Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.İLİTAM İLAHİYAT LİSANS TAMAMLAMA.::. > İlitam 3.Sınıf Dersleri > Mantık

Konu Kimliği: Konu Sahibi f_kryln,Açılış Tarihi:  25 Ekim 2013 (16:10), Konuya Son Cevap : 25 Ekim 2013 (16:10). Konuya 0 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 25 Ekim 2013, 16:10   Mesaj No:1
Medineweb Kıdemli Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:f_kryln isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 14040
Üyelik T.: 01 Ağustos 2011
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Byn
Memleket:Ağrı
Yaş:34
Mesaj: 300
Konular: 103
Beğenildi:23
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Mantık 13.14 hafta ders özeti

Mantık 13.14 hafta ders özeti

Tümevarım: Tikel şeyleri tek tek inceleyerek onları içine alan tümel bir hükme varmaktır.
İbn sina-ya göre Tümevarım: tümeller (külli) üzerine verilen bir hükümdür. Bu hükmün verilmesinin sebebi aynı hükmün tikellerde bulunmasıdır. Bu da iki kısma ayrılır:
  • Tam tümevarım: bütün tikeller tek tek göz önünde bulundurularak hepsi için verilenir.
  • Meşhur tümevarım: bazıları göz önünde bulundurularak bütün için verilen-dir.
İ. Gazali- ye göre Tam Tümevarım: Bir bütünü oluşturan her parçayı inceleyerek bütün hakkında hüküm vermektir. Tam tümevarım kesinlik ifade eder.
Eksik Tümevarım: Çoğunlukta görülen bir niteliğin geride kalanlarda da olmasıdır. Bu kısım tümevarım kesinlik ifade etmez. Çünkü bütünü oluşturan her parça incelenmeden bütün hakkında bir hükme varılmaktır.
Gazal-ya göre Tümevarım şu nedenlerden dolayı kesinlik ifade etmez:
1. Bütünü oluşturan tikellerin tümünü incelemek mümkün değildir.
2. Tümevarım işlemi yapılırken acaba gök bütünüyle incelemekte midir? Eğer incelenmiyor ise bütünü incelenmiyor demektir.
Eksik Tümevarıma şu örnek verilebilir: Bir adam gider at, deve, fil, haşerat, kuşlar,... gibi bir takım canlılar üzerinde araştırma yapar. Hepsinin ayaklı olduğunu görür. Fakat bu arada yılan solucan,... gibi canlıları görmemiştir. Yalnız ayaklı canlıları gören bu adam, “bütün canlılar ayakla yürürler” hükmüne varır oysa yılan ve solucan gibi hayvanların ayakları olmadığı için yürüyerek değil sürünerek giderler.
Bütünü oluşturan parçaların hiçbiri dışarıda kalmayacak şekilde bütün parçaları, bütünün altında toplayarak bundan birinci şekilde bir kıyas düzenlemek mümkündür. Fakat bütünü oluşturan parçalardan birinin dışarıda kalma ihtimali var ise bu kıyas kesinlik ifade etmez.
Sonuç olarak : Tam Tümevarım Gerçekleşmesi neredeyse imkansızdır; ancak gerçekleşmesi halinde de yakin ifade eder. Eksik Tümevarım: Kesin değil.
ANALOJİ: “İki ayrı şeyde, bazı yünlerden vaki olan benzerliklerden hareketle, biri için varılan sonuç, diğeri için de geçerli bir hüküm olarak ortaya koymaktır.
Akıl Yürütme, tümdengelim, tümevarım ve analoji olmak özere üç’e ayrılır.
Gazali-ye göre Analoji: Gördüğümüz bir şeyin hükmü ile görmediğimiz şey hakkında hüküm vermektir. Başka bir değişle, “bir hükmün beli bir tikelde bulunması ve bu tikeldeki hükmün, kendisine herhangi bir yönden benzeyen başka bir tikele intikal ettirilmesidir.
İslam mantıkçıları, Analoji’yi dört unsura ayırırlar.
1. Kendisine benzetilen (müşebbeh-ün bih) asil olan unsur budur.
2. Benzetilen (müşebbeh) bu unsur asıl değil ikinci derecededir.
3. İkisi arasında bulunan ortak anlam, buna da “illet” denir.
4. benzetme (teşbih) buna da “hüküm” denilir. Benzetme asıl olan şey hakkında sabit olanıdır, fakat analoji yoluyla fer’a (müşebbihe) da uygulanmak istenen unsurdur.
Mesela: Yer Gezegeninin atmosferi vardır ve üzerinde canlılar yaşar;
Merih’te de Atmosfer vardır.
O halde Merih’te de canlılar yaşar.
Bu örnekte Merih; benzetilen, yer gezegeni; kendisine benzetilen, atmosfer; illet, canlıların yaşaması ise sonuç hükümdür.
Gazali-ye göre, bir eve bakıp evin musavver ve hadis olduğunu gören kişinin, göğün de musavver olduğunu görünce göğü, eve kıyas ederek; “gök musavver bir cisimdir” “öyleyse gök de ev gibi hadistir” sonucuna varması Analoji’dir.

Analoji, daha çok hitabette kullanılır. Hitabetten kasıt; övme, yerme, hakir görme gibi hususunda mazeretler, şikayetler ve sataşmalar şeklinde yapılan karşılıklı konuşmalardır.


NOT: İ Gazali ile Diyalektikçiler arasında ki tartışmanın detaylarına girmek istemedim çünkü faydası olduğuna inanmadım.
MANTIK 14. HAFTA DERS ÖZETİ
BEŞ SANAT
Beş sanat. Burhan, Cedel, Hitabet, Şiir ve muğlata’ dir
  • Burhan: Kesin sonuç elde etmek için kesinlik taşıyan öncülerden oluşturulmuş kıyastır. Buna “burhani kıyas” denir.
  • Cedel: Meşhurattan olan öncüllerden oluşur. Dikkatli bir gözün fark edebileceği derecede kendisinde hata bulunabilen öncüllerden meydana gelir. Buna “cedeli kıyas” denir.
  • Hitabet: Kendisine güvenilen bir kişiden alınıp kabullenilmiş yahut tahmine dayalı öncüllerden oluşan kıyastır.
  • Şiir: Ruhun rahatlamasına veya sıkılmasına yol açan öncüllerden oluşan kıyastır.
  • Muğlata: Doğru olmayan fakat doğru olduğu kolaylıkla düşünülebilen öncüllerden oluşur. Amacı ise muhatabı aldatmaktır.
Beş sanatta kullanılan öncül türleri: Bunlar yakini olan ve yakini olmayan olmak özere iki kısma ayrılır.
A.Yakini öncüller
Yakini öncül, doğruluk ifade eden bilgilerden meydana gelir. Yakin bir şeyi tereddütsüz olarak bilmek ve onun hakkında kesin bir görüşe sahip olmaktır. Bunlar da 6 tanedir.
  • Evveliyat: Sırf akli olan yani aklın his ve tahayyülden yardım almaksızın tasdik ettiği öncüllerdir. Mesela, iki birden daha çoktur.
  • Mahsusat (müşehedat): Renkleri, tatları, kokuları, sesleri, sertlikleri, …ayırt etmek gibi beş duyu ile bilinen şeydir. Mesela, “ateş sıcaktır” “ kömür siyahtır” gibi.
a- Dış duyular: Dış duyu ile algılanan nesnelerin bilgisine denir.“Ay yuvarlaktır”
b- İç gözlemlerle elde edilen bilgilere “iç gözlem denir”. (Açlık, korku, sevgi)
3. Mucerrebat: İnsanın defalarca aynı şeylerle karşılaşıp bu karşılaştıklarından elde ettiği bilgilerdir. Mucerrebatla ilgili öncüler, duyu ve akıl ile elde edilir. ateşin yakıcı, ekmeğin duyurucu olduğunu tecrübe ile biliriz. Mucerebatın oluşa bilmesi için hakkında hüküm verilecek şeyin defalarca aynı şekilde tekrar etmesi gerekir.
4. Hadsiyat: Hads zihnin bir şeyi ani kavraması demektir. Hadsi bilgi, zihinde çok hızlı gizli bir kıyas vasıtasıyla meydana gelir. Akıl, kendisinden şüphe etmediği için onu tasdik etmek zorunda kalır. Ancak hadsi bilgiyi inkar eden birine, bunu izah etmek zordur. Çünkü hadsi bilgi kişisel tecrübeye dayanır. Mesela, “Ay ışığını güneşten alır”.
5. Fıtriyat: Orta terimi zihinde meydana gelen bilgilerdir. Mesela, açık bir şekilde ikinin, dördün yarısı olduğu bilinir. Aslında ikinin dördün yarısı olduğu orta bir terimle bilinmektedir; dördün yarısının her biri diğerine eşit, bütünün iki parçasından biridir oda dördün yarısıdır.
6. Mütevatirat: Bir topluluğun haber vermesi ile elde edilen bilgilerdir. Mesela, Malezya, güney Afrika ve beş vakit namaz sayısı, mütevatir olarak kabul edilen bilgilerdir.
B- Yakini olmayan öncüller:
İ. Gazali Bu kısmı Fıkhiyat için uygun olan ve fıkhiyat için uygun olmayanlar diye ikiye ayırır.
Fıkhiyat için uygun olan öncül çeşitleri:
Gazali-ye göre, öncülleri oluşturan bilgi, bilinen şeylerden olursa kıyas(burhan) “kesin” zanni şeylerden olurda “fikhi” denir. Fıkhiyat için uygun olan bilgi bunlardır.
1. meşhurat: “şöhretleri ve genelin görüşü dolayısıyla kendilerine güvenilen bilgilerdir. Mesela, “yalan konuşmak çirkindir”, “adalet gereklidir”, gibi önermeler meşhurat-tandır.
2. Makbulat: İyi ve seçkin insanlardan, ileri gelen bilginlerden alınmış öncüllerdir. Makbulat adil ve sağlam bir kaynak tarafından verilen haberlerin kabul edilmesi ile oluşur.
3-Maznunat: “Terside olabilir” diye düşünülmekle beraber zanni galip veren öncüllerdir. Mesela,gece dışarıya çıkan kişiye; “O haindir, eğer hain olmasaydı gece dışarı çıkmazdı” bu önermenin hükmü zannidir.
Fıkhiyat için uygun olmayan öncül çeşitleri: 1.
1. Müşebbihat: Bunlar üç kısımdır.
a- Salt vehmi olan öncüller.
b- Maznunata benzeyen öncüller. Ancak araştırıldığında bunların zanna dayanmadıkları görülür.
c- Muğlata yapanın ya sözünden ya da sözün anlamından doğan öncüllerdir.
2. Musellemat: Hasmın kabul ettiği veya sadece iki hasım arasında meşhur olan öncüllerdir.
3. vehmiyat: Bunlar geçersiz öncüllerdir. Fakat kuşkuya yer vermeyecek şekilde zihin’e yerleşmişlerdir. Mesela, “yönüne işaret etmeden bir varlığın var olduğuna hükmetmek imkansızdır”.
4. Muheyyelat. Yalan olduğu bilinen öncüllerdir. Fakat bu öncüller, sevdirmek veya nefret ettirmek suratıyla nefsi etkilerler. Bu benzetme, öncül türleri arasında derece bakımından en aşağıda olmakla beraber, insanları bir çok fiili yapmaya sevk eder.
Muhayyelat olan öncüller beş sanattan biri olan Şiirde kullanılır.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi f_kryln 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Harflerin mahrecleri Kur'ân-ı Kerim Genel f_kryln 0 4866 10 Kasım 2013 00:57
Kuran eğitimi ve teknik bilgiler Kur'ân-ı Kerim Genel f_kryln 0 3667 10 Kasım 2013 00:54
pratik arapça - HAFTANIN GÜNLERİ- Genel Arapça f_kryln 0 2718 10 Kasım 2013 00:47
pratik arapça - POLİS KARAKOLUNDA- Genel Arapça f_kryln 0 2904 10 Kasım 2013 00:46
pratik arapça - BANKADA- Genel Arapça f_kryln 0 2732 10 Kasım 2013 00:45

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Felsefe 13.14. Hafta ders özeti Medine-web Felsefe Tarihi 0 20 Aralık 2013 06:16
MANTIĞIN TARİHÇESİ(Mantık 3. Hafta Ders Notları) f_kryln Mantık 0 25 Ekim 2013 16:24
Mantık 4.Hafta ders özetleri f_kryln Mantık 0 25 Ekim 2013 16:22
Mantık 7. hafta özeti f_kryln Mantık 0 25 Ekim 2013 16:21
Mantık 6.Hafta Ders notları f_kryln Mantık 0 25 Ekim 2013 16:17

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.