Ekmeği öptüğün gibi beni de öpsen ya...
Anne!
Yerde gördüğün ekmeğe dayanamıyor, yerden alıyor, kaldırıyorsun ya...
Ekmeğe değer veriyorsun biliyorum.
Günah diyorsun; ekmeğin üstüne basılmaz.
Kaldırıyorsun yerden, sevap olsun diye...
Ama benim hiç mi değerim yok anne?
Sevmiyor musun beni?
Hani vurduğunda yere düşüyorum ya... Yerdeyken, ağlarken ya benle hiç ilgilenmiyorsun ya da itip kakıyorsun..en çok bu acıtıyor küçük yüreğimi.
Anne!
Beni de yere düşen ekmek gibi yerden kaldırsan ya?
Tutsan ya elimden?
Saçımı çekmek için değil de okşamak için tutsan ya?
Ekmeği öptüğün gibi beni de öpsen ya?
Yere düşen ekmek kadar değerim yok mu anne?
[
Ekmeğe nimet der,
yerden kaldırırız ama yavrularımızın çok büyük bir nimet olduğunu niye unuturuz?
Düşen ekmeğin muhakkak ki kalbi kırılmaz,
ya sevgimizden yoksun bıraktığımız yavrularımızın da mı kalbi kırılmaz?
İyi çocuk yetiştirmek istiyorsak ilk başta kendimizi yetiştirmeliyiz, unutmayalım.]
Büşra Şükran