Tekil Mesaj gösterimi
Alt 29 Ekim 2012, 15:42   Mesaj No:33

Truly

Medineweb Acemi Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Truly isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 21133
Üyelik T.: 25 Ekim 2012
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 37
Konular: 2
Beğenildi:11
Beğendi:29
Takdirleri:201
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Tasavvufla İlgili sorularıma cevap arıyorum inşallah

Alıntı:
Aklı olan bir insanın şeyhim Rabbimdir dediğini kim duymuş,bunları nerden uyduruyorlar ..

Demez zaten, bilmeden ilah edinir. Nasıl mı?

Allah'ın Kitabı Kuran ve Resulullah'ın (sav) sünnetine rağmen Şeyh'i bir iddia atar ortaya. O kişi de "Şeyh'im her şeyi iyi bilmektedir" der ve gelen uyarılara rağmen Şeyh'ine, Şeyhinin bilgisine teslim olur. Bunun adı da İtaatte şirktir. Allah'a itaatle emrolunduk, şeyhlere değil. (Tabi bundan kasıt alime, şeyhe hiç bir şartta itaat etmemek değildir. Bilgisi olanın bilgisinden faydalanılır. Ancak "Allah'a isyanda mahlukata itaat yoktur" prensibi şeyhler için de geçerlidir.)

Ek: Delili:

“Onlar Allah’ı bırakıp hahamlarını, rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih’i rableri olarak kabul ettiler. Oysa kendilerine, bir olan Allah’a ibadet etmeleri emredilmişti.
Allah’tan başka hiç bir ilâh yoktur. O, onların ortak koştukları şeylerden münezzehtir.”
(Tevbe: 31)
Bu emri dinlemediler, azdılar ve saptılar, şirke düştüler.
Halbuki İsâ Aleyhisselâm’ın dili ile kendilerine şöyle seslenilmişti:

“Ey İsrailoğulları! Benim de Rabbim sizin de Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin.
Kim Allah’a ortak koşarsa, muhakkak ki Allah ona cenneti haram kılar. Varacağı yer ateştir, zâlimlerin yardımcıları yoktur.”
(Mâide: 72)

Tevbe sûre-i şerif’inin 31. Âyet-i kerime’sinin mânâsını bizzat Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz kendisi açıklamıştır.

Şöyle ki:

Daha önceleri hıristiyan olan Adiy bin Hâtim, boynunda gümüşten bir haç olduğu halde, İslâm hakkında bilgi edinmek niyetiyle Medine’ye gelmişti. Şüphelerini gidermek için Resulullah Aleyhisselâm’a bazı sorular sordu. “Bu âyet bizi âlimlerimizi, rahiplerimizi rabler edinmekle suçluyor. Halbuki biz onları kendimize rabler edinmeyiz. Bunun mânâsı nedir?” dedi.

Resulullah Aleyhisselâm; “Onlar helâli haram kıldılar, haramı helâl kıldılar. Siz bunu öylece kabul etmiyor muydunuz?” diye sorunca Adiy “Evet böyledir.” diye tasdik etti. Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:

“İşte bu sizin onları rabler edinmenizdir.” (İbn-i Kesir)

Dolayısı ile bu Hadis-i şerif, Allah-u Teâlâ’nın Kitab’ını kenara iterek, haramı helâl, helâli haram yapanların nefislerini ilâh ve rab ittihaz ettiklerini, onlara uyup peşinden gidenlerin de onları rabler edindiklerini göstermiş olmaktadır. Allah’a inandık deseler bile, bu iddiâlarının inandırıcı olmadığı ortadadır.

Bu ilâhlara tapmayın; çünkü Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz ilâh diye tabir ediyor. Helâli helâl, haramı haram bilin. Yoksa yoldan çıkarsınız.
Alıntı ile Cevapla