26 Aralık 2013, 17:11
|
Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 Arkadaşları:32 Cinsiyet:Bay Memleket:İst Yaş:39 Mesaj:
3.185 Konular:
1383 Beğenildi:174 Beğendi:17 Takdirleri:216 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Sistematik Kelam [Ünit 03 Ders Özeti] (Dokuz Eylül) Sistematik Kelam [Ünit 03 Ders Özeti] (Dokuz Eylül) 3. ÜNİTE KELAM İLMİNDE BİLGİ MESELESİ S1: KELÂM İLMİ ESAS İTİBARİYLA İNANÇ KONULARINI MERKEZE ALMAKTA, RASYONEL BİR YAKLAŞIMLA ONLARI İZAH ETMEKTE VE ORTAYA ÇIKMIŞ ÇEŞİTLİ ŞÜPHELERE CEVAP VERMEKTEDİR. GENEL BİR İFADEYLE BU KONULARA NE DENİR
C1:MESAIL S2:BİLGİ NEDIR C2:İLİM MARİFET:KURANDA ZIKREDILMEZ S3: BİLGİ AÇISINDAN OLUMLU ANLAM İFADE EDENLER KELIMELER C3: İlim, mârifet, yakîn, şuur, fıkh, hikmet, hidâyet, basîret, müşâhede, delil, burhan, ihsas S4:YUNAN FELSEFESINDE İSLAM DÜŞÜNCESİ İÇERİSİNDE “SOFESTÂİYYE” ROLÜNÜ ÜSTLENDİKLERİ SÖYLENEBİLİR C4: Hısbâniyye, İnadiyye, Lâedriye, İndiye: kesinliği olan güvenilir bir bilgiye insanın hiçbir zaman sahip olamayacağını iddia etmeleridir S5: ŞÜPHENİN ASLA ORTADAN KALKMAYACAĞI GÖRÜŞÜNÜ BENİMSERLER. YUNAN FELSEFESİNDE BU GÖRÜŞ KIMLE ORTAYA CIKMIŞ C5:PROTAGORES GORGIAS S6: SOFİSTLERLE TARTIŞMANIN ANLAMSIZ VE GEREKSİZ OLDUĞUNU SÖYLEYENLERDENDİR C6:Ebul Kasım Maturudı S7: NESNEYE OLDUĞU GİBİ İTİKAD ETMEKTİR ALÂ MÂ HÜVE BİH”GORUSU KIME AITTIR C7: Mutezıle S8: CEHL NE DEMEKTIR C8: Obje hakkındaki gerçek dışı itikadı ifade etmek için kullanılan bir kavramdır.BILGI ITKAD CINSINE DAHILDIR S9: İLİM, ELE ALDIĞI ŞEY/KONUDA BİLENİN SÜKÛN-I NEFSİNİ GEREKTİREN MÂNÂDIR C9: Mutezıle S10: ÂLİMİN KENDİSİYLE MÂLUMU BİLDİĞİ ŞEYDİR” MAHALLİNİN ÂLİM OLMASINI GEREKTİREN ŞEY” ŞEKLİNDEDİR C10: Eşari S11: KENDİSİNDE BULUNDUĞU KİŞİ İÇİN SÖYLENENLERİN (MEZKÛR) AÇIK HÂLE GELMESİNİ SAĞLAYAN SIFATTIR” ŞEKLİNDE TANIMLAR BILMEK YERINE TECELLI MALUM YERINE MEZKUR C11: İmamı Maturudi S12: GÜNÜMÜZDE DE BİLGİ HAKKINDA İLERİ SÜRÜLEN TANIMLAMALARDA BU ÜÇ UNSURUN GÖZETİLDİĞİNE ŞAHİT OLMAKTAYIZ C12: suje (bilen), obje (bilinen) ve suje ile obje arasındaki ilişki (bilgi) S13: TÜM BİLGİLERİN DENEYDEN KAYNAKLANDIĞINI, DOĞUŞTAN HİÇBİR BİLGİNİN GELMEDİĞİNİ, TÜM BİLİNENLERİN TECRÜBEYLE YAŞANARAK ELDE EDİLDİĞİNİ İLERİ SÜRMEKTEDİRLER C13: TECRUBELILER: tüm bilgilerin deneyden kaynaklandığını, doğuştan hiçbir bilginin gelmediğini S14: RASYONALİST DÜŞÜNCENİN TEMSİLCİLERİ OLARAK KABUL EDİLİRLER C14: ARISTOTALES DESCARTES S15: 5 DUYU ORGANI C15: a) Görme duyusu (bâsıra); b) İşitme duyusu (sâmi’a); c) Koklama duyusu (şâmme); Tad alma duyusu (zâika); e) Dokunma duyusu (lâmise) S16: DUYU ALGISI VASITASIYLA ELDE EDİLEN BİLGİLER C16: ZARURI BILGI DENIR. en üst seviyede bilgiler olmaları münâsebetiyle yakîniyyât kategorisine dâhildirler ve müşâhedât başlığı altında toplanırlar. S17: HABERİN GÜVENİLİR BİR BİLGİ KAYNAĞI OLMADIĞINI SAVUNANLAR C17: SUMENIYYE BERAHIME S18: BİLGİYE VASITA OLAN DOĞRU HABERE,NE DENİR C18: haber-i sâdık adı verilir ve temelde iki tür sâdık haberden bahsedilir: a. Mütevâtir haber; b. Rasûlün haberi. Bu iki haberin doğru olduklarının tespiti farklı
YÖNTEMLERLE GERÇEKLEŞİR S19: MUTEVATIR HABER KACA AYRILIR C19: SARIH MANEVI ISTIDLALI S20: MÜTEVÂTİR HABER SEVİYESİNE ULAŞAMAMIŞ VE BU GRUBUN DIŞINDA KALANLARA GENEL OLARAK C20: AHAD HABER S21: BELLİ BİR DELİLE DAYANARAK BİLİNMEYENE ULAŞMAK İÇİN YÜRÜTÜLEN AKLÎ ÇIKARIM İŞLEMİNİ İFADE ETMEKTEDİR C21 ISTIDLAL S22: İNSANLARIN YARATILIŞLARINDA MEVCUT OLAN BİLGİLERDİR C22: BEDIHI IBTIDAİ S23: ZARÛRÎ BİLGİLERE DAYANARAK ÜRETİLEN İSTİDLÂLİ DELİLLERDENDİR C23: HUDUS DELILI S24: EVİMİZDE OTURURKEN BURNUMUZA GELEN BİR YANIK KONUSU, BİR YERDE ATEŞ YANDIĞI FİKRİNİN OLUŞMASINA HAZIRLAR C24: ISTIDLAL S25: GENEL VE KÜLLÎ ÖNERMELER VASITASIYLA CÜZ’Î BİR ÖNERME ELDE ETMEYE VE BÖYLECE YENİ VE CÜZ’Î BİR NETİCEYE VARMAYA VERİLEN ADDIR C25: TUMDENGELIM: kesin bilginin oluşmasını sağlar S26: ÖZEL VE CÜZ’Î ÖNERMELER VASITASIYLA, GENEL VE KÜLLÎ ÖNERMELERE ULAŞMAYA TÜMEVARIM DENİLMEKTEDİR C26: TUME VARIM: Eğer ele alınan cüz’îler konunun tamamını oluşturuyorsa burada tam istikra oluşur. Bu tür istikralar kesin bilgiye ulaştırırlar. Eğer ele alınan
cüz’îler bir konunun bir kısmını oluşturuyorsa, böyle elde edilen istikralara da eksik/nâkıs istikrâ denmektedir S27:TEMSIL NEDIR C27: bir cüz’înin hükmünü başka bir cüz’îye verme şeklinde uygulanan yöntemdir. Ancak bu yöntemle elde edilen bilgiler kesinlik ifade etmezler, zannîdirler S28: KELÂM İLMİNİN KLASİK DÖNEMİNDE KULLANILAN BAZI İSTİDLÂL TÜRLERİ: C28: a. Şâhide dayanarak gâib olanı çıkarsamak: b. Sebr ve taksîm yöntemi.: özellikle âlemin hudûsunu ispat sadedinde en çok başvurulan yöntemlerden. üçüncü
şıkkın imkânsızlığı” prensibine dayanır. c. Başlangıç ile sona istidlalde bulunma. Kur’an’daki ilk yaratma ile âhiretteki yaratmaya yapılan istidlâl böyledir. d. Bir
şekilde yapmanın başka bir şekilde yapmaya delil olması: e. Dil üzerinden istidlâl. f. Mucize ile istidlâl S29: ILHAM ILK DEFA KIMLER TARAFINDAN BILGI KAYNAGI SAYILDI C29: SIILER S30:TAKLID NEDIR C30: AKIL YERİNE GÜVENİLİRLİĞİ ALLAH TARAFINDAN DESTEKLENMİŞ ŞAHIS VEYA ŞAHISLARIN TAKİP EDİLMESİ GEREKMEKTEDİR S31:Bılgı cesıtlerı: a) Kadîm bilgi-Hâdis bilgi: Diğer taraftan hâdis bilgi, yaratılmışların bilgisidir. İnsanların bilme kabiliyetinden bahsettiğimizde kastedilen budur.
b) Zarurî bilgi-İktisâbî bilgi: Herhangi bir gayret göstermeksizin insanda oluşan, insanın kendisinden ayıramayacağı bilgiler, zarurî bilgiler kategorisine
girmektedirİktisâbî bilgi ise, insanın bir delil ya da zarurî bilgi üzerinde akıl yürütmesi sonucu oluşan bilgiler için kullanılan bir tabiridirc) Aklî bilgî-Naklî bilgi: S32: KATIYYE: C32: Kur’an-ı Kerîm’in bütün âyetleri sübut açısından kat’iyyete sahiptir. Diğer bir ifadeyle Kur’an’ın tamamı, Peygamber Efendimiz (sas)’in bildirdiği şekilde,
değişikliğe uğramadan bize kadar ulaşmıştır. Buna sübutu kat’î denmektedir S34: KUR’AN VE SÜNNET’TEN GETİRİLEN DELİLLERE GENEL OLARAK NE DENIR C34: naklî veya sem’î delil ismi verilmektedir. Naklî deliller, hem dinî düşüncenin hem de dinî yaşantının birinci dereceden kaynağı konumundadırlar |
| |