Müslümanız ama, Ahlâk yok!
Müslümanız ama, Ahlâk yok!
Efendim Sait Çamlıca eğitimci bir yazar, şimdilerde yeni bir kitabı çıkmış;
"Kur’an Alfabesi mi, Ahlakı mı?" ismiyle..Kitap tanıtımı hoşuma gitti, faydalı olur ümidiyle alıyorum buraya da..Diyor ki Sait bey;
“Dindar bir insan yetiştirmek!” denilince, her yerde aynı klasik süreç takip ediliyor.
“Allah bir!” demeye alıştırılır çocuklar. Sonra Kur’an alfabesi öğretilir.
Namaz sureleri, Yasin, Tebareke ve Amme cüzleri ezberletilir. Özellikle Hafız olmasını sağlayabilmişse aile, en büyük başarı elde etmiş olmanın mutluluğunu yaşar.
“Namaz, dinin direğidir!” Hadisi merkezli, beş vakit namaz kılmaya alıştırabilmek için çok büyük çaba sarf edilir. Genç, beş vakit namaz kılıyorsa, artık din eğitiminin zirvesine ulaşmış bir insan yetiştirmiş oluyoruz. Bu süreç, cemaat ve tarikatlar dahil, tüm dindarlarda nerdeyse bu çerçevede ilerliyor.
Beş vakit namaz kılan, parası varsa hacca giden, Ramazan orucunu mutlaka tutan bir Müslüman, hayatın diğer alanlarında “Müslüman’ca” duruşlar göstermiyorsa, ortada çok ciddi bir problem var demektir.
Eğer bu eğitim modeli / süreci doğru ise; Namazını Allah ile kılıp, ticaretini şeytan ile / şeytanca yapan Müslümanların çoğalmasının sebebi ne?
Orucunu Allah ile tutup, akşama kadar ağzına lokma koymayan, teravih namazını geçirmeyen insan, komşusundan aldığı borç parayı geri ödemiyorsa, hafızlığını nereye koyacağız?
Kur’an alfabesini öğrenip, Kur’an ahlakını ihmal etmiş olmamızın bedelini ağır ödüyoruz.”
●
Müslümanız ama, ahlak yok!
Evet efendim maalesef haklı Sait bey, durum özetle bu..
Her mes’elenin elbet istisnası vardır ve onlar konumuz harici tabii ki..
Taklitten öte geçemediğimizden belki bunlar..
İbadetlerin içini boşaltmışız, Kur’an tecvidle okunmuş ama mana inmemiş yüreğe..Namaz, huzurda huzur bulmak değil, borç ödemek “bitse de kurtulsam”kaydıyla kılınır olmuş..“Ahlakı Kur’an” olan Habibullah’ın hayatını bir kez bile okumamışız, okusak da, “eski zaman masalları” kabilinden, hayata geçirmemiş, örnek almamışız. Aile içinde hal diliyle örnekler görmemişiz..
Liste uzar gider böylece..
Hem Kur’an’ı, hem Kur’an ahlakını öğrenmeli, nesillere de böylece örnek olmalıyız efendim, çok geç olmadan, iş çığırından çıkmadan.
Bilelim ki din üç temel üzerine bina edilmiştir; İnanç, amel, ahlak..
Bunlar net bir şekilde “Cibril hadisi”nde belirtilmiş zaten;
İman»»inanç; 6 esas halinde özetlenmiş, inanmamız gerekenler.
Biri eksik olsa iman da eksik.
İslam»»amel; 5 madde bu esaslar da.
Kişi önce inanacak, sonra inandığına teslim olacak.
ihsan»»ahlak; Allah’ı görür gibi, her an huzurda gibi yaşamak.
Sen O’nu görmüyorsan da, O’nun seni hep gördüğünün bilinciyle..
Biri eksik olduğunda din eksik olur. Sac ayağı gibidir bunlar.
Şimdi bakıyoruz, iman var ama amel yok. Oysa imanının gereği olarak kişi, amel de etmeliydi..Müslüman teslim olmuş kişi demek çünkü. Mensubu olduğu, inandığı dine teslimiyet-amel- yoksa, din eksiktir.
Ya da kişi çok ahlaklı, ama ne inanç var ne de amel..Din yine eksik.
Yani ayaklardan biri eksikse, din de eksik. Bunu iyice bellemeli.
Diyelim inanç var, amel de var ama ahlak yok! Yine olmadı..Din eksik.
Dinin tamam olması için üçü birarada olmalı.
Bugün biz müslümanlar işte bu yüzden ayağa kalkamıyoruz!
Tam olamıyor, dik duramıyoruz çağa karşı.
Ne de örnek olabiliyoruz gayrımıza.
Hani din güzel ahlaktı? Hani önderimiz, Efendimiz de sallallahu aleyhi ve sellem; “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim” buyurmuştu? Hani din, güzel ahlak ile tebliğ edilmişti asırlar boyu tüm dünyaya?.
Ciddiye mi almıyoruz ne?Yoksa yetiştirilme tarzımız mı?
Yoksa ne?!
Ahlak sıfır.
Bakıyoruz namaz kılıyor ama yalancı! Kur’an elinden düşmüyor ama aldığı borcu ödemiyor! Onu-bunu dolandırıyor, laf taşıyor, gıybet ediyor! Çekini-senedini vaktinde ödemiyor bin dolap döndürüyor. Sözünde durmuyor, güvenilmez. İnsanları sürekli mağdur ediyor! E ne oldu şimdi? Ahlak yok, din de eksik!
"Eddinî muamele" Din muameledir halbuki..
Din, güzel ahlaktır, insanlarla ve dahi her mahlukatla güzel geçimdir.
Bir insanın dindar olduğunu anlamak istiyorsan muamelesine bakacaksın..
Çünkü gerçek dindarların, yani tam teslim olmuşların muamelelerine yansır ibadetleri. Yansımalı.. Yoksa Kur'an okuyup da, Kur'an ahlakıyla ahlaklanmayan, Resulüne benzemeyen ahkam kesmesin..
YAZARI:Ayşe Reşad
Kaynak:
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]