|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Medine-web,Açılış Tarihi: 07 Eylül 2007 (22:45), Konuya Son Cevap : 13 Aralık 2024 (23:02). Konuya 4747 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
24 Mayıs 2024, 20:50 | Mesaj No:4731 | |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | Alıntı:
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... | |
11 Ekim 2024, 13:26 | Mesaj No:4732 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 |
Hız yapmanın yasak olmadığı yol; hatta teşvik edildiği tek yol hangisidir? Varış çizgisi neresidir?
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
12 Ekim 2024, 10:13 | Mesaj No:4733 | |
Durumu: Medine No : 6340 Üyelik T.:
19 Ocak 2009 | Alıntı:
Rabbinizden olan mağfiret ve eni göklerle yer kadar olan cennete (kavuşmak için) yarışın; o, muttakiler için hazırlanmıştır.(Ali İmran-133)
__________________ Selam Hidayete Tabi Olanlara Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir(Müslim) | |
12 Ekim 2024, 11:57 | Mesaj No:4734 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Allah razı olsun hocam. Sonu cennete çıkan yolda ağırdan almak olmaz. Sizden soru rica edelim
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
12 Ekim 2024, 11:58 | Mesaj No:4735 |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 |
[QUOTE=Mihrinaz;446551]Hız yapmanın yasak olmadığı yol; hatta teşvik edildiği tek yol hangisidir? Varış çizgisi neresidir?[/QUOTE Fefirru İlallah” (Allah'a koşun!), Zariat Suresi, 50.
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |
13 Ekim 2024, 11:17 | Mesaj No:4736 |
Durumu: Medine No : 6340 Üyelik T.:
19 Ocak 2009 |
Kur'an; insanların ihtilaf ettiği konularında çözüm yolu olarak neyi gösteriyor? hangi ayette?
__________________ Selam Hidayete Tabi Olanlara Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir(Müslim) |
14 Ekim 2024, 18:27 | Mesaj No:4737 | |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Alıntı:
Ey iman edenler! Allah'a itaat edin; Elçi'ye ve sizden olan emir sahiplerine de itaat edin! Bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz Allah'a ve ahirete inanıyorsanız onu Allah'a ve Elçi'ye götürün! Bu (tutum) hem hayırlı olandır hem de sonuç itibarıyla daha güzeldir. Nisa 59
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ | |
16 Ekim 2024, 20:04 | Mesaj No:4738 |
Medineweb Site Yöneticisi Durumu: Medine No : 1 Üyelik T.:
14Haziran 2007 |
inadı küfür kısmına girenlere hitaptır o ayet.(ebu cehil firavun nemrut misali) Allah şahittir ki ben bir ateistim diyen gerizekalı ateistlerden umut var tebliğe devam yani.) soru; ana baba rizası,onlara eziyet etme,sahip çık,off bile deme...çeşitli ayetlerde ana babaya iyilik şefkat merhamet emirleri mevcuttur. soru ise şu; kutsal olan anne babaların hepsi mi yana analar babalar dokunulmaz mı? liselerde derslere girerken bu ayetlerin ışığında şu anayasanın 3 maddesini sık sık gündeme getirirdim. 1-ana baba daima haklıdır 2-haksızda olsa haklıdır 3- bir ve ikinci madde tartışılamaz . güncel durumumdaki fikrim pek emin değil kafası karışık. karşında birden çok tartışılamaz ayet varken. ana baba mı kutsal annelik babalık mı? özellikle irfan vasat ve laz hocaların fikrini merak ediyorum.)
__________________ Büyükler fikirleri,Ortalar olayları,Küçükler kişileri tartışır. |
17 Ekim 2024, 01:55 | Mesaj No:4739 | |
Durumu: Medine No : 62825 Üyelik T.:
12 Ekim 2023 | Alıntı:
Yani anne-baba olarak yüksek emekler sebebiyle kutsal bir pozisyonda olmak ayrı, kalben çok hassas durumlar içerisinde oluyor ebeveynler. Bu hassaslık durumunda, anne-babaya kolaylık olsun diye, bir miktar yük de çocukların omuzuna "onlara öf bile deme" şeklinde yıkılmış gibi bence : ) Bu arada, durum bu şekilde ebeveynlerin lehine görünse bile, haksızlık/zulüm karşısında zulmeden kimse muhakkak vebali vardır. Yani kötü anne-babalar bu konuda Allah'a hesap verecekler. Bu durumda onlara öf bile demememiz gerektiği ise, dünyadaki olumsuz durumları idare etme adına, alttan alma görevinin bize yıkılmış olmasından ibaret. Kısaca: Yukarıda dediğim gibi, ebeveynler kırılmaya da, öfkelenmeye de daha çok meyilli; bu açıdan Allah idare etme görevini evlatlara vermiş olmalı. Çünkü onlar ebeveynlerle yaşanan olaylara karşı daha az duygusal yaklaşma lüksüne sahipler. Ve: Aklıma yöneticilere itaat konusu geldi şu anda. O konuda da, hoşumuza gitmese de (tabi ki caiz olduğu sürece) emre itaat farz kılınmış; bu toplumsal bütünlüğü koruyan önemli bir emir. Ebeveynlerin de toplumun çekirdeği olan ailelerin emirleri olduğunu düşünürsek, caiz olduğu sürece emre itaat anlaşılır. Ve haksız olduklarında dahi güzellikle mücadele etmek... Nitekim, onların elinde dünkü bebektik ve bir gün büyüyüp karşılarında onlara akıl verici pozisyonda olmak onlar için çok tuhaf bir duygu : ) Nerden biliyorum? Dediğim gibi: en başta kendimden : ) Not: Bugün 70 yaşındaki babamla, dedemin vefatı sebebiyle 2 saati aşkın görüşme yaptık, onun için manen çok yorucu bir gün olmuş. Benim çocukluğumdan bahsettik, ve bana nasıl davrandığı, neden öyle davrandığı vs... Geçmişte yaptığı ve o günlerde kızdığım birçok olayı "bir de onun kalbindeki niyetle" birlikte öğrendiğimde çok şaşırdım. Yani küçüktüm, detayların çoğunu bilmiyordum bile. Ancak bugün baktığımda, babam kendi açısından net haklıymış. Tek sorunu: öfke sorunu. Ancak "bizim zamanımızda böyle eğitildik, başka türlüsünü bilmiyorduk" şeklinde bir izahı vardı ki... Bunun üstüne hiçbir şey diyemiyorum : ) İnsan ne görürse, onu yaşar ve yaşatır. Büyüklerimiz... Ne gördüler ki ne yaşatsalar? Dini imanı, psikolojiyi, çocuk gelişimini vs kim nerde ne kalitede öğretiyordu ki? Kendime bakıyorum, eski yıllarda eskilerin şartında yaşasam: ben de birçok konuda takılı kalırdım, bundan net eminim. Dolayısı ile eski insanlar başta olmak üzere, bugün genç bile olsalar bazı gerekli konuları henüz öğrenme fırsatı olmamış herkesin hatalarını olağan görüyorum. Davranış psikolojisi konuları hiç kolay değil, insan bilse bile uygulamakta zorlanıyor, kaldı ki hiç bilmeyenlerin hali... Allah kolaylık versin dilerim herkese : )
__________________ Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla "Andolsun biz bu Kur’an’ı, iyice anlaşılıp öğüt alınabilmesi için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alacak kimse yok mu?" [Kamer Suresi 17, 22, 32 ve 40. Ayetler] | |
18 Ekim 2024, 00:28 | Mesaj No:4740 | |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Alıntı:
2-haksızda olsa haklıdır 3- bir ve ikinci madde tartışılamaz Hocam büyüyene, kendi ailesinin sorumluluğunu alana kadar kesinlikle bu kurallara bağlı kalınmalı böyle de bilinmeli. Toplumsal ve sosyal kıyametin temelinde çöken aile bağlarımız yatıyor. Anne- baba-evlat rollerinin birbirine karıştığı günümüzde Kur'an'ın gör dediği yer çok önem arz ediyor. Ana baba hakkı dediğimiz yer bizim hakkaniyet çerçevesinde baktığımız alandan çıktı. İlkokul bebesi ebeveynine "sen haksizsin, bana haksızlık yaptın" diyerek sadece hakkını savunduğu, her ihtiyacını gidermesi gereken bir cüzdan, bankamatik, hizmet edilme gözüyle bakan efendi pozisyonuna geçen bir zamanda anne babaya iyilik mıh gibi çakılmalı hafizalarina. Şöyle ifde edeyim; Kur'an'ın her ayetinde olduğu gibi anne babaya ihsan konusu da donuk ve yüzü iradesiz bir itaate dönük değil. Rabbimiz ne murat etti acaba diye düşündüğümde; Allah ayetlerinde anne babaya "itaat" vurgusu yapmıyor. "İhsan" iyilik, merhamet, hizmet, hayırda bulunmayı emrediyor. Yeterki evlat olarak taşıdığınız niyet hayır ve iyi olsun. Böylesi bir durumda onların alınma, gücenme, kırılmalarından da bizi sorumlu tutmuyor. İsra 25 Aslında hepimizin bedenen olgunlaşma, aklen ve fikren olgunlaşma birde kalben olgunlaşma yaşımız var. Erken yaşlarda iken, vereceğim cevapla ebeveyn olduğumda verdiğim mana, yaş kemale döndüğünde ki anlamı değişiyor. Farklilaşmıyor gelişiyor ve dönüşüiyor. Yaşadığımız olumsuzluklardan yola çıktığımızda başka bir manaya, toplumdaki infiallerden yola çıkarak baktığımızda "ihsan ile" yola devam edebilmenin imkansız göründüğü bir tikanikla bambaşka manalara bürünüyor. Kur'an ayetlerinin mucizevi ve insana bakan yönünün de tam burası olduğunu düşünüyorum. "Tıkanma! Önünü aç, bakış açısını değiştir, ama tıkanma, tıkanıklığa da müsade etme" Analiktan nasip almamış, çocuğuna daha baba şevkati göstermemiş biyolojik katkıdan başka bir işe yaramamış, sadece üreyen sadece karnında taşıyan; asla ürememesi gereken kişilerin bedbaht hayatlarında çocuğun karşısına geçip "ana baba hakkı" deme hakları yok. Öyle bir haktan bahsetmiyor Rabbimiz. Varsa düzeltin hocam. Allah itaat yerine ihsanı tavsiye etmişse bambaşka bir anlamı var demektir. Bir evladın elini kolunu bağlayan, iradesini sıfırlayan ve yok sayan bir: "ne söylerlerse sus, itaat et" değil. Rabbimizin kulundan istediği her davranışın içinde sorumluluk var. Yani anne babada sorumlu davranacak evlatta. Davranmayan kendi leyhine/aleyhine sorumluluğunu almış demektir. Herkes ne yüklendiğine baksın. Ayrıca bizden istenen ihsan onların "tartışmasız haklı olmaları" sebebiyle değil. Haksızlık yaptıkları yerleri dile getirmede, doğruları söylemede, ahlâkî davranmak ve denge izlemek. Bizden istenen bu. Kabullenmesi zor olsa da; geceni gündüzüne katıp yetiştirdiğin, gözünün içine baktığın, birini iki etmediğin evladının; senin ana babana ihsaninin kıyısından geçmediğini görmek yıkıcıdır. Burda da bu ayetlerin rehberliği var. Anne baba olarak sonsuz bir itaat beklemek, sütü helal etmiyorum demek yerine, anne baba olarak izzet ve itibarını yere düşürmesine izin vermemek, hatta kendi sorumluluğuyla başbaşa bırakmak gerek. Anne babasından vefasızlık gören içinde, nankör evladından hayırsızlık gören içinde böyle...Herkes sorumluluğunu almış, iradesini göstermiş demektir. formül belli: Anne baba için Allah ve Resulünün hukukunu çiğneme konusunda (şirk , isyan) "itaat etme!" ; bunun dışındaki tüm sorunlar için "ahlaki ve dengeli" davran. Yoksa öde öde bitmiyor hocam.)Ana baba hakkı boynuna yapışan biz, evladının hakkı boynunda, kocasının-karisinin hakkı boynunda, cemaatinin hakkı boynunda, kardeş akrabanın hakkına itaat derken kendi hakkımıza gire gire gitmek en büyük haksızlık
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ | |
Konuyu Toplam 70 Kişi okuyor. (0 Üye ve 70 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Peygamberler hakkında Sorular-Medineweb çalışması | Medine-web | Peygamberler(a.s) | 209 | 15 Şubat 2024 14:44 |
Kuranı kerim ünlü hafızların sesinden/medineweb | MERVE DEMİR | Sesli-Görüntülü-Dinle | 5 | 05 Temmuz 2020 01:18 |
Medineweb Üyelerine Kuranı Kerim Kavramları Testleri | serpil | Kur’an-Kerim Bilgisi | 14 | 05 Eylül 2017 15:59 |
Kuranı Kerim | KardelenGül | Kurân-ı Kerîm | 0 | 25Haziran 2015 17:09 |
Medineweb Üyelerine Kuranı Kerim Temel Terimleri | serpil | Kur’an-Kerim Bilgisi | 0 | 28 Temmuz 2014 00:49 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|