22 Ağustos 2008, 15:29
|
Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 89 Üyelik T.:
21 Ağustos 2007 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj:
555 Konular:
227 Beğenildi:15 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Şaban ayını ihya edebiliyormuyuz? Şaban ayını ihya edebiliyormuyuz?
Enes bin Mâlik -radıyallâhu anh- şöyle anlatıyor:
"Nebî -sallâllâhu aleyhi ve sellem-'in Ashâb-ı kiramı, Şaban'ın hilalini görünce,
kendilerini Kur'ân-ı Kerîm okumaya verirler, adetâ Kur'an üzerine kapanırlardı.
Zengin müslümanlar, mallarının zekatlarını ayırırlardı.
Zayıflar ve yoksulların Ramazan ayına hazırlanmaları için (onlara verirlerdi).
Vâlîler de mahpuslarını huzurlarına çağırır, hadd-i şer'i gerekenlere hükmü tatbîk ederler,
kendisine hadd gerekmeyenleri de serbest bırakırlardı.
Tüccarlar borçlarını öderler ve alacaklarını isteyip, tahsil ederlerdi.
Ramazan hilâlini görünce, güzelce temizlik yaparlar, boy abdesti alırlar ve itikâfa girerlerdi."
(Gunye, 1 /188)
Bu Ay, Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-Efendimize Salât ü Selâm Ayı
"..Bu ay, hayır kapılarının açıldığı aydır.
Bu ayda bereketler iner. Bu ayda hatalar işlenmez olur.
Bu ayda günahlar silinir. Bu ayda yaratılmışların hayırlısı
Muhammed Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem- üzerine pek çok salât ü selâm getirilmelidir.
Nitekim Allah Teâlâ yüce Kitabında:
"Gerçekten Allah ve melekleri, Peygambere salât ederler (onun şeref ve şanını yüceltirler).
Ey imân edenler!.. Siz de O'na salât edin (Allâhümme salli ala Muhammed, deyin) ve gönülden teslim olun."
(Ahzâb suresi 33 / 56) buyuruyor.
Sallâllâhu aleyhi ve sellem Efendimiz de:
"Bana bir defa salavât-ı şerife okuyana, Allah Teâlâ on kere salavât okur
(yani, ona on defa rahmet eder)" buyurmuştur.
Hiçbir akıllı mümin, bu ayı gafletle geçirmemelidir.
Bilakis günahlardan tevbe ederek, temizlenmek suretiyle Ramazan ayına hazırlanmalıdır.
Allah Teala'ya Şaban ayında daha fazla yalvarıp yakarmalı ve bu ayın sahibi
(şefaat sahibi) ile tevessülde bulunarak, Allah'a duâ etmelidir.
Tâ ki kalbinin bozuk hâli düze-le!.. Sırrın hastalığını tedavi etmeli, tevbe ve ibâdetleri yarına bırakmamalı, te'hîr etmemelidir.
Çünkü günler üçtür:
a) Dünkü gündür; geçip gitmiştir.
b) Bugünkü gündür; hâlen işlemektedir.
c) Yarınki gündür; bu da bir ümîttir. O güne çıkılır mı, çıkılmaz mı bilinmez!
Geçen gün(den) ibret (almalı), bugünü bir ganîmet (bilmeli). Yarın muhataradır
(tehlike) ki, yetişip yetişmeyeceğini bilmiyorsun.
Recep ayı geçti. Bir daha geri gelmez. (Diğeri),
Ramazan ayı ise beklenmektedir.
Buna da erişip erişemeyeceğimizi bilmiyoruz.
(İçinde bulunduğumuz) Şaban ayına gelince,
bu iki ay arasında bir vâsıtadır, onda ibâdeti bir ganîmet bilmelidir.
Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- nasihat ettiği bir adama
(o adamın, Ömer bin El-Hattâb'ın oğlu Abdullah olduğu söylenmiştir.):
«Beş şey gelmeden evvel, beş şeyin kıymetini bil!..
İhtiyarlığından önce gençliğinin, hastalığından önce sağlığının,
fakir olmadan önce zenginliğinin, meşguliyetinden önce boş zamanının,
ölmeden önce hayâtının...» buyurmuştur.
(Gunye 1 /188) |
| |