Durumu: Medine No : 458 Üyelik T.:
23 Ekim 2007 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Memleket:Van Yaş:43 Mesaj:
156 Konular:
13 Beğenildi:1 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Mutlaka Mezhebe Tabi Olmak Gerekli midir? Mutlaka Mezhebe Tabi Olmak Gerekli midir? Soru: Mezheblere uymak gerekli midir yani mezhebsiz olarak kalınabilirmi? MEZHEB NEDİR VE NEDEN ORTAYA ÇIKMIŞTIR?
Mezheb kelime olarak " Yol. Gidilen yol. Tutulan çığır" manasına gelir. Mezheblerin ortaya çıkması insanların farklı ihitiyaçlarından olmuştur.
Peygamberimiz (SAV)'den önce gelen nice peygamber hep ayrı şeriatüzerine gelmişlerdir, hatta bir asırda bir kaçtane peygamber farklıkavimlere farklı şeriatlarla gönderilmiştir. Çünkü " Enbiyâ-i sâlife(önceki peygamberler) zamanında tabakât-ı beşeriye (kavimler)birbirinden çok uzak ve seciyeleri (alışkanlıkları, durumları) hem birderece kaba, hem şiddetli ve efkârca ibtidâî ve bedeviyete yakınolduğundan, o zamandaki şeriatlar, onların haline muvâfık bir tarzda,ayrı ayrı gelmiştir. (27. söz)"
Ama Peygamberimiz (SAV)'ingetirdiği şeriat tüm insanlığa gelmiştir, kavimler o zamanda eskiyenazaran daha fazla iletişimde bulunabildikleri için Son Peygamber (SAV)ile tüm insanlığa tek şeriat gönderilmiştir.
Yanlız insanlarındurumları, mizaçları ve ihtiyaçları aynı olmadığından İlahi emirlermezhebler vasıtasıyla farklı uygulanmıştır. " Nasıl ki mevsimlerindeğişmesiyle elbiseler değişir, mîzaçlara göre ilâçlar tebeddül eder;öyle de, asırlara göre şeriatlar değişir, milletlerin istidadına göreahkâm (emirler) tahavvül eder. Çünkü, ahkâm-ı şer'iyenin teferruât kısmı ahvâl-i beşeriyeye bakar, ona göre gelir, ilâç olur. (27. söz)".
Peki eğer sorulsa " Hak birdir nasıl olur da dört yada 12 tane hak olabilir?"
Bu soruya Bediüzzaman Hazrertleri şu şekilde cevap verir:
" Elcevap: Bir su, beş muhtelif mîzaçlı hastalara göre nasıl beş hüküm alır, şöyle ki: Birisine, hastalığının mîzâcına göre, su, ilâçtır; tıbben vâcibdir. Diğer birisine, hastalığı için zehir gibi muzırdır; tıbben ona haramdır. Diğer birisine, az zarar verir; tıbben ona mekruhtur. Diğer birisine, zararsız menfaat verir; tıbben ona sünnettir. Diğer birisine, ne zarardır, ne menfaattir, âfiyetle içsin; tıbben ona mübahtır. İşte hak burada taaddüd etti. Beşi de haktır. Sen diyebilir misin ki, "Su yalnız ilâçtır, yalnız vâcibdir, başka hükmü yoktur işte bu şekilde mezhepler hep aynı hakikatlerden meydana gelmiştir
örneğin: "Hz.Peygamber (asm.) efendimiz namaz kılarken mübarek alınlarına taş batarve alınları kanar. Hz. Ayşe (r.a.) validemiz taşı Peygamber (asm.)efendimizin alnından alarak yere atarlar. Peygamber (asm.) efendimizyeniden abdest alarak namazlarını kılarlar. Hanefi mezhebi imamı, İmamAzam Ebu Hanife hazretleri ile Şafii mezhebi imamı, İmam Şafiihazretleri abdesti bozan meseleleri ele alırken bu meseleyideğerlendirirler. İmam-ı Azam hazretleri, “Peygamber (asm.) efendimizinalnına batan taş kan çıkardığı için efendimiz abdest almıştır.” hükmünevarırken; Şafii hazretleri abdestin bozulmasını Hz. Ayşe (ra.)validemizin Peygamber (asm.) efendimizin alnına dokunmasınabağlamıştır. Böylece Hanefi mezhebinde az bir kan abdesti bozansebeplerden biri olurken, Şafii mezhebinde kadının temasıyla abdestinbozulması kaide olarak benimsenmiştir. Görüldüğü gibi her iki hüküm de doğrudur ve haklı bir gerekçeye dayanmaktadır.(Sorularla Risale-i Nur)" İkinci sorumuz ise bu mezheblere uyulması gerktiği yada germekmediği hakkındadır.
Mezhep İmamaları "Benim görüşüm Kesin doğrudur" dememişlerdir. Sahabelerden sonra da açık olan "İÇTİHAD" yolundan giden bir çok "MÜCTEHİD" içtihatlarda bulunmuşlardır fakat; Üstad Hazretleri bu asrımızda "İçtihad yolunun açık olmasına rağmen içtihad YAPILMAMASI gerktiğini 27. sözde şöyle izah eder" İÇTİHAD kapısı açıktır. Fakat şu zamanda oraya girmeye Altı Mâni vardır. BİRİNCİSİ Nasılki kışta, fırtınaların şiddetli olduğu bir vakitte, dar delikler dahiseddedilir (kapatılır); yeni kapıları açmak, hiçbir cihetle kâr-ı akıldeğil. Hem nasıl ki büyük bir selin hücumunda, tamir için duvarlardadelikler açmak, gark olmaya vesiledir. Öyle de, şu münkerat zamanındave âdât-ı ecânibin istilâsı ânında (Batı kültürünün taklit edildiği bu zamanda) ve bid’aların kesreti vaktinde Bidatlaerin çoğaldığı bu zamandave dalâletin tahribatı hengâmında, içtihad namıyla, kasr-ı İslâmiyetten yeni kapılar açıp, duvarlarından muharriplerin girmesine vesile olacak delikler açmak,İslâmiyete cinayettir. İKİNCİSİ Dininzaruriyâtı ki, içtihad onlara giremez; çünkü kat’î ve muayyendirler Yani dini kesin emirlerinde İçtihat yapılamaz. Hem o zaruriyat, kut vegıda hükmündedirler. Şu zamanda terke uğruyorlar ve tezelzüldedirler. Ve bütün himmet ve gayreti, onların ikamesine ve ihyâsına sarf etmek lâzım gelirken, terk edilen bu farzların ihyasına çalışmak lazımkenİslâmiyetin nazariyat kısmında ve selefin içtihadât-ı sâfiyâne vehâlisânesiyle, bütün zamanların hâcâtına dar gelmeyen efkârları olduğuhalde, onları bırakıp, heveskârâne yeni içtihadlar yapmak, bid’akârâne bir hıyanettir. ... ilaahir... ve bunların dışındaki dört sebebten dolayı zamanımızda İçtihat yapılmamalıdır. Öyleyse "Ben hiçbir mezhebe uymam kendi yolumu kendim çizerim" diyerek bir nevi kendini "Müctehid" zannedenler dinin iyiliği için değil bilerek yada bilmeden dine zarar vermeye çalışmaktadırlar.
vesselam. |