İNSANLAR ve İNSANCIKLAR...Zülküf Arslan
Kendini öven,müstağni gören,her şeye yeterli olduğunu sanan insanları anlamışım,anlamışımda,kendini zelil edip,ayaklar altına düşüreni ise asla...
İnsan deyip geçmiyor ve geçemiyorum,etrafıma bakınıp yürüyorum kalabalıklar arasında öylece....
Acınası bi toplum haline gelmiş,bu koca kalabalıklar....
Bütün değer yargıları,ölçüleri hep cahiliye hükmü üzerine bina edilmiş.Yaşadıkları hayatlarının her alanına nufus etmiş.
Adete hapsetmiş,esir etmiş hatta birer itaatkar kul haline getirmiş.
Nerde eşrefi mahlukat,nerde cahiliye ölçüleri üzerine bina edilmiş hayata koşan insalar....
İşçi ,patronundan,
Asker ,komutanından,
bi takdir almak için yapmadığı maskaralıklar,atmadığı taklalar kalmamış....
Tek amaç HOŞ GÖRÜNMEK...
Tamamda,bu hoşun içi,kocaman BOŞ olunca neye yarar...
Bi yararının olduğuna şahid olmadım,olmadığım gibi,en büyük zararıda kişiyi insandan ,insancığa düşürmesi dir.
Bir insanın kendisine yapacağı en büyük eziyet bu olsa gerek,olmaması gereken gibi davranmak.
Düşünün ki gülümsemek istemediğiniz bi olayda,gülümser gibi yapmak ne kadar zordur.Yalnız iş menfi bi durum olunca hemen işler değişe biliyor.
Aslında bu tür durumlar kimlik erozyonudur,yani kişiliksizleşmede denile bilinir.Tabiki zamanla hayatının her alanına siret eder.Tıpkı hastalık virisu gibi,zamanla kronikleşincede normalleşir ve kişi insandan inancığa dönüşür adeta ...
Günümüz insanının en çok şikayet ettiği bi durum yalakalık değilmidir.Bi yandanda bunu başarının olmassa olmazı görmüyorlar mı.
Buda kişinin kimliğini oluşturmuyor mu,
ve kimliksizleşmeye,kişiliksizleşmeye direnenlere selam olsun...
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]