Durumu: Medine No : 25542 Üyelik T.:
04 Şubat 2013 Arkadaşları:8 Cinsiyet: Mesaj:
72 Konular:
44 Beğenildi:39 Beğendi:3 Takdirleri:163 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Genclik Egitimi Üzerine Bir Calisma/ Bedia Özdemir Tokel Genclik Egitimi Üzerine Bir Calisma/ Bedia Özdemir Tokel Gençlik Eğitimi Üzerine Bir Çalışma/Bedia Özdemir Tokel 1- Gençlik ve Eğitim
2- Genç Kimdir? a – gencin vasıfları
3- Gencin eğitimi nasıl olmalı?
4- Eğitim ve öğretimin farkı nedir?
5- Gençlik çalışmalarını kim yapıyor?
6- Nasıl bir gençlik ?
7- Bu ”İdeal Gençlik” için nasıl çalışmalar yapılabilir(yapılıyor)?
8- Bu eğitimi kim yapacak ? a – eğitimcinin vasıfları
9- Gençlik bizden neler istiyor?
10- Faaliyetlere katılmayanlar neden katılmıyorlar?
11- Bulunduğumuz bölgede gençlik faaliyeti var mı? Gençlik ve Eğitim
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır:
“Ey iman edenler! Kendinizi ve yakınlarınızı, yakıtı insanlar ve taşlar olan bir ateşten koruyun.”(1)
Resul-i Ekrem (s.a.a) buyurmuştur:
“Çocuklarınızı iyi eğitin ki yüce Allah sizleri affetsin.”(2)
İslam medeniyetinin ; kültür, sanat , din ve ahlaklı toplum gibi meselelerinden önce ”ahlaklı ,vasıflı ,donanımlı ve kültürlü gençlerimizin (ve dahi geleceğin alimlerinin ) nasıl eğitileceği ve yetiştirileceği” gibi büyük bir problemi var.
Müslümanların içinde bulunduğu vahim durum , bizlerin Müslümanlar olarak bir yerlerde büyük yanlışlar yaptığımızı gözler önüne seriyor. Bu yanlışları acilen tesbit etmemiz gerektiği bunların üstesinden gelmek için de daha çok çalışmamız gerektiğini biliyoruz.
Bu çalışmalara da ”Örnek İnsan”, ”’Örnek Alim”,”Örnek Genç” Kimdir ? sorusuna cevap bulmakla başlıyabiliriz.
” Gerçekten Allah’ı, ahiret gününü arzulayanlar ve Allah’ı çok zikredenler için, size, Allah’ın Rasûlünde (takib edeceğiniz) pek güzel bir örnek vardır.”(3)
Müslüman gençlerin önüne Rasullullah’ın ahlakıyla ahlaklanmış ,Alim ,lider ”Usve-i Hasene ” modelleri yerine ;pespaye , ahlaksız , Allahın buğz ettiği vasıftaki kişilerin ideal rol modeli olarak konması ciddi problemlerden biridir.
Şanlı tarihimiz Ahmet Cevdet Paşa, Elmalılı Hamdi Yazır , Zahid el-Kevseri, Said Nursi, Elmalılı Hamdi Yazır , Esad Erbilli , Abdulhakim Arvasi, İsmail Hakkı Efendi, Mimar Sinan , Mahir İz, Ali Kuşçu gibi , alanında yekta, nice alim ve mütefekkirler ile dolu iken , şimdiki gençlerimizin bunlardan bihaber olarak, ucuz ve sadece meşhur şahsiyetlerle alakadar olmaları ve onları taklit etmeleri neslimiz adına acınacak bir durumdur.
Bugün üzerinde yaşadığımız Dünyanın tüm milletleri, kendi inanç ve ahlak anlayışlarına göre kendi nesillerini yetiştiriyor.
Bizler Müslüman olarak, çocuklarımızın, gençlerimizin, eğitim ve öğretimine gereken önemi vermek ve bu gurbet diyarında (bulunduğumuz yerde) nesillerin kaybolmaması için var gücümüzle çalışmak zorundayız. GENCİN EĞİTİMİ NASIL OLMALI
Gencin eğitimini dört ayaklı bir masaya benzetebiliriz.
Aile, fıtrat, eğitim , çevre. Bu ayaklardan hangisinin islami vasfı eksik olursa ideal gençlikten o kadar uzaklaşılmış demektir. Eksik olan ayak işlevini , “Kainat boşluk kabul etmez “prensibince her zaman baska bir ”dayanak” yerini doldurur. Bu boşluk doldurma genellikle meşru olmaz , bu da genç icin tehlike demektir. Ailede Eğitim
Doğru metod ve yöntemlerle aile içinde verilen dini eğitim , gençlik döneminde dini hayatı yönlendirir , gençlerde sağlam bir şahsiyet ve karakter oluşturur.
Ailede aldığı sağlam eğitimin üzerine bina edilen gençlik eğitimi ise, binayı sağlamlaştıran, rüzgarlardan, yağmurlardan , sel ve felaketlerden koruma sağlayan bir yapı sayılabilir..
Hz. Ali (a.s) buyurmuştur :
“Çocuklarınızı kendi zamanınızın âdetlerine göre eğitmekte ısrarcı olmayın; çünkü onlar sizin zamanınızdan başka bir zaman için yaratılmışlardır.”[4]
Müslümanların Batı medeniyetinden geri kalma sebebi, eğitim kurumlarımızın gerilemesi ve dini ilimler yanında fenni ilimlere yeterince önem verilmemesidir.
Özellikle ister Arapça, Farsça gibi doğu dillerini , ister İngilizce Fransızca gibi batı dillerini öğretmedeki başarısızlığımız da eğitim kurumlarımızda bir problem olduğunu ispat ediyor.
”Eğitim ve Öğretim İslam Dünyasında nasıl iyileştirilir?” Bu ; devletin ve uzmanların işi ; biz eğitimciler de ”bulunduğumuz kurumlarda eğitim ve öğretim işini nasıl daha iyi hale getirebiliriz ?” bu soruya cevap bulmaya çalışalım. EĞİTİM VE ÖĞRETİM
Eğitim; Terbiye, belli amaca uygun olarak anlayış elde etmelerine kişiliklerinin gelişmesine yardımcı olmak.
Öğretim; bilgi verme, tedrisat, ders, talim olarak tarif edebiliriz.
Öncelikle gençliğe yönelik tüm çalışmalara “İdeal İslam Toplumu”nun yapı taşlarını oluşturma niyeti ve azmiyle başlanabilir.
“Allahu Teala nasip etmeyecegi şeyin hayalini kurdurmaz” Hz.Osman
Eğitim ve Öğretimde; aslımızda var olan ilim hazinesinden, cevherlerimizden ayrılmadan ; yeni ve çağa uygun metodlar geliştirilmeli. Yeni Mimar Sinanlar, Beyruniler, Gazaliler, Ebu Suud Efendiler, Ahmed Naimler, Yunus Emreler yetiştirmenin gayretinde ve ferasetinde olunmalıdır..
Özellikle Edep ve ahlak eğitimi konusunda günümüz gençliğine bakılınca yetersiz olduğumuz görülüyor. Yine tekrar Tasavvuf (ahlak ve vicdan ) eğitimi öne çıkarılmalıdır.
Bugün vakıf ve derneklerin çalışma neticelerine baktığımız zaman nasıl bir tablo görüyoruz? Başarılı olduğumuz noktalar ve handikaplarimiz nedir? Bunların tespitleri, gençlik çalışmaları için oldukça önemlidir.
Müjdeleyici , olumlu sonuç ve haberleri farkedebilmek , tesbit edebilmek başarı için şart olduğu gibi , olumsuzluklari başarısızlıkları görmemezlikten gelmek, eğitim hatalarımızın söylenmesine karşı olumsuz bir tavır takınmak hele hele ”sen bizden değilsin ” ithamında bulunmak oldukça basiretsiz bir tavırdır. GENÇ KİMDİR?
12-21 yaş arası genç kız veya delikanlıya genç denilir.
12’den küçük -> çocuk
21’den büyük ->yetişkin birey GENCİN VASIFLARI
Düşünen , üretici, merak eden , sorgulayan , hayal kuran , heyecanlı, coşkulu , cesaretli , canlı , kuvvetli , tecrübesiz , bilgisiz , nefsine çogu kez mağlup… NASIL BİR GENÇ?
Kur’an ve Sünnet çizgisinden ayrılmayan
Müslümanların derdini dert edinen
Sorumluluklarını önemseyen
İbadetlerini yapan
İnsanlara misal , örnek olabilecek şahsiyet
Rasulullah’ı tanıyan , Fıkıh bilen
Büyüklerine saygılı , küçüklerini seven
İslam kültürüne ait olmaktan utanmayan
Kılığıyla kıyafetiyle örnek…
Ülkesini , Dünyayı ve olayların arka planını okuyabilen
Bencilliğin çok yaygın olduğu bir çağda kardeşini kendinden çok düşünen
Kur’an okumayı ve anlamayı önemseyen ve günde en az 1 sayfa okuyan
Bir kaç dil bilen
Okuyan, düşünen , yazan , ifade edebilen , cesur. TEŞKİLAT ,CEMAAT ,VAKIF VE DERNEKLERDE ;
Nasıl Çalışmalar yapılabilir ? ( yapılıyor ?)
Dersler, sohbetler düzenli bir şekilde yapılmalı (yani eğitim ve öğretim )
Ders eğitimi (Tarih , Türkçe , İslam coğrafyası, adab-ı muaşeret )
Atölye çalışmaları ( Yazı – şiir- sinema … )
Kültürel faaliyetler ( Tiyatro- sinema – konser – yarışma – geziler )
Okuma grupları ( Necip Fazıl – Büyük dogu ; Sezai Karakoç – Diriliş Nesli ; Mehmet Akif Ersoy – Asımın Nesli )
Sanatsal Faaliyetler ( Ebru , Hat , Tezhib , boyama )
Yaz okullari , kış ve yaz kampları , izcilik
Beceri geliştirme faaliyetleri ( hitabet , diksiyon çalışmaları , organizasyon , liderlik , özellikle genç kızlar için çocuk bakımı , evliliğe hayata hazırlık )
Sportif faaliyetler ; – valeybol , masa tenisi usw.
Basın – Yayın ; Dergi – Gazete
Gençlere ve çocuklara dinleme dersi TEŞKİLAT ,CEMAAT ,VAKIF VE DERNEKLERDE ; Gençlerin Eğitimcisinde ne gibi vasıflar olabilir ?
1-İtikadî bilgisi sağlam olmalı
2-Kur’anî bilgisi eksik olmamalı
3-Kültürlü olmalı, ( Genel Kültür)
4- Kitap okuyan biri olmalı
5-İtikadı bozuk insanları ( hocaları ) tanımalı
6-Kıyafeti örnek olmalı
7-Gündemi muhakkak takip etmeli
8-Gençleri sevmeli , hatta evladı yerine koymalı
9-Ailelerle irtibat halinde olmalı
10-Sadece gençlik hocası olmalı ( ki yeterince vakit ayırabilsin )
11-Gençlerin güvenini sarsmamalı
12-Gençlerin sorunlarına çözüm bulabilmeli
13-Toparlayıcı olmalı
14-İçinde yaşadığımız topluluğun sorunlarına dair kaygı taşıma çözüm üretme bilinci kazandırabilmeli
15-İhlaslı olmalı
16-Sır saklamalı
Eğitimli ve nitelikli kadrolarla imamlar , öğretmenler , hocalar , psikologla beraber toplantılar yapılabilir.. Ve eğitimin tüm basamakları planlanmalıdır. Yinede teoriden pratiğe geçilip geçilemediği çok iyi takip edilmelidir.
Gençliğin başvurabileceği rehberlik grubu oluşturulmalıdır. Bu telefon hattı da olabilir. Kimi gençler sadece telefonla yardım almak istemektedirler.
Tecrübeli diğer vakıf , dernek , kuruluşların gençlikleriyle ortak faaliyetler hatta uluslararası gençlik faaliyetleri çok ufuk acıcı olacaktır.
Hangi cemaat ya da derneğin çatısı altına toplanılırsa toplanılsın ”Bizim cemaat en iyisi diğerleri bizden değil , söylemleri yerine ”ümmet birliğini ” vurgulayan söylemler , hem gencin, hem cemiyetin, hem ümmetin yararına olacaktır.
Bir Hikaye ; Avusturya’da bir pazar sabahı, otobanda bir genç sabahın beşinde hız limitini aştığı için polis tarafından durdurulur. Sabahın beşinde bu kadar süratle nereye gittigi sorulur. Genç; ”Müslüman olduğunu ve yakındaki kasabada hep birlikte ibadet edildiğini ve bu toplu ibadete geç kaldığı için (sabah namazına yetişmek) hızlı gittiğini” söyler. Polis inanamaz, gerçekten ibadet için mi bu kadar hız yapmıştır. Genç ”evet” der, kasabanın ve caminin adını söyler. Polis “öyle ise yoluna devam edebilirsin, cezaya gerek yok” der, şaşırma sırası bizim gençtedir.
Polis devam eder ;
-“Bu camiler, gençler konusunda bizim işimizi kolaylaştırıyor benim ibadete koşan bir kişiye ceza yazmam doğru olmaz, ama daha yavaş gitmelisin” der ve genci salıverir.
1)Tahrim /6. ayet
2)Mekarimu Ahlak s.255
3)Ahzab/ 21.ayet
4)ibn-i Ebi’l-Hadid, Şerh-u Nehc’il-Belağa, 102. hikmet, s. 267
Not: Avusturya islamische Glauben Gemeinschaft Kadınlar Kolu Eğitim Seminerinden notlar Bedia Özdemir Tokel,Viyana |