ﴾ el-FETTÂH

Açan, çok iyi açıcı, kullara rızık kapılarını açan, insanlar arasında hükmeden.

Sebe: 26
19 ﴿ الْغَفَّارُ ﴾ el-ĞAFFÂR

Çokca bağışlayan, affeden.

Gâfir: 42
20 ﴿ الْغَفُورُ ﴾ el-ĞAFÛR

Çokca bağışlayan, affeden.

Şûrâ: 23
21 ﴿ الْغَنِيُّ ﴾ el-ĞANİYY

Zengin, başkasına muhtaç olmayan.

Muhammed: 38
22 ﴿ الْخَبِيرُ ﴾ el-HABÎR

Her şeyden haberi olan, haberdar.

Haşr: 18
23 ﴿ الْحَفِىُّ ﴾ el-HAFİYY

Çokca ikram eden, lütufkâr.

Meryem: 47
24 ﴿ الْحَافِظُ ﴾ el-HÂFİZ

Koruyan, muhafaza eden, hâmi.

Yûsuf: 64
25 ﴿ الْحَفِيظُ ﴾ el-HAFÎZ

Emin, hafızası iyi olan, unutmayan.

Hûd: 57
26 ﴿ الْحَكِيمُ ﴾ el-HAKÎM

Hikmet sahibi, âlim, bilgin.

Haşr: 24
27 ﴿ الْحَقُّ ﴾ el-HAKK

Hak, gerçek.

Yûnus: 32
28 ﴿ الْخَالِقُ ﴾ el-HÂLİK

Örneksiz olarak yaratan, var eden.

Haşr: 24
29 ﴿ الْحَلِيمُ ﴾ el-HALÎM

Yumuşaklıkla muamele eden, eza ve cefaya tahammül eden.

Ahzâb: 51
30 ﴿ الْخَلاَّقُ ﴾ el-HALLÂK

Örneksiz olarak yaratan, var eden.

Yâsin: 81
31 ﴿ الْحَمِيدُ ﴾ el-HAMÎD

Övülmeye değer, hamd edilen.

Şûrâ: 28
32 ﴿ الْحَسِيبُ ﴾ el-HASÎB

Hesab gören, hesaba çeken ve kar-şılık verme hususunda kâfi olan.

Nisâ: 6
33 ﴿ الْحَىُّ ﴾ el-HAYY

Diri, hayat sahibi.

Bakara: 255
34 ﴿ الإِلهُ ﴾ el-İLÂH

Kulluk edilen, ibadet edilen.

Zuhruf: 84
35 ﴿ الْقَادِرُ ﴾ el-KÂDİR

Güç yetiren, güçlü.

Enâm: 37
36 ﴿ الْقَدِيرُ ﴾ el-KADÎR

Güç yetiren, güçlü.

Haşr: 6
37 ﴿ الْقَهَّارُ ﴾ el-KAHHÂR

Karşı konulmaz, yenen, gâlip, zorlayan.

Gâfir: 16
38 ﴿ الْقَاهِرُ ﴾ el-KÂHİR

Karşı konulmaz, yenen, gâlip, zorlayan.

Enâm: 18
39 ﴿ الْقَرِيبُ ﴾ el-KARÎB

Yakın olan.

Sebe: 50
40 ﴿ الْقَوِىُّ ﴾ el-KAVİYY

Kuvvetli, güçlü.

Şûrâ: 19
41 ﴿ الْقَيُّومُ ﴾ el-KAYYÛM

Herşeyi koruyan, tutan, idare eden.

Bakara: 255
42 ﴿ الْكَبِيرُ ﴾ el-KEBÎR

Büyük olan, kadri yüce.

Nisâ: 34
43 ﴿ الْكَرِيْمُ ﴾ el-KERÎM

Cömert, kerem sahibi.

Neml: 40
44 ﴿ الْقُدُّوسُ ﴾ el-KUDDÛS

Bütün noksanlıklardan münezzeh olan, temiz, kutsal.

Haşr: 23
45 ﴿ اللَّطِيفُ ﴾ el-LATÎF

Yumuşaklık ve lütufla iyilik eden, ihsan edici, merhamet eden.

Mülk: 14
46 ﴿ الْمَجِيدُ ﴾ el-MECÎD

Şanı yüce, şeref sahibi.

Hûd: 73
47 ﴿ الْمَلِكُ ﴾ el-MELİK

Mülk sahibi, hükümdar.

Haşr: 23
48 ﴿ الْمَلِيكُ ﴾ el-MELÎK

Mülk sahibi, hükümdar.

Kamer: 55
49 ﴿ الْمَتِينُ ﴾ el-METÎN

Sağlam ve güçlü olan, sâbit, kâvi.

Zâriyat: 58
50 ﴿ الْمَوْلَى ﴾ el-MEVLÂ

Efendi, sahip, veli.

Bakara: 286
51 ﴿ الْمُبِينُ ﴾ el-MUBÎN

Açık, net ve aşikâr olan.

Nûr: 25
52 ﴿ الْمُجِيبُ ﴾ el-MUCÎB

İcâbet eden, kabul eden.

Hûd: 61
53 ﴿ الْمُهَيْمِنُ ﴾ el-MUHEYMİN

Gözeten, kontrol eden.

Haşr: 23
54 ﴿ الْمُحِيطُ ﴾ el-MUHÎT

İhata eden, kuşatan.

Fussilet: 54
55 ﴿ الْمُقِيتُ ﴾ el-MUKÎT

Rızık veren, güç yetiren.

Nisâ: 85
56 ﴿ الْمُقْتَدِرُ ﴾ el-MUKTEDİR

İktidar sahibi, gücü yeten.

Kamer: 55
57 ﴿ الْمُؤْمِنُ ﴾ el-MU’MİN

İman edenlere eminlik veren, gü-venlik sağlayan, kullarının hak olan şeylerini tasdik eden.

Haşr: 23
58 ﴿ الْمُصَوِّرُ ﴾ el-MUSAVVİR

Şekil veren.

Haşr: 24
59 ﴿ الْمُتَعَالِ ﴾ el-MUTEÂLİ

En yüce, en yüksek.

Ra’d: 9
60 ﴿ الْمُتَكَبَّرُ ﴾ el-MUTEKEBBİR

Bütün büyüklük ve yücelik vasıflarını kendinde toplayan.

Haşr: 23
61 ﴿ النَّصِيرُ ﴾ en-NASÎR

Yardım eden.

Enfal: 40
62 ﴿ الرَّحِيمُ ﴾ er-RAHÎM

Merhamet eden, bağışlayan.

Fâtiha: 1
63 ﴿ الرَّحْمَانُ ﴾ er-RAHMÂN

Merhameti çokca olan.

Rahmân: 1
64 ﴿ الرَّقِيبُ ﴾ er-RAKÎB

Gözeten, murâkabe eden.

Ahzâb: 52
65 ﴿ الرَّءُوفُ ﴾ er-RAÛF

Çok esirgeyen, şefkat ve merhamet gösteren.

Haşr: 10
66 ﴿ الرَّزَاقُ ﴾ er-REZZÂK

Rızıkları yaratan, mahlukâtına bahşeden.

Zâriyat: 58
67 ﴿ الصَّمَدُ ﴾ es-SAMED

Her şey varlığını ve bekasını O’na borçludur. Her şey O’na muhtaçtır. O hiçbir şeye muhtaç değildir. Her şeyin başvuracağı, yardım dileyeceği tek varlık Odur.

İhlâs: 2
68 ﴿ السَّلامُ ﴾ es-SELÂM

Sâlim olan, selâmete çıkaran.

Haşr: 23
69 ﴿ السَّمِيعُ ﴾ es-SEMÎ’

İşiten, işitici.

Nisâ: 58
70 ﴿ الشَّاكِرُ ﴾ eş-ŞÂKİR

Karşılık veren.

Bakara: 158
71 ﴿ الشَّهِيدُ ﴾ eş-ŞEHÎD

Şâhid olan.

Enâm: 19
72 ﴿ الشَّكُورُ ﴾ eş-ŞEKÛR

Şükrün karşılığını veren.

Şûrâ: 23
73 ﴿ التَّوَّابُ ﴾ et-TEVVÂB

Tevbeleri çokca kabul eden.

Nisâ: 16
74 ﴿ الْوَاحِدُ ﴾ el-VÂHİD

Bir, tek, eşsiz, biricik.

Gâfir: 16
75 ﴿ الْوَارِثُ ﴾ el-VÂRİS

Bütün mahlûkât yok olduktan sonra bâki ve dâim olan.

Enbiya: 89
76 ﴿ الْوَاسِعُ ﴾ el-VÂSİ’

Herşeyi kaplayan, rahmeti herşeye şâmil, lütfu geniş olan.

Bakara: 261
77 ﴿ الْوَدُودُ ﴾ el-VEDÛD

Mahlûkâtını çok seven, çok sevilen.

Hûd: 90
78 ﴿ الْوَهَّابُ ﴾ el-VEHHÂB

Çokca hibe eden, bağışlayıp veren.

Âli İmrân: 8
79 ﴿ الْوَكِيلُ ﴾ el-VEKÎL

Vekil, koruyucu, güvenip dayanılan.

Âli İmrân: 173
80 ﴿ الْوَلِيُّ ﴾ el-VELİYY

İşleri üzerine alıp icrasını yüklenen, dost.

Şûrâ: 28
81 ﴿ الظَّاهِرُ ﴾ ez-ZÂHİR

Varlığı açık olan, aşikâr.

Hadîd: 3

NOT: 99-81=18
18 esma kuran'da tesbit edilmediği görülüyor.

[mehmet akif2]

allah razı olsun serpil hocam

[Medine-web]

bir öğrencim allahın ismi neden 99 dedi bunlar nerde geçiyor dedi

hepsi kuranda geçiyor mu

lafız ve mana olarak hepsi geçiyor.99 Esmaul Husna meşhur bir bilgidir.ama genel kabul edilen bilgidir.Alimlerin görüşlerinde bu sayı daha fazladır.nasıl ki meşhur olarak kabul edilen kurandaki ayet sayısı 6666 eksik bilgi olduğu gibi...

bir de başka bir tanıdığımın sorusu namazda çekdiğimiz tesbih 33 olarak neden çekiliyor öğrencilerimden de namaz konusuna gelince sorabilirler

33*3 Allahın 99 ismine tekabul ediyor ve bu tesbihi çekenler tüm esmayı zikretmiş olur mealine gelen hadisler vardır.ama günümüzdeki tesbihler sonradan icat edilmiştir.Resulullah sav sağ el parmak boğumları ile tesbih ettiği hadislerden anlaşılıyor.


bir de 12. sınıf da cenaze namazı konusunda cenaze namazı uygulaması yaptıracağım cenaze namazı deniliyor ama aslında bu meftaya karşı yapılan dua mı yani namaz kategorisine giriyor mu

ölülere yapılan tekfin techiz dua muamelesi hem onlara hem dirilere olan saygı ifadesidir.çünkü insan eşrefi mahluktur.öldükten sonra hayvan muamelesi yapmak çöplüğe atmak mevtaya saygısızlık yapmak biz müslümanların itikadında ahlakında ve canlı kuran olan Resulullah'ın öğretisinde mevcut değildir.

techiz tekfin gibi muamele ölüye saygının nişanesidir.şehidi yıkamadan kanları ile defin şehidin nişanesidir.yani Biz Resulullah'tan böyle gördük böyle uyguluyoruz.

[Medine-web]

bazı öğrencilerim de bilimsel bir şey dediler insanlar tüm yok olursa dünya 200 senede temizlenir gibi bir şeydi o zaman allah neden insanı yarattı ve kötüyü yarattı gibi bizim aklımızın yetişemiyeceği şeyleri söyledi

darvin ve materyalizm kokan bu soruları malesef ham beyınlere verilen eğitim sonucudur.biz müslümanlar için bu sorunun cevabı mülk süresinde geçmektedir.yani amaç SINAV,İMTİHAN,SINAMAK..."O, ölümü ve hayatı hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için yaratmıştır. O mutlak üstün ve yüce olandır, eşsiz ve benzersiz bağışlayandır."


bu soruya göre allah insanları sınamak için yarattı allah bir kulum kötülük yapsın cehenneme gitsin demedi allah yüce olduğu için her şeyi biliyordu kişinin yapacağını da biliyordu diye kaza ve kader kavramını söyledim ve insna aklı sınırlıdır o sınırdan gerisini düşünemez dedim böyle içinden çıkılmaz şeyler düşünmemek gerekir gibi sözler söyledim

öğrencilerimden birkaçı tatmin olmadı benim dediğim allah bilir gibi söze eş değermiş

böyle sorularda başka ne demeliyim


bu yaş çocuklar tamamen uçsuz bucaksız ve durdurulamaz meraklarındandır.ileri yaşlarda durulur.ama siz siz olun susturmayın.akıllarındaki sancıları olduğu gibi bırakmayın.seviyelerine inerek tatmin etmeye çalışın.tatmin olmazlarsa cevapları art niyetli hain şeytanlardan alırlarsa kafaları bullandırılırsa tebliğ vazifemizi yapmayarak sorumlu oluruz.sorulan sorulara sabırlı azimli sakin olmamız lazım.soruları cevaplamak onları doyuamıyacaktır gerçeğini unutmayalım.onlara balık ısmarlamayı değil tutmayı öğretmemiz gerek.yani denizi göster adresini ver talimat malumat ver O DENEME YANILMA İLE ÖĞRENECEKTİR.o denizden kastımız Kuran ilimleri....çocuk bi başladı mı vazgeçmez.daldıkça doyumsuzlaşacak doyumsuzlaştıkça azim merakla dolup tüm kafasındaki sancıları tek tek çözecektir.

[mehmet akif2]

alevi öğrencilerimin de olduğunu dikkate alarak söylüyorum alevi sünni evlenebilir mi diye sordular ben bu soruya cevap vermedim çok ince konu dedim bi bakayım geleyim dedim

size sorum alevi-sünni birbirleriyle evlenebilir mi

[Medine-web]

mehmet akif2 Üyemizden Alıntı

alevi öğrencilerimin de olduğunu dikkate alarak söylüyorum alevi sünni evlenebilir mi diye sordular ben bu soruya cevap vermedim çok ince konu dedim bi bakayım geleyim dedim

size sorum alevi-sünni birbirleriyle evlenebilir mi

Alevilik tanımı pratiği çözülmeden bu soruya cevap verilemez.hz ali sevgisinden,şia dan gelen aleviliğin çeşidi o kadar çok ki...şianın aleviliğin itikadı üzerinde durulduğunda,müslüman olanlar,müşrik olanlar,zındık olanlar ve tamamen kafir olanlar olarak tasnif edebiliriz.tevhid inancını itikadını bozmayan aleviler olduğu gibi,islamdan başka her düşünceyı pratiklerine yaşamlarına dillerine empoze eden ne oldukları belirsiz kesimlerde vardır.hz aliyi sevmek tarihi olayları sürekli sıcak tutmak üzere kesimler olduğu gibi,hz aliyi tanrı mesabesine koyan sahabeye kurana peygambere dil uzatan namazssız abdestsiz imansız itikatsız müşrik kafir kesimlerde vardır.

itikadında proplem olmayan aleviler müslümandır ve bizim kardeşlerimizdir.müslüman kesimle evliliğin hiç bir mahsuzuru yoktur.bu çerçevenin dışında kalan aleviler islamdan çıktıklarından ehli kitap da olmadıklarından bunlarla evlilik hiç bir şekilde caiz değildir.

[mehmet akif2]

allah razı olsun muhsin hocam