Tekil Mesaj gösterimi
Alt 22 Şubat 2014, 20:01   Mesaj No:1

ZÜLKÜF ARSLAN

 Medineweb Yazarı
ZÜLKÜF ARSLAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:ZÜLKÜF ARSLAN isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 37259
Üyelik T.: 08 Ocak 2014
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Mesaj: 65
Konular: 38
Beğenildi:17
Beğendi:0
Takdirleri:214
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart NAMAZDA KIBLEYİ VATİKANA DOĞRU ÇEVİRMEK...\Zülküf Arslan

NAMAZDA KIBLEYİ VATİKANA DOĞRU ÇEVİRMEK...\Zülküf Arslan

Namaz ve kıble ayrılmaz ikilidir....

Yani gerek geleneksel olarak islama mirasçı olmuş veya vahiy ve pıratiği olan son Rasul Muhammed as mın örnekliğinde dini Allaha has kılmış olsun namaz için Allah ın değişmez hükmü böyledir. Kişiler için namaz ibadetindeKİ YÖNLERİNDE, yapması gereken kıbleye ve bu kıbleninde mekke şehrinde bulunan KABEYE yönelerek yapmak ,Allah ın bütün namaz kılanlara katında indirdiği ve kıyamete kadarda geçerli değişmez ve değiştirilmez hükmü iledir.Kuranın şu ayetiylede bu hüküm sonlandırılmıştır ve kıyamete kadarda bu böyle devam edecek değişmez bi hükümdür.

BAKARA SÜRESİ.144. (Ey Muhammed!) Biz senin yüzünün göğe doğru çevrilmekte olduğunu (yücelerden haber beklediğini) görüyoruz. İşte şimdi, seni memnun olacağın bir kıbleye döndürüyoruz. Artık yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. (Ey müslümanlar!) Siz de nerede olursanız olun, (namazda) yüzlerinizi o tarafa çevirin. Şüphe yok ki, ehl-i kitap, onun Rablerinden gelen gerçek olduğunu çok iyi bilirler. Allah onların yapmakta olduklarından habersiz değildir.

Peki kıbleyi vatikana döndürmekte ne oluyor....

Oluyor işte bazen Kuranın ayetlerinin arasında yolculuğa çıkarken,Allah ın nasıl bi ilah olduğunu ve bu İlahlığıyla insanların hayatlarında ne kadar tasarruf hakkı olduğunu düşünmedende edemiyor ve bunuda sıklıkla insanlarla paylaşıyorum...

Allah ın ilahlığını anlamadan,Allah a yapılacak namaz vb ibadetlerin geçerliliği olmayacağı gibi,Allah ın ilahlığına insanları katmakta ve insanların hayatlarının üzerinde yetki,tasarruf hakkı tanımakta ,yani kula kulluğun en alası olacağından ,sıklıkla bu konuyu ve konuları hep işler dururum.İnsanların hayatlarının üzerindeki tasarrufta EMİR,HÜKÜM,KANUN koyma yetkisinin sadece Allah a ait olduğunu ve bunun içinde dikkat edilmesi gereken ,gerek dünya,gerek ahirette fayda ve huzur amaçlı bu dikkatin bizzat kulların uyanık kalmasıyla ve bu uyanıklıkla hareket etmesi gerektiğini kuranda Allah ın insanları hem yaratıcı ve bu yaratmasına ne kadar itibar ediliyor ve Allah tan başka YARATICI KABUL EDİLMİYORSA,BUNUNLA BERABER HÜKÜM ,KANUN KOYANDA KABUL EDİLMEMESİ,gerektiğine,ilahlık vasfı olarak kuranın her sahnesinde rastlaya biliriz ve buna sadece bir örnek verirsek,şu ayetle ap açık bi beyanla ortaya koyabiliriz..

ARAF SÜRESİ.54.......Dikkat edin yaratmakta,hükmetmekte Allah a aittir.............


Evet Kuranın defalarca üzerinde durduğu ve sıklıkla işlediği İLAHLIK SAHNESİ hayati önem arz ederek,defalarca işlenir ve insanların buna dikkat edmesi gerektiğine dair uyarılar ve ikazlarda bulunur Rabbimiz.

zaten Allah ın ilahlığını kabul etmeden önce,ilahlık taslayanların red edilmesi gerektiğini ve ancak bu şekilde doğru bi Allah ilahlığının kabulu gerçekleşeceğini kelimeyi tevhid olan LAİLAHE[ilahlık taslayanları red ediyorum],İLLAALLAH[çünkü Allah tan başka İlah olmaz ve olamaz] kelimesindende anlıyoruz.
Ayrıca bütün rasullerin indirilme gayeside budur,kuranın şu ayetinden anlaşılacağı gibi,

NAHL SÜRESİ.36. Andolsun ki biz, "Allah'a kulluk edin ve Tâğut'tan sakının" diye (emretmeleri için) her ümmete bir peygamber gönderdik. Allah, onlardan bir kısmını doğru yola iletti. Onlardan bir kısmı da sapıklığı hak ettiler. Yeryüzünde gezin de görün, inkâr edenlerin sonu nasıl olmuştur!

TAĞUT[Allah ın koyduğu hükümlere rağman,alternatif hükümlerle haddi aşan,kişi,kuruluş,merci,şeytan vs anlamında kuranın tam 8 ayetinde geçmekte ve bu sekiz ayatinde geçen TAĞUTUN HER DÖNEMDEKİ VERSİYONLARI RED EDİLMEDEN VE bu red ediliş gerek fiili,gerek sözlü olmak şartıyla red edilmeden Allah a iman sadece havada kalan bi iddadan öteyede geçmez.


Tabiki ilahlık taslayanların red edilmesi ve her dönemin ilahlık taslayanlarıda farklı olacağından,her dönemde yaşayanlarca bu red yapılması lazım.Bu red ve Allah ın ilahlığının kabulu öyle zikir matiklerle saysal söylemlerle iç boşaltılarakta gerçekleşecek ve kabul-makbul görülecek bi durumda değildir.yoksa ebu cehiller gerizekalı mıydılarda sadece LAİLAHEİLLAALLAH DEYİP,daha sonra istedikleri haltı ,yine istedikleri hükümleri çıkartarak yemeyede devam edebilirlerdi.ama o günün kafir müşrikleri biliyorlardı ki LailaheillaAllah dedikten sonra öyle kafalarına göre meclislerinde istedikleri hükümleri çıkartarak,istedikleri gibi insanları idare ve muhakeme edemiyeceklerdi.hatta o günün müşrik kafirleri islamın sadece bazı ibadetlerden ibaret olduğuna ve ibadetlerin dışında bi serbestlik içinde olmayı talep etmelerine rağmen[isra 73,74,75,76 bakın] Allah ve RASULU TARAFINDAN KESİNLİKLE KABUL EDİLMEYİP,İbadette kimin hükmüne uyuluyorsa,sosyal hayattada aynı İLAHIN KANUNU GEÇERLİ,dir denilerek böyle bi şirk-küfür yolu talebi geri çeviriliyor...

Peki neden,veya ne alakası varki bu söylediklerinizle ve namazda vatikanı kıble etmek.Nasıl bi alaka var ki...

Var arkadaşlar var, hemde çok alakası var.

Allah ın ilahlığının bir bölümü HÜKÜM,KANUN KOYUCULUK tur.
Yani Allah tan başka,bu kişi olabilir,bi merci olabilir,bi meclis olabilir,bi mahkeme heyeti olabilir.İnsanların hayatlarının üzerinde Allah ın göndermiş olduğu ve Rasulunun beyan ettiği örnekliğiyle ortaya koyduğu bi HÜKME,KANUNA ALTERNATİF Bİ HÜKÜM koyarak insanlara bu hükmü ile karar veriyorsa bu İLAHLIK TASLAMAK VE TAĞUT OLMAK olurki,hiç bir müslümanın bunu kabul etmesi imkansızdır.Bunu kuranın şu ayetindede çok rahatlıkla görebiliriz...

AHZAB SÜRESİ..36. Allah ve Resûlü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.

Bi örnekle izah edersek,örneğin bu günden sonra meclisten bi hüküm çıkarılırsa,ve bundan sonra NAMZDA KABEYE DEĞİLDE,VATİKANA DÖNECEKSİNİZ DENSE VE CAMİLERİNDE KIBLESİ VATİKANA DOĞRU AYARLANIRSA,nasıl bi tavır alınmasına inanıyorsa ben müslümanım diyen kişi....

Hırsızlık vakası yaşadığı zamanda,hırsızın elinin kesilmemesi durumundada, ben müslümanım diyen kişinin aynı tavrı yani kıble konusundaki tavrıyla aynı olması lazım değil mi...

Gerekçesiz adam öldürenin,kısas ile hükmedilmediği zaman YİNE aynı tavırda olması lazım değil mi....

ve bunun gibi Allah ve Rasulunun bi konu hakkında hükmü olduktan sonra ki, Allah ve Rasulunun hayatın her alanıyla ilgilide hükümleri varken, halen inanmış olanların sadece bu hükme razı olmaları,ve TIPKI NAMAZDA KIBLE OLARAK KABE DIŞINDA HİÇ BİR ALTERNATİF KABUL ETMEYECEĞİNİ VE ÖYLE Bİ TAVIR SERGİLEYEREK VE sergilemesi gerekmez mi...

Aksi halde Allah ın şu tehdidine maruz kalmaz mı kişi...

Siz Kuranın bir kısmına inanıyorda ,bir kısmına inanmıyor musunuz....

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi ZÜLKÜF ARSLAN 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
NAMAZIN TERKiNE DAİR Zülküf Arslan ZÜLKÜF ARSLAN 0 1182 19 Aralık 2018 23:04
KURANI ANLAMAYA DAiR Zülküf Arslan ZÜLKÜF ARSLAN 0 1054 10 Aralık 2018 21:32
iMAN VE ALLAHA-A İMAN BAHSİ Zülküf Arslan ZÜLKÜF ARSLAN 0 1127 04 Aralık 2018 21:01
RASULLERE iMAN KONUSU Zülküf Arslan ZÜLKÜF ARSLAN 0 1173 04 Aralık 2018 20:58
ALLAH IN İSİM SIFATLARINA DAiR Zülküf Arslan İBNİ KUDAME 8 2785 22 Kasım 2018 06:15