Yahudilerin en belirgin özelliği her daim Allah’a isyan etmeleri ve Allah nazarında cezaya müstahak olmalarıdır.
Yahudilere verilen maddi manevî cezalar kademe kademedir.
Bunlar önce melun olur, ilahi rahmetten kovulurlar. İkinci olarak ilahi gazap başlarına çöker, bela üstüne belaya uğrarlar. Üçüncü olarak maymun gibi bir insan mukallidi, kararsız, dönek, renk değiştiren, sahtekâr Bir toplum haline getirildiler.
(M. Hamdi Yazır)
İnsanlar arasında müminlere en amansız düşman olanların Yahudiler ve Allah'a ortak koşanlar olduğunu göreceksin. Buna karşılık müminlere en çok sempati duyanların «Biz hırıstiyanız» diyenler olduğunu göreceksin. Çünkü Hrıstiyanlar arasında Allah'a bağlı bilginler ve din adamları vardır ve onlar büyüklük taslamazlar. (Maide-82)
Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz. Marufu emreder, münkerden nehy edersiniz. Ve Allah’a inanırsınız. Ehl-i Kitab da inanmış olsaydı kendileri için hayırlı olurdu. İçlerinde iman edenler olmakla beraber, çoğu gerçek dinden çıkmış fasıklardır
(A’li İmran-110)
Kur’an nüzul süreci ile ele alındığı Ehl-i Kitab hakkında iman edenlerin olduğu haber verilmekte yalnız bu iman edenler dışında kalanların ‘’Kâfir’’ ‘’Müşrik ve Fasık’’ olduklarında şüphe yoktur. Çünkü çoğu zaman iman edenlerinin benimsediği metot kendi inanç sistemlerine davet idi… Ayetleri tek-tek vermeden günümüz kesimlerine bakalım.
Yahudileşme olarak ele almamız gereken kavramı günümüz tüm insanları bazında şöyle düşünebiliriz… Çünkü Allah resulünün açık beyanı ile Ümmeti hakkında en korktuğu şey Yahudileşmeye doğru gitmektir…
Bir karakter yapısı olarak her daim Pazarlıklı bir iman, İlahi kelamı tahrif ve nefse uygun tevil, israiliyat, ırkçılık, nemelazımcılık, tefrika, fitne, fesat, savaş, adam kayırma, ütopyalar peşine takılma, Mesih ve mehdicilik, peygamber ayrımı, sünneti tahrif, taklit, nimet azgınlığı, şeytani gündemler oluşturmak, ihtilaf, riya, kibir, ciddiyetsizlik, ahlaksızlık.
Gibi fiillerin tümü cezaya uğrayan Yahudileşenlerin ve sapkınlaşan Hıristiyanların özellikleri olmasına rağmen bugün Ehli Müslüman olduklarını iddia edenlerde kat-kat artmış ve sözde Müslüman ismi taşıdıkları için kendilerini bu sınıftan üstün görenlerin bunlardan daha alçak olduklarının farkına varmaları gereklidir.
Allah’ın indinde her daim iki fırka vardır Biri Hizbullah dediğimiz kesim Müminler diğeri ise Hizbuşşeytan dediğimiz sapkın ve azgınlaşanlar Müslüman ismi taşıyor isek safımızı belli etmek zorundayız… Bunun bedeli dünyada çok ağır gözükse de Allah katında mükafatı sınırsızdır.
Dünya dengelerini günümüzde elinde tutan Yahudi ve Hıristiyan çoğunluk Müslümanlara karşı olmanın gündeme geldiği her vakitte bir bütün olmuş ve İslama ve mensuplarına yapmadıkları kalmamıştır Tarihte ibret alacağımız çok büyük vahşetleri Müslümanlar üzerinde yapmışlardır… Haçlı seferleri ile başlayan ve günümüzde sözde özgürlük getiriyoruz sahtekârlıkları ile devam eden oyunları bozmak ve onların karşısında durmak her Mümine farz olan bir görevdir…
Yakın tarih bazında Filistin’in işgali ile başlayıp kendi emirlerine almış oldukları kukla yöneticiler sayesinde Müslümanlar üzerinde terör estiren Yahudi ve Hıristiyan güçler zorbalıklarına hem politik hem ekonomik alanda sağladıkları güçleri ile sömürü düzenlerine devam etmektedirler.
En basit örnek olarak: Ülkemizde 30 40 yıllık süreç içerisinde Müslümanları bir birine kırdıran kirli politikaları destekleyen ve besleyen şer odakları. Abd, İsrail ve İngiltere tarih sahnesinde bükemedikleri bilekleri Selçuklu-Osmanlı gibi ne kadarda Şeriat üzere değilseler de günümüz satılmış kukla yöneticilerden binlerce kez üstün bir devlet politikası ile Müslümanların kimliklerini korumuşlardır. Yahudi ve Hıristiyan şer güçleri karşısında Müslümanların izzetini korumuşlardır bu inkar edilemez bir gerçektir.
Görünürde İşgal edilen yerler Afganistan, Filistin, Irak vb gözükse de işgal edilen asıl İslam âlemidir… Kukla yönetime sahip olan Mısır Suudi Amerika Irak Filistin Pakistan vb Müslümanların yaşadığı topraklarda zalim olan sömürü çarklarını diktatör satılmış köpekler olan yöneticiler sayesinde istedikleri gibi sürdürmektedirler.
Ama asıl zulümü ben çok farklı anlıyor ve idrak etmeye çalışıyorum görünürde topraklar işgal edilmiş havası gösteriliyor iken asıl işgal edilen ablukaya alınan ambargo uygulanan ‘’ Kalpler ve Beyinlerin ’’ estirilen bu terör hareketlerine karşı ‘’ Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın ’’ Yahudileşme mantığı ile sindirilmesi korkutulması sayesinde Allah’ın dinine haçlı zihniyetinin ambargosudur.
Günümüzde bilinmesi gereken Ehl-i Kitab aslında var olan inanç sistemlerine mensup olanlar değil bunlar olsa-olsa kitap nankörleridirler hakikate gözleri kalpleri ve tüm duyuları kapanmış olan nankörlerdirler… Ilımlı İslam projesi adı altında sözde Dinler arası diyalog gibi Müslümanları pasifize eden sahte kukla hareketlere karşı Müslüman ismine layık olmaya çalışanların bilmesi gereken her türlü küfre putperestliğe insan yiyen yamyamlara karşı uyanmanın zamanının geldiğinin idrak edilmesidir.
İnsan haklarını dillerine dolayan insan hak ve hürriyet gaspçıları yalnızda kendi tahrif olmuş inançlarına sahip kişilere hak tanımaktadırlar. Çünkü dillerine doladıkları yalanlarını kendi işledikleri vahşetler ile ortaya koymaktadırlar. İnsanlara Ebu gureyb olsun başka yerler de var olan zulüm merkezleri olsun insanlık tarihinde Yez’itin işlemiş olduğu cürümlere taş çıkartacak seviyeye ulaşmışlardır.
Özellikle işgal ettikleri topraklarda Müslümanlara zulmedilmekte namusları çiğnenmekte ve tüm hak ve hürriyetlerine ambargo uygulanmakta sözde insan hakları diye bağıran aşağılık maymunlaşanlar İsimleri Müslüman olduğu zaman dillerini yutmakta kıllarını kıpırdatmamaktadırlar çünkü öldürülen zulüm gören MÜSLÜMAN’DIR bunlar için hak ve hürriyet söz konusu olamaz.
Bakara 62 ayeti kerime’ye dayanarak Yahudi ve Hıristiyanların cennete gideceği yönünde tevil ile destek çıkanları diyeceğim şudur:
Kuşkusuz, (bu ilahi kelama) iman edenler ile Yahudi inancının takipçilerinden, Hıristiyanlardan ve Sabiilerden Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanmış, doğru ve yararlı işler yapmış olanların tümü Rablerinden hak ettikleri mükafatları alacaklardır; ve onlar ne korkacak, ne de üzüleceklerdir.
Bakara-62)
Burada İlahi kelama iman esası ile birlikte düşünmek lazımdır yoksa tahrif edilmiş olan kendi heva ve heveslerine göre düzenledikleri inanç sistemleri değildir bunlar Allah katında geçersizdir çünkü Allah katında geçerli olan tek inanç sistemi ‘’İslam’dır’’ İslamın iman esasları açıktır Allah’a Ahiret gününe Peygamberlerine Kitaplarına Meleklere iman edilmesi farzdır.
Yok, efendim ben Allah’a inanıyorum ama Musa İsa benim peygamberimdir Muhammedi kabul etmiyorum demek iman değildir kendi kendini kandırmadır. Allah’a iman ise teslimiyetin ta kendisi olup bunun adı İslam ve Müslümandır…Allah’a iman ettim diyor ama Allah ile birlikte Başka ilahlar ediniyor Allah’a inandım diyor ama Allah’ın yasakladığı fiilleri işliyor vb ..
Son söz olarak Ayetlerin nüzul süreci ne kadar Yahudi ve Hıristiyanlara ise de biz kendimizi o uyarı ve emirlerden ayrı görmemeliyiz çünkü Kur’an’ın hitabı evrenseldir bölgesel kişisel vb değildir Uyarı ve Müjdeler tüm âlemleri kapsamaktadır… Ayetleri derin bir kavrayış ile idrak edenlerden olma dileği ile Allah’a emanet olunuz…