09 Ağustos 2008, 10:52
|
Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 2609 Üyelik T.:
12 Temmuz 2008 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Yaş:36 Mesaj:
550 Konular:
114 Beğenildi:9 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Farkında Olup da Bir şey yapıyor muyuz??? Farkında Olup da Bir şey yapıyor muyuz???
Kendi haksızlığımız gibi, haklılığımızı da başkalarının üzerinden teyit etmekteyiz.Tatminlerimiz hep evrensel sandığımız; aslında çevremizin bile belli bir parçasını kapsayabilecek bir seksiyonun doğrulamasından geçmekte.Safımıza doldurduğumuz kalabalık bize ifade ettiği anlamla var olmakta.Onların bile gerçekliğinden söz edemez konumdayız.Töhmet altında kalan kısımlarımız ahlakın kapatamadığı bencil açıklarımızdan ibaret.Kendimden bir hikaye anlatacağım şimdi sizi bilerek anlatacağım, beklentili... Bir sabah olmuş,
Oportünist yelekleri giymişiz üç kişi,
İki kocaman adam, bir çocuk,
Çocuk hala ağlamakta, alışamamış,
Susturmak yerine susuyoruz.
İki koca adam yürüyoruz.
Bir çocuk geliyor arkamızdan...
Karnımız aç ilk önce, sonra karnımız aç,
İki lokma tıkıştırdık yanaklara...
İki lokma hava ya bizi ayırmayan diğerlerinden,
Yuttuk onu hıçkırığımız geçsin diye.
Farkına vardık ki biz de çocuğuz.
Ağlıyoruz.
Kuru kuru, banmadan acılara ağlıyoruz.
Yürüyoruz ya doymak için,
Korunmak için bakıyoruz ya özbeöz nefretle,
Yalan söylüyoruz ya konuşmadan,
Yürüyoruz be kardeşim, daha öğlen olmadan.
Yürümeye devam be kardeşim, dönelim akşam olmadan,
Karnımız aç önce, en son karnımız aç.
Kalktığımız yatak kapılmış,
Geç kalmış bu nasırlı ayaklar...
Başka yatak arıyoruz.
Birimiz bir yere çöküyor,
Oturma odamızın köşesine sıkışıyoruz,
Her gün gördüğümüz yüzler geçiyor,
Her gün duyduğumuz müziği duyuyoruz,
Her gün aynı çığlıkla giriyor televizyonumuza,
Çocuksuz bir kadın.
Televizyon karşısında uyuya kalıyoruz.
İki koca adam, bir çocuk...
Aynı ağız kokusu geliyor,
Rüyamızdan kaldırıyor bizi.
Aç mıyız, diye soruyor...
Tokuz diyemiyoruz.
Aynı ağız kokusunu paylaşıyoruz...
Kendimizi tok sanıyoruz ya...
Kürdan yapıyoruz çekirdek çöplerinden,
Sütmüzü içiyoruz Hacı Yahya Çeşmesinden,
Uykumuz sabaha bırakacak artık bizi,
Geceden koruyacak...
Bir yatak buluyoruz,
Bulutları örtüyoruz üstümüze,
Babamıza gece lambasını söndürmesin diye,
Şirinlik yapıyoruz.
İki koca adam uyuyoruz.
Çocuk gece öpücüğü ile uyanıyor...
Ne onun ne de bizim sessimiz çıkıyor,
İki küçük çocuk, bir koca adam uyanıyoruz.
Gece, çocuklarına sahip çıkıyor,
Ya siz çıkabiliyor musunuz?
Veyahut ne kadar anlayabiliyorsunuz?
Ne kadarımız azad edildi?
Ne kadarımız benim kadar şanslıydı?
Ne kadarımızın dönebileceği evin anahtarı cebindeydi?
Hala bir koca adam, bir çocuk var orada...
Bu bile yetmez mi? |
| |