20 Mart 2013, 05:25
|
Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 26456 Üyelik T.:
08 Mart 2013 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj:
121 Konular:
89 Beğenildi:33 Beğendi:24 Takdirleri:146 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Çocuklarınıza biraz olsun insaf edin Çocuklarınıza biraz olsun insaf edin Eûzubillâhimineşşeytânirracîym - Bismillâhirrahmânirrahîym
şimdi konunun başlığını okuyunca “acaba çocuklarını cami,karakol avlusuna bırakan annelerdenmi,yersiz,gereksiz ve aşırı şiddet,azarlama uygulayanlardan,yoksa tamami ile serbest bırakmış ve şımarık büyüten yada onlarla ilgilenmeyen ebeveynlerdenmi bahsedecek acaba” diyebilirsiniz.
hayır bu çirkin davranışları sergileyenler değil benim konumun başlığı olan “Çocuklarınıza biraz olsun insaf edin.” cümlesinin muhatabı olanlar.benim bu yazımın hedefi asıl “ben çocuğumu gözümden sakınırım.”“tırnağına taş değse banim başıma dağlar devrilir.”“O hastalansa ben ondan daha çok acı çekerim.” diyen müslüman anne ve babaların ta kendileridir.
şimdi diyeceksiniz böyle diyen anne ve babalara nasıl olurda “Çocuklarınıza biraz olsun insaf edin” diyebilirsin?
evet günümüzde normal anne ve baba profili budur.anne çocuğuna saçını süpürge ettiğini baba ise gece gündüz çalıştığını söyler.yemiyor yediriyor,giymiyor giydiriyordur.eğitimi için elinden gelen bütün imkanları seferber ediyordur.
özelliklede "çocuğunun geleceği" çok önemlidir kendisi için.mutlaka en iyi üniversiteyi kazanmalı,çok iyi okumalı ve hatta büyük adam olmalıdır o.kaymakam,vali,doktor,mühendis eğer bunları olamasada en az bunlar kadar önemli, ama kazanması daha kolay meslekler olan öğretmen yada polis olmalıdır v.s v.s.
en baştaki hedef çocuğunun toplum içerisinde parmakla gösterilecek bir konumda olmasıdır.eğer öyle olamazsada en azından hayatını kurtarmalıdır.
evet aslında mesele budur "çocuğun hayatını kurtarması".
düşünün sizin çocuğunuzunda sizin hayalinizdeki yere geldiğini.parmakla gösterildiğini.hayatını kurtardığını hatta en iyi şekilde "HAYATINI" kurtardığını.işin garip tarafı şu :
peki bu hayatı sizce ne kadar sürecek?
70,80,90 ?
insanoğlunun ömrü kısadır.100 yılda yaşasa insanoğlu fani bir varlıktır..
evet çocuklarımızın mevzu bahis olduğu bir yazıda ölümden hiç bahsetmek istemezdim ama malesef "ölüm" bu "hayatın" en önemli gerçeği.
Eûzubillâhimineşşeytânirracîym - Bismillâhirrahmânirrahîym
Her nefis, ölümü tadacak, sonra döndürülüp bize getirileceksiniz
29. Sure ANKEBÛT - 57.ayet
evet HAZRETİ ALLAH CELLE CELALÜH'ÜN ayette buyurduğu gibi canlı yada cansız hiçbir varlık ölümden kaçamıyor.en uzun ömürlü nesneler olan ve bizim cansız diye tabir ettiğimiz proton,nötron gibi maddenin yapıtaşlarından tutun da en büyük cisimlere güneşlere,yıldızlara kadar her nefis ölümü tadıyor.
peki ölüm dediğimiz bir sonmu acaba?hayır tabikide inanan bizler bir son olmadığını biliyoruz.
öyle ise bir düşünelim bakalım çok sevdiğimizi en üst düzey işlerde görmek istediğimizi söylediğimiz çocuğumuzun yada çocuklarımızın bu "-geçici-" hayatları için harcadığımız emeğin kaçta kaçını "-sonsuz-" hayatları için harcıyoruz?
anne ve babalar bu dünyada sanki sonsuz yaşayacakmış gibi programladıkları çocuklarının sonsuz hayatı adına ne yapıyorlar?
dikkat ediniz insanoğlu hayatı boyunca yapagideceği alışkanlıklarının çoğunu küçük yaşta öğrenir.ve insnoğlunun öğrenme ve alışkanlık kazanma çağıda çocukluk çağına denk gelmektedir.işin en önemli bir noktası şudurki onlara bu alışkanlıkları kazandırırken onları bu şeylerden nefret ettirmmeliyiz.dövmek,bağırmak,kızmak,küsmek,fırça atmak v.s bu işin ruhunda hiç yoktur.böyle şeyler fayda değil zarar verir.bu şeylerden onu soğutur ALLAH korusun bir dahada sevemez.fayda değil zararınız olmuş olur yani.sevdirerek,sabırla zamanla alıştırmalıyız onları birden bire hiçbir şey olmaz!.
PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN S.A.V önemli bir sünneti olan diş fırçalama adetini çocukken kazanmayan bir kişi ileri çağlarda bu önemli gerekliliği yerine getiremez.yada alışmakta zorlanır.okumayı çocuk yaşta öğrenemeyen birisine ilerki yaşlarda okumayı öğretmek zordur.hatta gençlik çağında olan bir insan dahi çocuklar kadar çabuk alışamaz yada öğrenemez.
bu yüzden eğer bizler gerçekten çocuklarını düşünen ve seven kişiler isek çocuklarımızın sonsuz ahiret hayatı hususunda dikkat etmeliyiz.en azından bu geçici dünya hayatlarına gösterdiğimiz tititzliğin fazlasını sonsuz ahiret hayatları için göstermeliyiz.
ve buda aslında çok zor bir şey değil hatta bu dünya için yapmak zorunda olduklarımızdan daha kolay.-onlara namaz alışkanlığını kazandırmak- işin en önemli noktası..tabiki kız çocuklarımıza da örtünme hususunu sevdirmeli ve uygulatmalıyız.
mutlaka ama mutlaka onlara namaz kılma alışkanlığını kazandırmak zorundayız.namaz kılmak vede kız çocukları için örtünmek herkesin yapabileceği kadar kolay olmasının yanında çok ama çok mühimdir.evet çocuklarımız malesef okullarda bu önemli ibadetlerini yerine getirebilecek imkanı bulamamaktalar malesef.ama evlerimizde bu alışkanlığı onlara kazandırmak biz ebeveynlerin en başta gelen en önemli olan sorumluluğudur.bir mü'mi’nin imanından sonra en değerli şeyi namaz kılma alışkanlığıdır.eğer biz namaz kılmıyorsak,örtünmüyorsak namazı kılmalıyız,örtünmeliyiz demeyede gerek yok.eğer müslüman anne ve babalar bu konuda onlara örnek olmazsa onlardan yapmalarınıda bekleyemez.
alimlerden duyduğum bir PEYGAMBER EFENDİMİZ’İNS.A.V bir hadisi şerifinde “öyle bir zaman gelirki kişi annesi ve babasının yüzünden helak olur buyurmuşlardır.”
böyle bir anne baba olmak yada onları güzel alışkanlıklar kazandırarıp onları terketmemelerini sağlayarak cehennem azabından koruyup,cennetin en üst mertebelerinin sahibi olmalarını sağlamak sizin elinizde.bu dünyada sevdiğiniz ve sizi seven çocuklarınızı cehennem azabından koruyup sizden davacı olmalarını engelleyiniz. |
| |