Durumu: Medine No : 89 Üyelik T.:
21 Ağustos 2007 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj:
555 Konular:
227 Beğenildi:15 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Uyan Artık Türkiye' m... Uyan Artık Türkiye' m...
Dolaşırken deryada, ben mahzunum, sen mahzun
Şimdi kaldım nehrimde, çocuklar gibi yoksun
Ürperen kanadımla, artık mazim ağlıyor
Küllenen ateşimi, günahlarım dağlıyor
İçimdeki gazalar, yandıkça harlıyordu
Üstüme doğan güneş, bir başka parlıyordu
O zamanlar kopardık, Tanrı Dağları`ndan biz
Hiç yorgun düşmemiştik, kader ağlarından biz
Atam asırlar boyu, gazalarda yaşadı
Karanlığı terketti, ziyalarda yaşadı
Bir ziyaydı ki yanan, İslâm`ın ışığıydı
Fethe koşan atamın, değişmez mantığıydı
Bu kapıdan girmiştik, vatan denilen cana
Fatihalar yolladık, o yüce Alparslan`a
Malazgirt ovasında, nice canlar kükreşti
Can denen Anadolu, bu tarihte Türkleşti
Ey Anadolu`m, sensin! Koç yiğitler yatağı
Yükselmişti devletim, Söğüt, onun otağı
Devletimin temeli, tekbirlerle atıldı
Yarenlerle erenler, gazalara katıldı
Çıktığında kınından, aşkla yalınkılınçlar
Tükenmedi içinde, düşmanınaydı hınçlar
Fetihlerle bu zaman, bir bir öğütülürken
Seher vakti Bursa`ya, ulaşılmıştı hemen
Bursa, ey yeşil Bursa! Sen, İstanbul öncesi
Sen bil ki Osman Han`ın, içindeki gözdesi
Söğüt`teki ilk huzme, ışıdı Osman Bey`le
Devletimin güneşi, parladı Orhan Bey`le
Söğüt, Domaniç derken, ilk hedefti İnegöl
Kanunîyle olmuştu, Akdeniz, Türk`e bir göl
İşaret verdi Osman, en büyük hedef: Bursa!
" Ah! " demişti içinden, İstanbul benim olsa
Hedefini bulmadan rahmetlere karıştı
Orhan Bey zamanında, nilüferlerim açtı
Uyanırken talihim, rüyam yeşile döndü
İçimdeki elemim, Bursa fethiyle söndü
Murat Han ki devletin, üçüncü sultanıydı
Söğüt`teki halkanın, bir başka nişanıydı
Leventlerim vuruştu, Murat`la Kosova`da
Tanıdı beni âlem, dağ,bayır ve ovada
Tutuşunca Kosova, can verdi Murat Han`ım
Benim de onlar gibi, cennet olsun mekânım
Devletimin talihi, Yıldırım`a kalmıştı
Öyle gözü pekti ki, fetihlere dalmıştı
Milletimin kalbine, alevlerden düştü kor
Bu Ankara çok yaman, Timur`la savaşmak zor
İki cihangir devlet, Ankara`da buluştu
Bu amansız savaşta, yanık kalpler oluştu
Ankara, ey Ankara! Düşürdün beni dara
Uğramıştı devletim, kem gözlerle nazara
Yıldırım Han`dan sonra, Çelebi`ler taht kurdu
Bir dönem Osmanlı`nın, ışıklı bahtı durdu
Birliğe düzen veren, Çelebi Mehmet Han`dı
Şanı yüce milletim, zaferlerle uyandı
Yârâb! Vurunca mehter, savrulurdu naralar
Tarihe şan veriyor, zaferlerle gazalar
Çelebi`den sonra ki, gelmişti Sultan Murat
Edince içten dua, oluşmuştu bir murat
Öyle bir sultandı ki, Varna`da destan yazdı
O, Türk`ün talihine, çizilmez ferman yazdı
Göçtüğünde dünyadan, bir oğul bırakmıştı
Öyle bir oğuldu ki, çağ, çağlara akmıştı
Dersini aldığında manevî sultanlardan
Çok farklı düşünmüştü, geçmişteki hanlardan
O, peygamber müjdesi: Fatih Sultan Mehmet Han
İstanbul`da tarihi tarih yapan bu sultan
Karadan Marmara`ya, çektiriler çekildi
Fetih olana kadar, ne çileler çekildi
Çekilen çilelerde, sayısız gaza vardı
Onlar deryada bile, yüreklere sığardı
Fatih`imdi o benim, açtı bir bir seferler
Gazalarda ardından, koşuyordu neferler
Köhneleşmiş Bizans`tan, almıştık İstanbul`u
Şu an benim yüreğim, fetihlerimle dolu
Rabbine kavuşunca, Bayezit`ti gelen Han
Yavuz`du tarihime, altın sayfalar açan
Onlardı Ridaniye, Memlûk, Mısır, Çaldıran
Öyle bir Yavuz`du ki, düşmanı bile hayran
Muhteşem Süleyman ki, dayandı Viyana`ya
Devletim büyüğünce, yaslandı Avrupa`ya
Kader: " Yürüyün! " dedi, yürüyün arşa kadar
Volkanlaşan yüreğe, bu umman nasıl sığar?
Zamanlarım karardı, şu dünyamız küçüldü
Büzülünce fetihler, şevklerimiz çözüldü
Devletim üç kıtada, yaşarken dolu dolu
Son vatan parçası kaldı, ismiydi: Anadolu!
Bir zamanlar atam, yüzerlerken deryada
Şekillendi mefkûrem, şimdi başka hülyada
Önce Çanakkale`ydi, sonra İzmir`di durak
Mustafa Kemal`imdi, beni millet yapacak
Tarih sayfalarını, yüreğimde açmışım
Mısralarda onları, yüreklere saçmışım
Ey çaresiz milletim! Titre ve dön kendine
Türk`ün yürek gücünü, âleme anlat yine
Hani Emre`m Yunus`tu, hep dillerde gezerdi
Görüp gönlüyle bizi, ummanlarda sezerdi
Mevlânâ " Aşk! Aşk! " diye, kalbi dile gelmişti
Koklayınca cenneti, gönlü güle gelmişti
Ey neslim! An mazini, dönmeyesin şaşkına
Kendine gel ne olur, bu fetihler aşkına
Vatanın sevgisiyle dolu olan yürekler
Şimdi artık sizlerden, yeni kıvılcım bekler
Korlanan kıvılcımla, tutuşasın ey neslim!
Olmayasın namerde, sen kolaylıkla teslim
Şimdi aldan bu bayrak, senden bir rüzgâr bekler
Ümidi solan halkım, yeniden bahar bekler
Kalk tarihim ayağa, sayfandaki güllerle!
Talihin kör anında, UYAN ARTIK TÜRKİYE ! |