Müzik ve Çalgı Aletleri
MÜZİK VE ÇALGI ALETLERİ
Müzik nedir; Yunan asıllı bir kelime olan müzik ud, keman, ney, darbuka vb. aletlerle yapılan sanat dallarının tümüne verilen addır.
Âlimler müzik, şarkı ve türküleri sevk ettiği unsurlardan dolayı çeşitli terimlerle adlandırılmışladır. Bunlar; boş söz (lehv); heva, batıl, yalan söz (zü);ıslık (müka); alkış (tasdiye); zina davetçisi (rukiyyetü’z zina); şeytan sesi (şavtu’s şeytan; nifak yeşerten (münbitü’n nifak) gibi isimleri onu tarif etmek için kullanmışlardır.
Müziğin özellikleri ve zararları;
—Haramlara teşvik eder ve onları güzel gösterir
—Fıskı, fücuru ve azgınlığı emreder
—Nefsi şehevi fiillere iter
—İnsanın adalet ve mürüvvetini giderir
—Kalbi meşgul ederek Allah’ın zikrinden alıkoyar
—Kalbi karartarak iyiliği ve kötülüğü ayırt edemez bir hale getirir
—Şeytani hal ve fiillere güç vererek kötü işlerin yolunu açar
—İnsanın sözlü ifade yeteneğini azaltır. Zihni boş ve faydasız şeylerle meşgul eder.
Hüküm açısından şarkı ve türküler mubah ya da haramlık açısından ikiye ayrılır;
Mubah Teganniler; Çalgı aletleriyle eşlik edilmeksizin sadece bir nağmeyle ve seslice art arda söylenen sözlerdir. Ancak bunun mubah olması için bazı şartlar vardır;
1-Muhtevasında; içkiye, kadına teşvik, İslam ve Müslümanlarla alay etmek, kâfirleri övmek gibi İslam’a aykırı sözler bulunmamalıdır.
2-Erkeklerin görmemesi için yeterli önlem alınsa da, erkeklerin duyma ihtimali varsa eğer, buluğ çağına ermiş bir kadın tarafından söylenmemeli
3-Farzların edasını engellememeli, sonuçta buna sevk etmemeli
4-Aşırılığa gidilmemelidir
Mubah Olan Teganni Çeşitleri;
1-İş ve çalışma sırasında; İş esnasında sıkıntıyı azaltmak, bıkkınlığı gidermek ve azmi artırmak için söylenen ilahiler, marşlar ve nağmeler
2-Savaş kasidesi ve nağmeler; Mücahidleri teşvik için söylenir
3-Beşikteki çocuğu sakinleştirmek için annenin söylediği ezgi ve ninniler
4-Kadınların düğün, sünnet merasimleri ve bayramlarda alet kullanmadan ya da yalnız zilsiz tef kullanarak söyledikleri ezgi ve dizeler. Ancak bu durumda, teften başka çalgı aletinin olmamasına, erkeklerin değil kadınların çalmasına, tefin kenarlarında zil bulunmamasına, ayrıca aşırılığa giderek bu ruhsatın aşılmamasına dikkat edilme zorunluluğu vardır.
Haram Teganniler; Yukarıdaki şartları taşımayan her türlü melodi, ezgi, şarkı ve türkü çeşidi bu gruba dâhildir.
Çalgı aleti eşliğinde söylenen her nevi ezgi, şarkı ve türkü çeşidi haram grubuna dâhildir. Dolayısıyla bunlar farzın edasını engelleyen; İslam’a aykırı sözler ihtiva eden; kadının erkeğe hitaben söylediği, içkiye, fuhşa çağıran; harama götüren; ehl-i fücurun bestelediği ve söylediği haram sınıftan olup kesinlikle caiz değildir. Bunların tümü Allah’ı anmaktan alıkoyar ve insanın yaratılış gayesi olan Allah’a kulluktan tamamen uzaklaştırır.
KUR’AN’DAN DELİLLER 1.Ayet; ‘İnsanlardan öyleleri var ki, herhangi bir ilmi delile dayanmadan, Allah yolundan saptırmak ve sonra da onunla alay etmek için boş sözü (levhe’l hadis) satın alır. İşte onlara rüsva edici bir azap vardır. (Lokman/6)
Abdullah b. Mes’ud (r.a)’ya levhe’l hadisin ne olduğu sorulduğunda; ‘Andolsun ki bu çalgıdır’ diye cevap verdi ve bunu üç kere tekrarladı. Sahabenin önde gelenlerinden İbn Abbas, İbn Ömer ve Cebir b. Abdullah (r.a)’da levhe’l hadisin çalgı oluğunu söylemişlerdir.(İbn Kesir, Taberi)
Tefsir usullünde, Sahabi sözü ve icma ettikleri takdirde Tabiin sözünde delil kabul edildiği bir kuraldır. Bu ayetle ilgili olarak da Sahabe ve Tabiinin tamamı aksi hiçbir görüş olmaksızın levhe’l hadisi müzik olarak tefsir ettiler.
2.Ayet; ‘Allah (şeytana defol git) dedi. Onlardan kim sana uyarsa, iyi bilin ki cehennem hepinizin cezasıdır. Mükemmel ve tam bir cezai onlardan gücünün yettiği kimseleri sesinle (davetinle) yerinden oynat (şaşırt); Süvarilerinle, yayalarınla onları yaygaraya boğ, mallarına ve evlatlarına ortak ol, kendilerine vaadlerde bulun (onları oyala dur) şeytan insanları aldatmaktan başka bir vaadde bulunmaz. Şurası muhakkak ki benim (ihlâslı) kullarım üzerinde hiçbir ağırlığın (hâkimiyetin) olmayacaktır. (Onları) koruyucu olarak Rabbin yeter’. (İsra/63–65)
Tabiinden olan müfessirlerin imamı Mücahid Rahmetullahı Aleyh, bu ayetteki (sesinle) bi savtike, ifadesiyle ilgili olarak ‘bu şarkı, müzik, çalgı aletleri, boş ve batıl sözlerdir’ demiştir. Dahhak b. Mezahim de ‘çalgı aletlerinin sesidir’ demiştir. (Kurtubi 10/288)
3.Ayet; ‘Şimdi siz bu söze Kur’an’a mı şaşırıyorsunuz? Gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz ve siz habersizce eğleniyorsunuz.(Necm/59–61)
İbn Abbas ayetteki eğleniyorsunuz ifadesinin şarkı olduğunu söylemiştir. Zira Yemen lehçesinde, bizi eğlendir (Esmis lena)denildiğinde, bize de şarkı söyle (ğanni lena) anlamı kastedilir. Mücahit (rahmetullahi aleyh) de buradaki ifadenin anlamının şarkı olduğunu söylemiştir. Aynı şekilde Yemenliler falan eğlendi, fala eğlendi (semede fülan) dedikleri zaman fulanın şarkı söylediğini anlatmak isterler. (İğasetül lehfan 1/258)
4.Ayet; Onların (müşriklerin) Beytullah’ın yanındaki duaları da ıslık çalmak ve alkıştan başka bir şey değildir.(Enfal/35)
SÜNNET’TEN DELİLLER
‘Yemin ederim ki, ümmetimden bir topluluk gelecek; zinayı, içkiyi, ipek elbise ve çalgıyı helal sayacaktır.’ (Buhari)
Hadisin metninde yer alan ‘El-Meazif’ bütün çalgı aletlerini ve onlarla eğlenceyi de kapsayan, bu anlamda geniş bir ifade anlamı olan bir kelimedir.
‘Rabbim Azze ve Celle bana içkiyi, kumarı ‘kube’yi ve şarkı söyleyen kadınları haram kıldı’ (Sahih, İmam Ahmed 1/274)
‘Kube’ Maalesef onsuz neredeyse hiçbir teganninin olmadığı darbukadır.
‘Bu ümmet içerisinde zillet, zulüm ve çökenti olacak. Müslümanların biri bu ne zaman olacak diye sordu. Rasulullah içki içilip, kadın oynatıldığı, çalgı aletleriyle şarkı söylenip eğlenildiği zaman diye cevap verdi’ (Tirmizi)
‘Ümmetimden bazı insanlar içkiye başka isimler vererek içerler. Şarkıcı kadınlar ve çalgı aletleriyle başlar iner kalkar. Allah, onları yerin dibine batırır da domuzlar ve maymunlar kılar.’ (İbn Mace)
‘İki ses mel’undur. Bunlar nimet anında çalgı sesi, musibet anında vahlama sesidir.’ (Silsileti ehadisissahiha 427)
‘Ümmetimden bir kısım insan aşağılanacak, zillete düşüp zulme uğrayacaklardır. Sahabeler sordu; ‘ya Rasulullah bunlar lailahe illallah şehadetinde bulunacaklar mı?’ Efendimiz şöyle cevap verdi; ‘Evet ama o zaman içki içilecek, çalgı aletleri çalınacak, ipek elbiseler giyilecek.’ (Hasen İbn Ebi Şeybe 5/164)
‘İbn Ömer (r.a)’ın kölesi Nafi anlatıyor ‘İbn Ömer’in peşinden gidiyordum kaval çalmakta olan bir çobana rastladık. İbn Ömer hemen ellerini kulaklarına tıkayarak yürümesini hızlandırdı ve bana ‘Ey Nafi bir şey duyuyor musun dedi’.Bende hayır dedim. Bunun üzerine ellerini kulaklarından çekerek şöyle dedi ‘Bir gün Rasulullah (s.a.v) ile beraberdim O da bunun gibi bir şey işitince böyle yapmıştı’. (Ebu Davud)
Müfessir Kurtubi, İbn Ömer’den bu rivayeti naklettikten sonra şöyle dedi; ‘Böyle bir ses karşısında onlar bu tür tavır takınıyorlarsa çağımız şarkı ve çalgı aletleri karşısında durum ne olur?
Rasulullah (s.a.v) ‘Zil şeytanın çalgısıdır’ demiştir. (Müslim) Bir başka rivayette de ‘Köpek ve zilin bulunduğu yere melekeler girmez.’ (Müslim)
İnsanoğluna zina yapmasından dolayı günah yazılır. Bunun cezasını her nasılsa çekecektir. Gözün zinası (harama bakmak), kulağın zinası (haram ve müstehcen olan şeyleri) dinlemektir. (Müslim)
SAHABE, TABİİN VE DÖRT İMAMDAN NAKLEDİLENLER
Ebu Bekir Sıddık (r.a) iki küçük cariyenin tef çalıp, şarkı söylediklerini gördü ve onları azarlayarak ‘Rasulullah’ın yanında şeytanın çalgısını mı çalıyorsunuz?’ dedi. Rasulullah da bunu ikrar etti. (Buhari)
Sürekli Allah’ın zikriyle meşgul olan Osman (r.a) Allah’ın kendisine lütfu olarak hiçbir zaman bu masiyete bulaşmamıştır. Şöyle demektedir ‘Ne şarkı söyledim ne boş hayallere daldım (bu iki masiyetten uzak durdum) (İbn Ebi Asım 2/595)
İbn Abbas (r.a) ‘Tef haramdır, çalgı aletleri haramdır, kube ve ney de haramdır.’ (Beyhaki 10/222)
Aişe (r.anhuma)validemiz bir ziyarette bulunuyordu ki evde başını sallayarak şarkı söyleyen bir adam gördü. ‘Yazıklar olsun sana bu şeytandır çıkarın bunu dışarı’ dedi ve çıkartıldı. (Buhari Edebul Müfred)
İmam Şafi (r.a) ‘Şarkı batıla benzeyen insanı oyalayan boş ve çirkin bir sözdür. Kim on çok dinlerse sefihtir (beyinsizdir) ve şehadeti kabul edilemez, şarkı çirkin ve haramdır. Nitekim Allah ‘u Teala; ‘Allah küfrü, fıskı ve isyanı size kötü göstermiştir.’ (Hucurat/7) buyurmaktadır. İmam Şafi sözüne şöyle devam etmiştir; ‘Irak’ta şarkı, denilen bir şey terk ettim ki onu insanları Kur’an’dan uzaklaştırmak için zındıklar keşfetmiştir.
İmam Ahmed (r.a) ‘Kaval, ney, zurna, tambur, saz, kemençe ve benzerleri haramdır.’ Dedi.
İCMA’DAN DELİLLER
Bildiğiniz üzere Selefi Salihin’in (Sahabe, Tabiin ve Etba’ut Tabiin, bir meselede görüş birliğine varması olan icma, Kitap ve Sünnet’ten sonra İslam’ın üçüncü kaynağıdır. Dolayısıyla icma kesin hüccet olup, muhalefet etmek caiz değildir. Allah Azze ve Celle ‘Her kimde kendisine doğru yol apaçık belli olduktan sonra Peygambere muhalefet eder ve Müslümanların yolundan başka yola giderse, bizde onu döndüğü yolda bırakır (Ahirette) cehenneme atarız. O ne kötü bir dönüş yeridir.’ (Nisa/115)
Bu ayeti kerimede mü’minlerin yolundan başka bir yola giden kimsenin sonunun (Allah korusun) cehennem olacağı uyarısı vardır. Müslümanların icması haktır, her kim onların icmasına ters düşerse, bu ayeti kerimede bildirilen cezaya müstahak olmasından korkulur.
Müzik hakkında Kur’an’ı Kerim Sünnet-i Nebeviyye ışığında en hayırlı devir olan Sahabe, Tabiin ve Tebe’i Tabiin sözlerinden çıkan ortak hüküm, şarkı söylenmesini, çalgı aletlerinin çalınmasını ve dinlenmesi hakkında hiçbir ruhsat olmaksızın yasaklamış ve bununla iştigal edenlerin çalgı aletlerinin başlarında kırılmasını emretmiştir.
“Muhakkak mü’minler felaha ermişlerdir. O mü’minler ki namazlarında havf (tevazu) sahipleridir. Ve o mü’minler ki onlar, her lüzumsuz şeyden yüz çevirirler.”(Müminun–1,2,3)
BETUL KURMUŞ NOT: Bu Yazı Genç Birikim Dergisinin 169.Sayısında (Haziran-2013) Yayımlanmıştır.