23 Ağustos 2011, 14:57
|
Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 2004 Üyelik T.:
25 Mayıs 2008 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Memleket:ürgüp.. Yaş:41 Mesaj:
303 Konular:
99 Beğenildi:8 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Burası cami mi, ortopedi servisi mi? Burası cami mi, ortopedi servisi mi? Camilerin çoğunda önceden olmayan bir uygulamanın giderek yaygınlaştığına şahit oluyoruz. Üstelik önüne geçilmezse geri dönüş de zor görünüyor. Bu yazı Diyanet İşleri Başkanlığı’na bir çağrıda bulunmak üzere kaleme alındı. Fakat camilerdeki genel görüntüye bakarak, eğerbu ülkede bu ölçüde ortopedik sorun yaşayan insan varsa, bu çağrıyı Sağlık Bakanlığı’na yapmak daha mı doğru olurdu diye düşünmeden edemiyor insan. Hakikaten inanılır gibi değil... Dün akşam Bartın’da iftar için davet edildiğimiz evde yemeğin ardından çaylarımızı içmek için balkona geçtik. Teravih saati yaklaşırken çevredeki evlerden insanlar birer ikişer çıkmaya ve camiye doğru yol almaya başladılar. Balkondan aşağıya bakarken birşey dikkatimi çekti. Camiye doğru yürüyen kadınlardan bazılarının ellerinde plastik tabureler vardı. Biraz daha dikkatimi yoğunlaştırdığımda sadece 1-2 kişinin değil, çok sayıda kadının elinde tabure olduğunu fark ettim. Bu kadar çok kişinin elinde tabure ile camiye doğru yol alması, ülkedeki genel sağlık sorunları açısından ortalamanın çok üstünde olduğunu tahmin ettiğim ortopedik bir problemin varlığına işaret ediyordu. Doğal olarak, o sırada bizim bulunduğumuz sokağın dışında başka yerlerden de camiye gidenler vardı. Acaba tabureli kadın cemaatin genele oranı ne kadardı? Ezan vakti yaklaştığında biz de camiye gittik. Yakınlarımdan bir bayana rica ettim ve kadınlardan ne kadarının taburede namaz kıldığına dikkat etmesini istedim. O daha fazlasını yapmış. Fotoğraf çekmekle kalmamış, üstelik tek tek saymış da... Yazıdaki fotoğraf, erkekler hariç 80-100 civarında kadın cemaatin de teravih namazı kıldığı bir camiden. Bana aktardığına göre, görüntüdeki kısım, kadınların namaz kılması için ayrılan yerlerden sadece bir bölümü. Kadınlar için ayrılan diğer bölümlerde de durum bundan farklı değilmiş. Görüntülere yansıdığına göre, kadın cemaatin neredeyse yarısı, namazlarını taburede kılar hale gelmişler. İstatistiki olarak bakıldığında oldukça büyük bir oran bu. Geçtiğimiz yıl, “[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] başlıklı bir yazı kaleme almıştık. Yazıda, camilerde giderek artan oranda tabureli cemaat sayısının arttığına dikkat çekmiş ve konuyla bazı fotoğraflara yer vermiştik. (Arzu edenler bu linkten ulaşabilirler. [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...].) Fakat kadın cemaat arasında bu oranın daha yüksek olduğunu doğrusu bilmiyordum. Bu kadar az sayıda cemaatin arasında bu kadar çok tabureli insanın bulunması ne derece normal bilemiyorum. Harpten çıkmış bir ülkenin gazileri ile dolu bir cami gibi his oluşuyor insanın içinde. Ben konunun uzmanı değilim. Ama bir Müslüman olarak şu kadarını biliyorum. Herkes sağlık sorunlarıyla karşılaşabilir. Bir insan, usulüne uygun namaz kılmasına mani hangi sağlık sorunundan dertli ise, hastalığının durumuna göre, o şartlara bağlı olarak namaz kılabilmesi için değişik yöntemler var. Namazını taburede ancak kılabilecek şekilde sağlık sorunu yaşayan kişi ile, tabureye ihtiyaç duymadan belki oturarak, belki ayaklarını uzatarak, belki de hastalığın türüne göre daha farklı pozisyonlarda namazını ancak eda edebilecek insanların durumu elbette birbirinden farklılıklar gösterecektir. Kimi camilerin girişi yüksek. 15-20 basamak çıkarak camiye girebilen, en azından evinden camiye kadar rahatlıkla yürüyebilen insanların sıra namaz kılmaya geldiğinde oturmak zorunda kalmaları her zaman anlaşılabilir bir görüntü oluşturmuyor. Asansörsüz 3-4 katlı binalarda oturmalarına ve rahatlıkla inip çıkabilmelerine rağmen, sıra namaz kılmaya geldiğinde düşkün birer insan gibi taburede namaz kıldığı gözden kaçmayan insanlar var. Herkes kendi sağlık sorununa bağlı olarak bir namaz kılma yöntemi geliştirmeli. Taburelerde namaz kılanlarla görüştüğümde, pekçoğunun aslında tabure gerekmeden farklı şekillerde namazlarını eda edebileceklerine muttali oldum. Fakat bilmiyorlar. Üstelik, taburede namaz kılmaya alışınca, o dertten kurtulsalar da, oturarak namaz kılmanın alışkanlık yaptığı cemaat var. Bir sağlık sorununa bağlı olarak taburede namaz kılmaya başlayıp da, daha sonra durumu düzelse de, bunu süreklilik haline getiren insanların varlığı da biliniyor. Kaldı ki, hareketsizliğe bağlı olarak, eklem hastalıkları giderek artıyor. Bu gidişle, camilerin büyük bölümü yakında oturaklı hale gelecek. Camilere herhangi şekilde giren değişik uygulamalardan daha sonra vazgeçmek pek kolay olmuyor ve yanlış da olsa değiştirmek asırlar alabiliyor. Ben çok da gecikmeden, cemaate bu konuda yol gösterilmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Diyanet İşleri Başkanlığı’na bu konuda büyük görev düşüyor. Din görevlilerinden her birinin, kendi cemaati arasında bulunan ve taburede namaz kılmak zorunda kalan cemaatle tek tek görüşmek suretiyle, yaşadıkları sağlık sorununa göre nasıl namaz kılması gerektiği konusunda vatandaşlara yol göstermelerinin yararlı olacağını kanaatindeyim. Bence sorunu aşmanın öncelikli yollarından biri bu. İnsanların rahatlarını kaçıran düzenlemelerden hazzetmedikleri tarihsel bir gerçekliktir. Camilerde tabure adeti geri dönülemez hale gelmeden, tabureye bağlı kalmadan sağlık sorununa göre namaz kılma yöntemleri konusunda Diyanet’in cemaati biran önce bilinçlendirmesinde yarar var. Yoksa gidişat iyi değil. Türk hacıların tıpkı burada olduğu gibi taburelere oturarak Mekke ve Medine’de de namaz kılma alışkanlığı, diğer ülkelerden insanlara da giderek sirayet etmeye başladı. Kabe’de bile çok sayıda tabureli hacı var. Camilerde giderek yayılan bu olay daha etraflı analiz edilmedilir. Bizden hatırlatması... (alıntı) |
| |