Cevap: Davet ve Metod üzerine (Üstad Seyyid Fadlullah) KUR'AN-İ DAVET Kur'an-ı Kerim, bir davet kitabı olarak başlar, bir yasama ve yönlendirme kitabı olarak sona erer.
Cenabı ALLAH,Kur'an-ı ilkin ALLAH'a, O'nun elçisine, O'nun insanlık için hidayet yolu ve kurtuluş vesilesi olarak seçtiği hak dine inanmaya çağıran bir davet kitabı olarak indirmiştir. Dolayısıyla, Kur'an'ın da davetin vakıasını ve şartlarını yaşaması, davetin ilke ve hedeflerini tahlil ederek davet araçlarını arz etmesi gayet doğaldır. Aynı doğallık, Kur'an'ın davete ilişkin şüphe ve iftiraları bazan yumuşak, bazanda sert üslüplarla mahkum etmesi, davetçiye bir şahsiyet kazandırması ve davetçiyi ruhi açıdan takviye ederek adımlarını müstakim yola yöneltmesinde de ortaya çıkmaktadır. Dikkatli bir araştırıcının Kur'an'da davetin metodunu ve çerçevesini bulması, bu nedenle mümkündür. Bununla beraber, davetin tarihi seyir içerisinde şu an ki Arap toplumu üzerinde bıraktığı etkilerin; bugünkü toplum bireylerinin düşünce, yol ve motodlarının da Kur'an yardımıyla anlaşılması mümkündür. Ayrıca, davetin şartlar gereği bazan yavaş, bazanda hızlı bir akış ile üzerinde seyrettiği; aşamalı ama temkinli yolunda yine Kur'an'dan anlaşılması mümkündür.
Araştırıcının, davetin tarihini ve şartlarını gözönünde bulundurarak da büyük bir ürün elde etmesi mümkündür. Ancak üzülerek söylüyelim ki, bu konu üzerinde şuana kadar kapsamlı/doyurucu bir çalışma yapılmamış, konunun anlaşılması tesadüfi araştırmalara ve isabet şansı olmayan yorumlara terk edilmiştir. Eğer burada üzerinde durmamız mümkün olsaydı, davetin neredeyse tarihini teşkil eden çarpıklıklardan epeyce bahseder, tarihten kaynaklanan pekçok güçlüğü ortaya koyar; davet konusunda yapılan hatalardan, karışıklıklardan ve kargaşalardan oluşan bir yığını beraberce hayretle seyrederdik.
__________________ Ben sizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün sünnetine çağırıyorum: Gerçekten sünnet öldürülmüş ve bidat diriltilmiştir.Hz.Huseyin |