Cevap: Eğlenelim Öğrenelim...:) Merhamet
Peygamber efendimiz (s.a.s.) bir gün ashabına şöyle buyurdu: "Günün birinde bir adamın Mekke yolunda giderken, susuzluğu iyice arttı. Hemen yakınlardaki bir kuyuya inerek suyunu içip çıktı. Bir de baktı ki orada bir köpek susuzluktan dilini çıkarıp soluyor, nemli toprağı yalıyordu. Adam kendi kendine:
-Benim susadığım gibi bu hayvan da iyice susamış, deyip hayvana acıdı ve kuyuya indi. Ayakkabısını çıkarıp içine su doldurdu. Kuyudan çıkarabilmek için de ayakkabısını ağzıyla tuttu. Sonra kuyudan çıkıp köpeğin suyunu verdi ve onun susuzluğunu giderdi. Bundan dolayı Allah bu kulunun davranışından memnun oldu ve onu affetti."
Peygamber efendimizin arkadaşları olan sahabiler: "Ey Allah'ın Resulu, hayvanlara karşı gösterdiğimiz merhamet için bize sevap var mıdır?" diye sordular. Peygamber efendimiz:
-Evet her can taşıyan için sizlere sevap vardır, diye cevap verdi. Evet sevgili çocuklar gördüğünüz gibi dinimiz merhamete çok büyük önem vermiştir. Bir hayvana merhamet edilip yapılan yardımdan bile bir çok sevap kazanabiliyorsak bir de insanlara merhamet etmekten ne kadar çok sevap kazanabileceğimizi düşünün. Onun için devamlı etrafımızda yardıma muhtaç olan insanları gözetip elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışmalıyız. Bu yardım sadece para, eşya vermekle olmaz. Ağlayan bir çocuğun gönlünü almak da bir yardımdır. Bunun dışında mesela; dünyada savaş içerisinde veya zalim insanların eziyeti altında olan o kadar çok Müslüman çocuk, anne, baba ve yaşlılar var ki, onlara merhamet duymak, onlar için üzülmek, onların kurtuluşu ve zaferi için Allah'a dua etmek de yardım ve iyilikte bulunmaktır. Unutmayalım ki bizler birbirimize ne kadar merhamet eder, yardımcı olursak Allah da bize o kadar merhamet edip, yardımcı olacaktır. |