Bir Gece yarısı.. İstanbul .. Mekke.. Medine.../İbrahim İnecik
O geliyor..
O geliyor…
Diye bağırdı bir çocuk..
Titreyen sesi.. ve gülümseyen gözleri ile…
Mekke Ufuklarında doğan güneş..
Medine’ye Geliyordu…
Çölde yürüyen iki adam..
Tüm gözler …meraklı çehreler..
Biat edenler.. Yahudiler.. Putperestler..
Herkes Onu görmek için Evlerin Üstündeler…
Çöl bir mucizeye daha şehadet etmiş
ve Beklenen Kişi Medine’ye Gelmişti..
Ardında Onca hüzün ; acı ve kırgınlık bırakarak..
Yoktu Hatice; Yoktu Ebu Talip..
Hüzünlüydü …
Bakışları mahzun.. gözleri baktığı sineleri deliyordu..
Üzülme sen ey Sevgili..
Kardeşlerin burada..
Seni korumak için and etmiş..
Kanlarını ve canlarını sana feda etmeye hazır ashabın var…
Sen üzülme sevgili…
Bir Gece Vakti Mekke sokaklarında dolaşırken ;Hayalen..
O anlar geldi aklıma..
Ve sonra doğumun..
Öksüz Kalışın .. Ardından Yetimliğin..
Abdulmuttalib seni Bu sokaklarda mı dolaştırmıştı..
Şu köşede mi oynamıştın çocuklarla..
Hep Mahzunmuydun ?
Gözlerin hep uzaklaramı dalar dı..
Hz Halime’yi mi özledin; yoksa Hiç göremediğin Babanımı..
Ey sevgilim..
Geçtiğin yollardan geçiyorum şimdi..
Yüzüne Dokunan Çöl kumları şimdi benim çehremde..
Adımlarını izlemeye.. gölgenin düştüğü taşları görmek istiyorum..
Kilometrelerce uzaktan.. Şehri Istanbul’dan..
Bir gece yarısı.. Gözler uykuya yenik düşmüş..
Ve kulaklarım sağırken..
Kalbimle düştüğüm bu yolda.. sana Geliyorum
Sana sesleniyorum..
Ve tekrar dalıyorum Senli Hayallere…
Sonra şehirlerin Anası Medine de seni bekleyenler arasında bende varım..
Geliyorlar !!
diye bağırıyor bir çocuk..
Gözlerimi kıstım Sana bakıyorum..
Her yer toz duman..
Sevinç çığlıkları zılgıtlar tekbirler kaplıyor alemi..
İçim içime sığmıyor..
Sana doğru koşuyorum..
Çılgınlar gibi..
Düşe kalka ; kan ter içinde ..Kasva’nın Yularından tutan bendim..
Tebessüm edip yüzüme bakıyorsun..
Elimi Uzatıyorum Tutup Aşağı iniyorsun..
Çevreni Sarıyor tüm Medine Halkı..
Yorgunsun.. Yanında Can dostun Hz… Ebu Bekir
Ebu Eyyub El Ensari Misafir ediyor seni..
Kapından bir gün bile olsa ayrılmıyorum..
Mescide Beraber gider .. Hemen ardında Saf Tutar..
Ettiğin tüm Dualara amin derdim..
Savaş Kapıya dayandığı vakit
Cenk Meydanında Seni hayranlıkla izledim..
Nutkum Tutuldu.. Mübarek Diş’in Kırıldığı vakit..
Öldüm Ama bir Türlü Ölemedim…
Ve Tekrar Mekke önlerindeyiz ..
Fethe gelmişiz..
Sancak benim elimde..
Yine göz göze geldik..
Tebessüm ettin bana..
Gözlerinde ki hüznü gördüm..
Anladım ki Ana yurdunu baba ocağını Özlemişsin..
Ve Mutlusun…
Mekkedesin..
Kabe’de ki Putları Deviriyorsun bir bir..
Dillerde Tekbir..
Bilal Çıkıyor Kabe’nin Damına..
Ezan Okuyor…
Gözlerinden yaş damlıyor toprağa..
Avuçlarımı açıyorum ellerime Değiyor Mübarek Göz yaşların..
Ağlıyorum..
Ağlıyorsun…
Ağlıyor herkes.
Yer gök Ağlıyor ..
Sen ağlıyorsun..
Dur ey Resul..
Yakma Sinemizi..
Ayrılık vaktimi..
Bu kadar çabuk mu..
Daha yeni bulmuştum seni..
Ondört Asır Sonrasından geldim sana..
Şehri İstanbuldan.. Hayalende olsa..
İkliminden soludum..
Dur Resulum.. biraz daha kal ..
Yada benide al yanına..
iltica etmek istiyorum Kentine..
Kevser başında.. Güneşe Karşı.. beklermisin beni..
Efendim..
Sen Secde de iken.. Tüm Alem Kıyamda !!
Medine sokaklarında Ararken seni..
Seslerin kesildiği tan vaktinde buldum ayak izlerini..
anladım Ki..
Asıl Özlemim sensin...
Dehşet içinde kaldığım şu dünya yolunda..
Bana Ellerini uzatırmısın on dört asır ötesinden..
Kaybolduğum Bu Ummanda Pusula Olurmusun bana ?
Sevgilim…
Seni Seviyorum ey sevgili...!!
Seni Seviyorum Diyorum .. anlamıyorlar
Zannediyorlar ki ben Fani'yi Seviyorum..
Zannediyorlar ki Ben Fani'ye yazıyorum..
Hayır..
Hayır.. Yanılıyorlar..
Ben Seni Seviyorum
Bilen Zaten biliyor
Bilmeyeni Neyleyim Ey Sevgili...
Bir Gece Yarısı ..İstanbul .. Mekke.. Medine..
İbrahim İNECİK