Konu Başlıkları: En güzel nida;Ezan
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27Haziran 2008, 20:20   Mesaj No:1

selsebil

Medineweb Acemi Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:selsebil isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 1825
Üyelik T.: 12 Mayıs 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 31
Konular: 15
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart En güzel nida;Ezan

En güzel nida;Ezan

Ezanla alakalı Kur'an-ı Kerim'de sarih olarak bir delil yoktur. Ancak fukaha-i kiram ve müfessirin-i izam, "İnsanları hakka davet eden sözden, sesten daha güzel, daha tatlı bir ses ve söz var mıdır?" (Fussilet, 41/33) ayet-i kerimesindeki "hakka davet" ifadesini ezan manasında anlamışlardır.Evet, Allahu Ekber ile insanları camiye davet eden ses, en kudsi bir sestir. Aynı zamanda, "Siz namaza çağırdığınız zaman onlar o çağrıyı eğlence ve alay konusu yapıyorlardı." (Mâide, 5/58) ve "Ey Müminler! Cuma günü namaz için çağrıldığınız zaman hemen Allah'ın zikrine koşun." (Cuma, 62/9) ayet-i kerimelerinde geçen "çağrıldığınız zaman" ifadelerindeki "nidâ" kelimesiyle de işâri olarak ezanın kasd edildiği ifade edilmiştir.

Hadis-i şeriflere gelince, Buhari, Müslim, Ebu Davud ve daha pek çok hadis kitabı ezan-ı Muhammedi'den bahseder. Müslümanlar, Medine'ye hicretin birinci yılında birbirlerini "es-Salâ es-Salâ" veya "es-Salâtü câmiatün" şeklinde namaza davet ederlerdi. Ancak bu şekildeki bir çağrı çok defa yeterli olmuyor ve uzakta oturanlar bu sesi duymadıkları için namaza yetişemiyorlardı; dolayısıyla da mü'minlerin bir araya gelmesi sağlanamıyordu. Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), ashabı toplayarak namaza çağırmak için nasıl bir yöntem kullanmak gerektiğini onlarla istişare etti. Bu konuda sahabiler farklı teklif getirdiler. Bazıları çan çalalım, bazıları boru çalalım, bazıları da ateş yakalım teklifinde bulundular. Ancak bunların hiçbiri ma'kul bulunmadı ve kabul edilmedi. Bazı sahabiler tarafından teklif edilen bayrak dikme meselesi de uygun görülmeyince o gün için ortak bir karara varılamadı ve toplantı sona erdi.

Abdullah b. Zeyd de diğer sahabiler gibi üzüntüyle evine dönmüş ve yatmıştı ki rüyasında bir zatın kendisine bilinen ezanı talim ettiğini gördü. Gördüğü rüyayı sabahleyin Efendimiz'e anlattı. Aslında aynı gece onunla birlikte başkaları da aynı rüyayı görmüşlerdi ki bu rüyalarda öğretilen ezanda değişiklik yoktu. Hz. Ömer de aynı rüyayı görenler arasındaydı. Allah Resulü her birini dinledikten sonra Hz. Zeyd'e dönerek, "Gördüğünü Bilâl'e öğret. Ezanı Bilal okusun. Onun sesi seninkinden gürdür." buyurdu. Namaz vakti gelince Hz. Bilal Medine'nin en yüksek yerine çıkarak gür sesiyle ilk ezanı okudu. O gün-bugün okunan ezanı... Allah (cc) kıyamete kadar o ezanın sesini kısmasın...

Böylece bir bakıma rüya ile bir bakıma da Resûl-i Ekrem'in tasvip buyurmasıyla ezan, mevcut şekliyle sübut buldu. Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) devrinde hep böyle devam etti ve etmeliydi de.. Zira "mevrid-i nasta içtihada mesağ yoktur." fehvasınca kimse bu mevzuda içtihad edemezdi ve yeni bir hüküm veremezdi. Çünkü bunun altında Resûlullah'ın tasdiki vardı...


Alıntı
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi selsebil 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
başka koruyanın olmamalı ben sana yeterim Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler selsebil 0 1510 02 Ocak 2009 18:46
hacc duygusunu burdanda yaşayabilmeliyiz Hacc-Umre-Kurban kurtmehmet 6 1982 31 Aralık 2008 12:25
Ruh_ı Revan(sevgili) hakkında bunları... Hz.Muhammed(s.a.v) selsebil 4 2076 30 Aralık 2008 13:17
havuç muyuz ,yumurta mı, yoksa kahvemi Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler gün ışığı 2 1873 26 Aralık 2008 21:58
Büyük bir 'Dost var Peygamberler(a.s) su damlası 1 2147 25 Aralık 2008 20:43