Durumu: Medine No : 6340 Üyelik T.:
19 Ocak 2009 Arkadaşları:20 Cinsiyet:Erkek Memleket:ANKARA Yaş:56 Mesaj:
6.134 Konular:
555 Beğenildi:1087 Beğendi:252 Takdirleri:10770 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cevap: HÜKÜM'den İslam'ın Kızına Mektup Tesettürü Modaya Uydurunca
Sizi adım adım tarihinizden, dininizden uzaklaştıran bu yapılanmayı görün artık. Tesettürünüzü santim santim açarak iffetinizi çiğneyenlere muhabbet izhar etmeyiniz.
Sen açıldıkça, sen tesettürü modaya uydurdukça, küfür yobazları bayram yaptı. “Çağdaşlık işte bu”; “Açıl kızım utanma bu devrin modasıdır.” dendi. Bu gün öyle bir noktaya gelindi ki bu hali ne Yahudilik, ne de Hristiyanlık kabul etmekte. Hayvandan daha aşağı hayatı yaşamanın adı çağdaşlık oldu.
Hayvanlar arasında bile kıskançlık duygusu var; mesela iki öküz bir ineği sahiplenmek için kıyasıya mücadele eder. Sahillerde eşlerini soyup erkeklere gösterenler o hayvanlardan daha aşağı bir hayata mahkum değil midir? Gece kulüplerinde, gazinolarda sarhoş kusmukları arasında eşlerini dansa kaldıranları, resmi bayramlarda kızını bir erkekle göğüs göğüse dans ederken seyreden babaları insaniyetin hangi özelliğiyle anlatacaksınız? İffet Çağını Sen Başlatacaksın
Yıkılan iffet sütunları bir anda yükselmez, bir günde haya anıtları dikilmez. Fakat eğer sen hemen şimdi “Sadece İslam” dersen, ümmet olarak iffet çağını yeniden başlatmış olacağız. Sen dönersen milletin kızları da senin ardından yürüyecek. O halde gittiğin yoldan İslam’a geri dön. İdeal olan sahabe kadınları gibi bir anda dönebilmen, zira varoluşunla doğrudan alakalı olan bu mesele yarına havale edilemeyecek kadar hayati bir öneme sahiptir. Nasıl onlar başörtüsü ayetini duyunca oldukları yerde elbiselerinin fazlalarını yırtıp başlarını kapatmışlardı, sen de, belki birazdan ölüm meleği gelir diyerek, olduğun yerde fiili olarak “İşittik ve itaat ettik” demelisin. Tarih sizden dininiz, ırzınız ve geleceğiniz adına onlar gibi büyük iffet hamlesini yapmanızı bekliyor. Unutmayınız ki, önümüzde kimse yok diye uzun yollara girmeyenler asla hedeflerine ulaşamazlar. Yalnız Olsan da Mücahade Et
Tek başına olsan da kadını sömüren bütün yaşam şekilleriyle savaş. Karma eğitimle, karma iş hayatıyla, misafirlikteki karma oturmayla, karma tatille, karma ziyafetlerle, kızlı-erkekli imtihan meclisleriyle, sokaktaki erkeklere daha güzel görünmek için örtünenle, evine gelen misafir erkekleri karşılamayla, kadını onlara hizmet ettiren anlayışla, kadın-erkek tokalaşır diyenlerle, başörtüsünü daraltıp bez parçasına çevirenlerle usanmadan mücahade et. Unutma ki, Allah Teala seni kadın, erkeği de erkek olarak yaratmıştır. Her birinizde diğerine karşı güçlü bir meyil vardır. Bütün dünya bir araya gelse bu meyli değiştiremez; iki cinsin birbirini tahrik eden hususlarını ortadan kaldıramaz, onları eşitleyemez. Unutma! Karma hayatın çağdaşlık olduğunu söyleyenler dünyanın en yalancı topluluğudur. Onlar karma eğitimi ya da karma hayatı kadınla aynı ortamda bulunmaktan keyif aldıklarından dolayı savunuyorlar. Yoksa onlar da biliyorlar fabrikada kadına iş alanı açmanın onun zerafetine ihanet olduğunu… Evet onlar, göz ve gönül zevklerini tatmin etmek için karma hayatı istiyorlar. Fakat bunu söylemeye cesaret edemediklerinden konuyu apayrı bir mecraya taşıyıp, çağdaşlık, ilericilik üzerinden tartışıyorlar. Kendi eşleriyle birkaç cümle kurarken yorgun olduklarını söyleyenler, seninle saatlerce konuşmaktan usanmıyorlar, neden? Seni Rabbin Çağırıyor
Seni icad ettiği “sevgililer günü” ile eş olmaktan, anne olmaktan uzaklaşmaya çağıran, fuhşu meşrulaştırarak ailene kasteden canilere daha ne zamana kadar itibar edeceksin?
Dön gel artık. Seni asırlık hayat tecrübesi olan deden, burnunu göstermekten utanan babaannen, müstakbel eşin, iffetinle iftihar edecek çocukların ve bütün bunlardan öte seni Rabbin çağırıyor. Zeyneb’in İlk Mektep Çıkışlı Annesi
Diploma için bir şehirden diğerine, bir ülkeden ötekine vur ha vur nice mesafeler kat ettin, hasret çektin, gurbete düştün fakat “istikbal” hatırına pes etmedin, günah demedin-sevab demedin, “ya tahammül, ya tahammül” diyerek sabrettin. Bir okul bitti, diğeri başladı, daha yol çok uzun, bense henüz yolun başındayım dedin, doktora yaptın, doçent oldun bütün bunlar olurken izdivaç yaşını geçirdin. Diplomaların duvarda asılı kalmak ya da birkaç kuruş getirmekten başka bir mana ifade etmedi. Sabahtan, akşama; akşamdan sabaha kadar yavrularıyla birlikte olan annelere özendin. Evlendiğinde, akşam eve geldiğinde kızın; “Anne! Zeyneb’in annesi hep onunla oynuyor, sen neden benimle hiç oynamıyorsun.” deyip ağladığında için acıdı fakat ne yaptıysan nafile, Zeyneb’in ilk mektep çıkışlı annesi gibi bir annelik yapamadın. Çünkü aldığın bütün diplomalar para kazanmaya matuftu. Kız Fakülteleri
Kadının mazlûmiyetinden rahatsız olan bütün hakperestleri, İslam kadınlarının özgürlük mücadelesine destek olmaya çağır: “Bizlerde pardesülerimiz ya da çarşaflarımızla gittiğimiz okullarda dış kıyafetlerimizi çıkartıp mahremiyet endişesi taşımadan okumak istiyoruz.” de. İslam’ın kızlarının hükümet okullarında okumamasından müşteki olan yobazlara da, “Eğer bu davanızda samimi iseniz, buyurunuz bizimle birlikte siz de mualliminden hizmetlisine kadar bütün personelin kadın olduğu kız liseleri, kız ilahiyat, tıp, edebiyat ve eğitim fakültelerini müdafaa ediniz.” çağrısında bulun. Kültür-sanat kaleminden telaffuzu bile mahremiyet ihlaline sebep olan bin çeşit şirrete bütçe ayıran devlet ricaline de, “imam-hatiplerde, medreselerde okuyan millet evlatları olarak sadece kızlara özel eğitim ve hizmet alanları istiyoruz.” de. İblis’in Dini mi, Allah’ın Talimatları mı?
Ben bu mektubu erkeklere, gazetecilere, siyasetçilere yazmadım. Onlar böyle bir mektubu okumak istemeyecek, varlığına bile tahammül edemeyecekler. Onların ruh nescini iyi bilirim. Bu satırları görünce, bana hayatı yakalayamamış adam nazarıyla bakacaklar. Çünkü sen karma hayata “paydos” deyince, sokakları “tesettürünün iffeti” örtünce onlar göz keyfinden mahrum kalacaklar. Kadına ulaşmanın, onu ayartmanın, dost hayatı yaşamanın yolları kapanacak. Bu yüzden mektubu, sen durman gerektiği yerde olmadığından dolayı iki asırdır ayağa kalkamayan İslam ümmeti adına sana yazdım.
Allah Resulü’nün öğrencilerinden oluşan “Büyük İslam Kadınları”, seni İslam’ın kızı olmaya çağırıyor. Kapının önünde dikilmiş, “Evladım! Örtülü çıplaklar gibi erkeklerin şehevi bakışlarına vücudunu arz etme, ellerinle kendini Şeytan mezbahaları olan podyumlara, setlere, sokaklara atma.” diyorlar.
Bu mektup neşredildikten sonra, en bayağı istismarcıdan daha aşağı olan o sözde kadın hakları müdafii muharrirlerin, karma hayatı çağdaşlık, muasır medeniyet seviyesi gibi yalanlarla savunmalarına itibar etme. İmandan ve amel-i salihten başka dayanağın olmasın. Seni, ne kalbinin temizliği ne de babanın hocalığı kurtarabilir. Çünkü Allah Resulü kızına; “Ey Muhammed’in kızı Fatıma! Malımdan dilediğin şeyi iste (vereyim fakat) Allah’ın azabından hiçbir şeyi senden defedemem (Bkz., Buharî, Vesâyâ, 11), buyurmuştu.
İtibarını kaybettiğinde bütün dünya bir araya gelse sana onu iade edemez. Düşme! Düşünce ailenden başka kimseler elinden tutmaz. Güzelliğinden dolayı peşinden koşanlar, o zâil olunca seni ortada bırakırlar.
Unutma! İffet ehramını ayakları üzerine yeniden sen oturtacaksın. Aşufteleri evlerine sen irca edecek, genç kızlara yuva kurmayı sen anlatacaksın. Sen düzelince yürekler gibi, sokaklar da nurlanacak, bir daha hiçbir kadın erkeklerin ayağına düşmeyecek. İblis’in dinine göre olan birliktelikler son bulacak.
__________________ Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir(Müslim)
|