Diyanet yeterlilik sınavlarında başarılı olmanın bazı püf noktaları
Adayların geleceğinin belirlenmesinde en önemli rolü oynayan unsurlar sınavlardır. Zira birçok mesleğe yönelme sınavla olmaktadır. Sınavların bu öneminden dolayı sınav esnasında
birçok kişiyi büyük bir heyecan sarar. Sınav heyecanını ortaya çıkaran en büyük etken,
öğrenmenin tam olarak gerçekleşememiş olmasıdır. Eğer konular tam olarak çalışılmışsa heyecan minimum seviyeye inecektir.
Diğer taraftan
test tekniğini iyi kavrayan bir öğrenci, bilgisinin yetersiz kaldığı durumlarda,
bilgisine zekâsını da katarak, beklenen puandan daha fazlasını kolaylıkla alabilecektir.
Biz burada adaylara bu konularla ilgili bazı tavsiyelerde bulunmak istiyoruz.
►Sınavlarda başarılı olmak için
planlı ve programlı çalışmak çok önemlidir. Sınava dahil olan konular bir program dahilinde sürekli tekrar edilmelidir.
►Öğrenilenlerin geliştirilmesi için zaman
zaman gurup çalışmalarından da yararlanılmalıdır.
►Sınava
yakın saatlerde yeni konular öğrenilmeye gidilmemelidir.
►
Ayırım yapmaksızın tüm konulara önem vererek çalışılmalıdır.
►
Sınava girerken kişi kendisine güven duymalıdır.
►Geçmiş sınavlarda
sorulan sorular gözden geçirilmelidir.
►Sınava girecek olduğumuz binaya sınava götürülmesi yasak olan şeylerle gidilmemelidir.
►Sınav başlamadan
önce sınav kitapçığının sayfalarının tam olup olmadığı kontrol edilmelidir.
►
Kodlanacak yerler doğru bir şekilde kotlanmalıdır.
►Kitapçık türü mutlaka işaretlenmelidir.
►Sınavlarda zaman çok önemlidir.
“Sınav zamanla yarışmak demektir”. Eğer zaman bilinçli ve planlı bir şekilde kullanılırsa daha yüksek başarının elde edilmesi kaçınılmazdır.
►
Sorular sırayla çözülmeli ve her soru mutlaka okunmalıdır. Bir soru hızlı hızlı birkaç defa okunma yerine bir defa ama anlayarak okunmalıdır. Elbette yine anlaşılmadığı zaman tekrar dikkatle okumak gerekebilir.
Ancak bir soruya takılıp kalarak başka sorulara ayrılması gereken zaman orada harcanmamalıdır. Bir soruda belirli bir süre geçtiği halde çözüme ulaşılamamışsa,
o soru bırakılıp başka bir soruya geçilmelidir. Sınavlarda soruların ağırlık derecesi farklı ancak bütün soruların puan değeri aynıdır. Zor sorulara ek puan verilmez. Bu sebeple bir soru üzerinde makul bir zaman harcanıldığı ve doğru olduğuna inanıldığı bir çözüme ulaşılamadığı takdirde, bu soru üzerinde zihin yormaya devam etmek uygun değildir. Doğru olan şey, bu soruyu bırakıp, bölümdeki diğer sorulara geçmektir.
►Vereceğiniz yanıttan emin olmadığınız soruları hemen işaretlemeyip
ikinci tura bırakınız. Eğer birkaç soruya gereğinden çok zaman harcanmazsa yapılamayan sorulara dönmek için mutlaka ikinci tura zaman kalacaktır.
O soruda daha fazla zaman kaybetmemek için çözemediğiniz soruların yanına soru işareti (?) koyarak bu soruları geçmelisiniz. Zaman kalırsa bu sorulara tekrar dönebilirsiniz.
Kesinlikle çözemeyeceğinize inandığınız soruların yanına da eksi işareti (-) koyabilirsiniz. Zaman kalırsa bu sorularla vakit harcamak yerine başında soru işareti olan sorularla uğraşırsanız daha iyi olur. İkinci tura bıraktığınız soruların çözümünde doğru yanıta ulaşmak için kesinlikle yanıt olmayacağına inandığınız seçenekleri eleyerek doğruyu bulmaya çalışınız.
►Sorulara ön yargılı yaklaşmayın.
“Ben bu soruyu yapamam.” Ya da
“Bu soru çok zor, üzerinde durmaya değmez.” gibi cesaretinizi kırıcı davranışlardan kaçınınız. Diğer yandan
“Canım bu da sorulur mu? Ben bunu hemen yaparım” diyerek soruları hafife de almayınız. Çünkü her iki tavır da yanlıştır.
►Her soruda ne istenildiği iyi tespit edilmelidir.
“Bir soruyu doğru anlamak, o soruyu yapmanın yarısıdır” derler. Test sorularının çözümünde dikkat edilecek en önemli nokta, yöneltilen soruyu (yani soru kökünü) iyi okumak ve neyin sorulduğunu iyi anlamaktır. Çoğu zaman soru kökü, doğru yanıtın hangisi olabileceği konusunda ipuçları da verebilir. Bir soru iyice anlamadan kesinlikle o soruyu çözmeye başlanılmamalıdır. Soru kökü
“değildir”, “yanlıştır”, “olamaz”,”yoktur” gibi olumsuz anlatımlar taşıyabilir. Zihnimiz olumlu soru türlerine koşullandığı için bazen sorudaki olumsuz anlatım gözden kaçırılabilir. Bu nedenle soru kökünün son cümlesinde ne istenildiğine, altı çizili sözcüklere ve olumsuz anlatımlara çok dikkat edilmelidir.
►Aceleci ve dikkatsiz davranılmamalıdır. Doğru yanıtı bulduğumuz sanılarak, diğer seçenekleri okumaktan vazgeçilmemelidir. Çünkü çeldiricilerin güçlü olduğu sorularda ilk bulduğunuz ve doğru gibi görülen yanıt, bazen sizi yanıltabilir. Bazen bu yüzden yapabileceğiniz bir soruyu yanlış işaretleyebilirsiniz. Bu nedenle cevaplar asla aceleye getirilerek verilmemelidir.
►
Sorulan soruya cevap olamayacak seçenekler hemen elenmelidir. Cevaplarda birbirine zıt iki yargı varsa, bunlardan birinin doğru cevap olma ihtimali oldukça fazladır. Bazen seçeneklerden bir ya da birkaç tanesi cevabın o olmadığı konusunda göze batar. Bu seçeneklerle zaman kaybetmeyin. Ancak bir seçeneği elerken onun doğru cevap olmadığından emin olmalısınız.
►Sürekli düşünmekten yorgun düştüyseniz ve iki seçenek arasında doğru cevap olması yönünden bir fark göremiyorsanız o zaman tahminde bulunacaksınız demektir. Yapılan araştırmalar ilk tahminlerin, ikinci tahminlerden daha isabetli olduğunu ortaya koymuştur. Bunun sebebi muhtemelen tahmin noktasına varılıncaya kadar yapılan analitik akıl yürütmedir.
►Cevap kağıdındaki boşlukları taşırmadan ve koyu olarak işaretleyiniz.
►Cevap kağıdında makinenin yanlış okumasına sebep olacak her türlü işaretten kaçınınız. Cevap kağıdını atlayarak kodlamak dediğimiz soru kaydırmak sık rastlanan hatalardan biridir. Bu hususa çok dikkat edilmelidir. Bunun için önce soru okunmalı, sonra kitapçığa cevap işaretlenmeli, akabinde cevap kağıdına doğru cevap işaretlenmelidir. Veya her soru için soru kitapçığından cevap kağıdına, cevap kağıdından da soru kitapçığına gidip gelmenin bir zaman kaybı, daha da önemlisi dikkat yoğunlaşmasını kesen önemli bir engel olduğunu düşünüyorsanız grup halinde kodlama yapabilirsiniz. Bunun için mutlaka 5-10 soruyu cevaplandırmanız gerekmez, sayfa sonları uygun bir cevaplama aralığıdır.
►Bir testte iki veya üç doğru yanıtın alt alta aynı seçeneği temsil eden harfle toplandığı görülebilir. Ancak dört seçenek (ya da daha fazlası) aynı harf seçeneğinde alt alta gelemez. Eğer yanıt kağıdınızda dört ya da daha fazla yanıtın alt alta aynı seçenekte toplandığını görürseniz, o diziyle ilgili çalışmalarınızı gözden geçirin. Çok büyük bir olasılıkla en az birinin yanlış olduğunu göreceksiniz.
►
Sınav sırasında başkaları ile ilgilenilmemelidir.
►
Sınavdan erken çıkmak marifet değildir, sınav süresini sonuna kadar ve en iyi şekilde değerlendirmelisiniz.
►Vakit kalırsa c
evaplarınızı gözden geçirmelisiniz, yapamadığınız sorulara bakmalısınız.
►
Sınav sırasında saate bakarak zaman kontrol edilmelidir.
►Başaracağınıza inanın. Eğer buna inanmazsanız başarılı olamazsınız. Çalışıyorsanız, kendinize güveniyorsanız, öğrenme gücünüzü biliyorsanız neden başarılı olmayasınız ki! Herkes harcadığı emeğin karşılığında mutlaka bir şeyler elde edecektir.
►Sınavlardan önce Allah’a, bizlere en hayırlı sonucu nasip etmesi için çok dua edelim. Sınavların insan hayatı için bir son olmadığını ve yaşamın bir parçası olduğu gerçeğini asla unutmayalım.
Sınavlarda ve hayatta doğru seçenekleri işaretleyebilmeniz ve başarılı olmanız temennisiyle hepinize başarılar diliyorum.
Dinihaberler.com Yazarı / Doç. Dr. Ziya ŞEN