15 Mayıs 2014, 20:43
|
Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 38944 Üyelik T.:
09 Şubat 2014 Arkadaşları:60 Cinsiyet:Bayan Mesaj:
9.475 Konular:
1144 Beğenildi:4423 Beğendi:3685 Takdirleri:5119 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Belaya sabretmeli Şikayet Etmemeli Belaya sabretmeli Şikayet Etmemeli Sabır , dert ve elemi şikayet etmemektir. Her musibete ve belaya sabretmek, şikayet etmemek gereklidir. Zira sabrın bulunmayan insanların dinleri kolaylıkla helak olur . Dert ve bela çekenlere sevap yazılmaz. Dert ve belalara sabredenlere bunları Allah'ü Teala'dan bilip O'na yalvaranlara sevap vardır. Peygamber Efendimiz (sav) buyurdu ki;
'' Yeryüzündekilere merhamet eyleyin ki , göklerdekiler de size merhamet eylesin. Sıddıkların nişanı odur ki, sadaka verirken gizli verir, bir belaya uğradığı zaman bağırıp çağırmaz , kimseye şikayet eylemez ve o belayı herkesten gizler ve bir günah işlediği zaman ardından hemen sadaka verir ki günahına kefaret olun ''.
Peygamber Efendimiz , kimsenin ayıbını yüzüne vurmaz , kimseden şikayet etmez , arkasından söylenmezdi. Bir kimsenin sözünü veya işini beğenmediği zaman ; '' Bazı kimseler acaba neden şöyle yapıyorlar'' diye buyururdu.
Hz. Ömer buyuruyor ki; '' Bana bir bela gelse üç türlü sevinirim. Birincisi belayı Allah'ü Teala göndermiştir. Sevgilinin gönderdiği herşey tatlı olur. İkincisi Allah'ü Teala'ya bundan daha büyük bir bela göndermediği için şükrederim. Üçüncüsü Allah'ü Teala insanlara faydasız birşey göndermez, belaya karşılık ahirette nimetler ihsan eder. Dünyanın belaları az, ahiretin nimetleri sonsuz olduğundan gelen belalara sevinirim''
Hz. Ali'ye , zehirden daha acı olan nedir ? diye sual edildiğinde;
'' Zehirden daha acı olan sabretmektir'' cevabını vermiştir.
Rıza demek, Allah'ü Teala'dan gelen her şeye razı olmak demektir. Hz. Ali Allah'ü Teala'dan bir felaket gelse ona rıza gösterip, kimseye şikayet etmezdi. Bu her insanın yapabileceği bir meziyet değildir. Fakat bunu yapabilen büyük insandır. Böyle insanlara Peygamberlere mahsus sabır ve tahammül var demektir. Allah'ü Teala'nın büyüklüğüne inandığı derecede insan, bu tahammülü ve rızayı gösterebilir. Bu da gıpta edilecek bir meziyettir. Hastalığı herekese söyleyip, halinden şikayet etmek haramdır. Eğer şikayet niyeti ile değilse haram olmaz. Fakat söylememek daha iyidir. Çünkü; çok söyleyerek şikayet şeklini alabilir. Resulullah Efendimiz (sav) buyurdu ki;
''Bir kimse geçim darlığından şikayetçi olduğu halde sabaha çıkarsa , Rabbinden şikayet etmiş olur. Bir kimse dünya işi için üzülerek mahzun olduğu halde sabaha çıksa Allah'ü Teala'yı darıltmış olarak sabahlamış olur. Bir kimse zengine zenginliğinden ötürü tevazu etse (selam verse ) dininin üçte ikisi gider.
Peygamberlerden Yusuf (as) zulmedilmiş fakat O, zulmedenleri affetmiştir. Allah'ü Teala Süleyman (as) çok şeyler ihsan etmiş O 'da şükretmiş ve Eyyub (as)'da çok büyük bir derde hastalığa mübtela olduğu halde sabretmişti.
İmam-ı RAbbani hazretleri;
'' Belalar, dertler Allah'ü Teala'nın iradesi ve ezeldeki takdiri ile gelmektedir. Onun takdirine razı olmak ve teslim olmak lazımdır '' buyurmaktadır.
Nimeti de , dert ve belayı da gönderen Allah'ü Teala'dır. Nimet zamanı şükretmeli, bela anında da sabretmelidir. Şu beyitte ifade edildiği gibi;
Kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime
Titrerim mücrim gibi, baktıkça istikbalime
Gönül Pınar ( Alıntı ) |
| |