Cevap: Allah belanı versin Ebû Derda (ra) anlatıyor:
Resûlullah (sav) buyurdu ki: “Bir kul herhangi bir şeye lanet edince, lanet göğe doğru yükselir. Fakat gök kapıları lanete karşı kapatılır. Sonra yere doğru iner. Bu defa yer kapıları ona kapatılır. Sonra sağa ve sola doğru yol tutar. Girecek bir yer bulamayınca lanet edilen kişiye döner. Eğer lanete layık bir kimse ise onda kalır. Aksi halde lanet edene döner.”
(Ebû Davud)
Ebû Hureyre (ra) anlatıyor:
Resûlullah (sav) buyurdu ki: “Çok dürüst kimseye lanetçi olmak yakışmaz.”
(Müslim)
Ebû Derda (ra) anlatıyor:
Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Çok lanette bulunanlar, kıyamet günü ne şefaatçi ne de şahid olabilirler.”
(Müslim)
Semure b. Cündüb (ra) anlatıyor:
Resûlullah (sav) buyurdu ki: “Birbirinizi Allah’ın lanetiyle, gadabıyla ve cehennem ateşiyle lanetlemeyiniz.”
(Ebû Davud, Tirmizi)
İbni Mes’ud (ra) anlatıyor:
Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Mümin; kusur bulan, lanetleyen ve müstehcen söz söyleyen kimse değildir.”
(Tirmizi)
İmran b. el-Husayn (r.anhüma) anlatıyor:
Resûlullah (sav), seferlerinden birinde iken Ensar’dan bir kadın, devesinin sırtındayken (deve kendini ısırınca) canı sıkıldı ve devesine lanet okudu. Resûlullah (sav) kadının lanetini duyunca: “Devenin sırtındakileri alın, kendisini salıverin. Çünkü o lanete uğramıştır” buyurdu.
(Müslim) |