[YASEMİN ATAMAN]

Gerçeklerin içinde yalanlar yanlışlarla yaşamak

Gerçeklerin içinde yalanlar yanlışlarla yaşamak

Hakkı batıl ile örtmeyin ve hakkı gizlemeyin. (Kaldı ki) siz (gerçeği) biliyorsunuz.

(Bakara Suresi, 42)

Ben, cinleri ve insanları yalnızca Bana ibadet etsinler diye yarattım. (Zariyat Suresi, 56)
Allah’ü Teala yaratılış gayemizni O’na kulluk olduğunu Yüce Kitabımız Kur’anı Kerimde bize bildirmiştir.Mü’min kişi Allah’ü Teala’ya kulluk görevini yine O’nun bildirdiği şekilde yapar, teslim olur ve iman eder.
İman teslimiyettir. İmanın teslimiyet olduğunu yine ayetlerle anlıyoruz.İman ettim diyen insanın bile bile Allah’ü Teala’nın ayetlerini hiçe sayarak yapmış olduğu hal ve hareketleri yaşam tarzı ne kadar doğrudur sizce?

De ki: "Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, dirimim ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah ındır." (En am Suresi, 162)
Kim İslam dan başka bir din ararsa asla ondan kabul edilmez. O, ahirette de kayba uğrayanlardandır
. (Ali İmran Suresi, 85)
Bir Müslüman bu ayetleri okuyup iman etmişse, ayetteki gerçekleri anlayıp yinede, hayatına yalan yanlış İslami kavramları alması, şefaatı, kurtuluşu sahtekarların kapısında araması onlara kul olması ne kadar doğru olabilir? Hakla batıl yan yana duramaz bunu her iman eden müslümanım diyen bilir!
İslam dini tüm delilleri anlatımı ile Yüce Kitabımızda açık ve net bize iletilmiş rehber olarak Peygamber Efendimiz(s.a.v) görevlendirilmiştir.Aklı olan bir insan kurtuluşu yalan yanlışların içinde değil gerçeklerde aramalı.Fakat bugünkü toplum maalesef şeyhlerde, sahte alimlerde ve pek çok şirkin içinde arıyor.
Gerçekleri, gerçek olan bir kaynaktan yani Kur’an-ı Kerimde aramak neden bu kadar zor geliyor acaba? Oysa her şey apaçık bildirilmiş kaynak elimizde reçete elimizde iken neden “GERÇEKLERİN İÇİNDE,YALANLARLA YALNIŞLARLA YAŞAMAK.”
Sokaklarımıza çevremize baktığımızda gayet güzel kapanmış bayanlar görüyoruz. Ve yanlarında açık saçık kızları. Bu bayanlara neden kapandığını sorsak Allah’ü Teala’nın emri olduğunu bizlere söylerler hatta anlatımlarının üzerini birde ayetlerle süslerler. Sonuna da eklerler Elhamdülillah mü’miniz.
İman teslimiyettir diyoruz şartsız teslimiyet neden niçin demeden boyun eğmek Peki kardeşim bu nasıl bir teslimiyet sen Allah’ın emrine uyarken yanındaki kızın Allah’ın emir ve yasaklarını hiçliyor kabul etmiyor. Ve sen bir mü’min olarak buna göz yumuyorsun! Allah’ın emir ve yasaklarını anlatamamış hayatına geçirememişsin sor şimdi kendine acaba sen başına bir başörtüsü attın diye iman ettin mi?

Allah’ü Teala erkeklere ve kadınlara hitap ederken hanımını tesettüre sok, kızını aç ortaya koy mu diyor? Bir baba ki, seccadede Allah’ü teala’ya el açacak muhabbet duyacak sokağa çıkınca kızını uygunsuz kıyafeti ile yanında taşıyıp işte bu benim kızım buyurun diyecek! Bu insan nasıl iman etmiştir sizce?
Yalan ve yalnışlar burada hemen devreye giriyor hayatımızda. Kızıma anlatıyorum anlamıyor kapanmıyor veya daha yaşı genç ilerde inşallah kapanır. Siz bu yalanlarla kendinizi ve sahte Müslümanları kandırabilirsiniz. Ben şunu derim Allah’ü Teala’nın ayetleri varsa önünüzde ve iman etmişseniz bahaneniz olmamalı. Gerçekleri bile bile yalana yanlışa zemin hazırlayıp birde bu zemini hoş göstermek için süslü kelimeler kullanmayın. Bunları yapıyorsanız siz iman etmemişsiniz, kendinizi kandırıyorsunuz.
İslamda iki zıt düşünce yan yana gelmez. DOĞRUNUN DOĞRUSU OLMAZ. Dinimizin her emri ve yasağı kesindir. Müslüman bunu bilir, anlatır yaşar ve yaşatır.
Kur’anı Kerim hayatımıza ışık. Neden yavrularımızı Onun ışığından o kaynaktan eğitmıyoruz? Peygamber Efendimizin rehberliğini adım adım takıp etmiyoruz da salı veriyoruz sokaklara.Bu kaynaklarla eğitilen İslami hayatına geçiren ailelerin çocuklarına baktığımızda neden genç yaşlarında Allah’ın emir ve yasaklarına uymakta zorlanmadıklarnı teslim olduklarını göreceğiz . Demek ki, eğer bir şeylerde noksanımız varsa,güç yettiremiyorsak bu bizlerden, ilmimizden körlüğümüzden sağırlığımızdan ve en önemlisi cahilliğimizden kaynaklanıyor.
YALANLARI,YALNIŞLARI hayatımıza nasıl da rahat alabiliyoruz!
Allah ı ve iman edenleri aldatırlar. Oysa onlar, yalnızca kendilerini aldatıyorlar ve şuurunda değiller.
(Bakara Suresi, 9) Bu gün toplumun dilinden düşmeyen şu cümleye bakın. Ben, kızım , komşum kapalı değil fakat kalbi çok temiz imanlı deniliyor. Kalp temizliğini vurgulayanların şunu bilmesi gerek,eğer kalbin temizse iman etmişsen Allah’ın ayetlerine sarıl yaşa ve yaşat.Bu süslü laflarla kendini kandırma.Başkalarına da bu sözlerini onaylatma.Namaz kılmamızı Allah’ü Teala emrettiği gibi tesettürümüzü de yine Yüce Rabbimiz emrediyor.Şimdi işimize gelen ayeti hayatımıza geçirip diğer ayeti görmemezlik sizce ne kadar doğru?
“…Yoksa siz, kitabın bir bölümüne inanıp da bir bölümünü inkar mı ediyorsunuz? Artık sizden böyle yapanların dünya hayatındaki cezası aşağılık olmaktan başka değildir; kıyamet gününde de azabın en şiddetli olanına uğratılacaklardır. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.
(Bakara Suresi, 85)”
Yüce kitabımızın ayetlerini hayatımıza tam olarak geçirmeli bilerek ayetlere sırtımızı dönmemeliyiz. Ailemizin çevremizin kalbi kırılmasın diye ayetleri terk edemeyiz. Müslümana yakışmayan bir hareketi bile bile, olsun olabilir diye onaylamamalıyız. GERÇEKLERİ YALAN YALNIŞLARLA kapatmamalıyız. İman eden kişi her an cihadadır.Çevresi ile,eşi ile çocuklarıyla hayatın zorluklarıyla.Bütün bunları yaşarken bizlere bildirilen “gerçeklerin içine yalan ve yanlışları “ hayatımıza almazsak imanımız daha güçlü olur.İslam gerçeklerin saklanacağı, nefse göre emirlere uyulacak din asla değildir.
Namazını kıl açık ol, borcun varsa kredi çek faize el uzat diyemeyiz. Orucu tut zekat vermesen de olur veya yapılan yanlışlara, şirklere bile bile göz yumamayız.
Hakkı batıl ile örtmeyin ve hakkı gizlemeyin. (Kaldı ki) siz (gerçeği) biliyorsunuz.
(Bakara Suresi, 42) Allah’a inanıyorum iman ettim deyip, Allah’a ortak koşanlar.Allah’tan başka ilah yoktur gerçeğini bilip kendine ilah edinenler nasıl iman etmiş oluyorlar?
Kur’anı Kerimin anlattığı gerçekleri, kendi dünyalarında yalanlar ve yanlışlarla süsleyenler kaybedenlerden olacaktır.
"Hem Rabbimiz in bizi salihler topluluğuna katmasını umarken ne diye Allah a ve bize Hak’tan gelene inanmayalım?"
(Maide Suresi, 84)
İnkar edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar; işte onlar, çılgın ateşin arkadaşlarıdırlar.
(Maide Suresi, 86)

Kalplerde fitne, vicdanlarda pas oldukça,haramı helal, helalı haram gördükçe yalanları yanlışları doğru kabul ettikçe, Kur’an dan uzaklaşıp,Hak Kelamını terk ettikçe, nefsimize dizginleri verdikçe



“GERÇEKLERİN İÇİNDE YALAN YALNIŞLARLA YAŞAYACAĞIZ:”




Yasemin ATAMAN