Konu Başlıkları: Kul hakkının sosyal boyutu
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Ağustos 2014, 14:27   Mesaj No:1

EyMeN&TaLhA

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:EyMeN&TaLhA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 21422
Üyelik T.: 08 Kasım 2012
Arkadaşları:35
Cinsiyet:
Mesaj : 3.297
Konular: 784
Beğenildi:133
Beğendi:34
Takdirleri:141
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Kul hakkının sosyal boyutu

Kul hakkının sosyal boyutu





Maddenin ön plana çıktığı, menfaat kavgalarının hep maddede yoğunlaştığı bu dehşetli asırda, “kul hakkı” denilince de öncelikle kişinin malına ve bedenine verilen zararlar hatıra geliyor.
Halbuki, kul hakkının en geniş ve en önemli boyutu onun manevî hukukunda kendini gösterir.

Bir adamın elbisesini bıçakla çizip parçalamakla, yüzünü çizip yaralamak arasında ne kadar büyük fark varsa, ondan çok daha ileri bir fark, bedene verilen zararla ruha verilen zarar arasında söz konusudur.

Ruhun hukuku denilince önce kalbin ve aklın, daha sonra his dünyasının hukuku anlaşılır.

Bilindiği gibi; kalb, iman mahallidir, akıl ise ruhun düşünme ve anlama aletidir. Bir insanın kalbine bâtıl inançları sokmaya, yahut onu inançsız yapmaya yönelik her türlü gayret, kul hakkına en büyük tecavüz ve o kula yapılan en büyük zulümdür. Ve kalplerin “iman etme hakkını” çiğnemektir.

Aynı şekilde, insanların zihinlerini bulandıran, akıllarını yanlışa sürükleyen her türlü telkin ve propagandalar da insan aklını yaralayan en tehlikeli saldırılardır. Ve akılların “doğru düşünme hakkını” çiğnemektir.

Kulun ahlâkını tahrip edip onu hayvandan daha aşağı bir dereceye düşürmek de ona yapılan büyük bir haksızlıktır. Ve “his dünyasının istikamet üzere çalışma hakkını” çiğnemektir.

Birkaç kuruş fazla kazanma hevesiyle, televizyon reklamlarında ya da ilan panolarında müstehcen görüntüler ve resimler sergileyen bir iş adamı, onu seyredenlerin gözlerini haramda dolaştırıyor ve ruhlarını yaralayıp kalplerini kanatıyor. “Sebep olan işleyen gibidir” hükmünce, onların kazandığı günahın bir katı da o reklam sahibinin amel bilançosunun pasif kısmına yazılıyor.

Bu adamın, hayatının hesabını vereceği o dehşetli mahşer meydanında ve o hassas mizan safhasında uğrayacağı o büyük zararı, bu kısa dünya hayatının hangi menfaati karşılayabilir!?..

Keza, başka gençlerin dikkatini çekmek üzere gayr-ı ahlâki bir kıyafetle sokağa çıkan bir gencimiz de akşama kadar, kul hakkına çok önemli zararlar vererek dolaşıyor ve evine döndüğünde çok kabarık bir günah listesini de beraberinde getiriyor. Oysa kulların ahlâk binalarına verdiği bunca zarara karşılık, egoist hevesini ve hayvanî hislerini kısa bir süre tatminin ötesinde kazandığı dünyevî bir menfaat de söz konusu değil.

alıntıdır

Alaaddin BAŞAR

risale haber
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi EyMeN&TaLhA 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
ATAUZEM 4.sınıf 2014 bahar dönemi bütünleme... Erzurum Atatürk İlitam EyMeN&TaLhA 0 6495 14 Temmuz 2015 12:14
ATAUZEM 4.sınıf 2014 bahar dönemi bütünleme... Erzurum Atatürk İlitam EyMeN&TaLhA 0 4287 14 Temmuz 2015 12:06
ATAUZEM 4.sınıf 2014 bahar dönemi bütünleme DİN... Erzurum Atatürk İlitam EyMeN&TaLhA 0 5191 14 Temmuz 2015 12:00
Ramazan-oruç ve çocuğa kazandırdıkları Çocuk ve Aile Sağlığı Hâdimul İslam 3 2937 14 Temmuz 2015 11:23
çocuk eğitiminde ceza hiç mi olmamalı? Çocuk ve Aile Sağlığı EyMeN&TaLhA 0 2622 14 Temmuz 2015 11:03