.. Tâ, hâ ../Beytül Ahzan
Kâle rabbişrah lî sadrî. (Taha 25)
...
Sinelerdeki saklı duran sızılar,El-Fettah bir kapıyla aralanmayı bekler ..
Sen açmazsan eğer,kilitli kapılar üstüne kilit iner ..
Havada asılı kalır,asemanda Dosta duaya duran eller ..
Yürekler beton dünyanın altında kalmış gibi inler ..
Her şey bir “ol” emrini bekler..
Ve yessir lî emrî. (Taha 26)
...
Acizliğimi tarif etmeye ne hacet ..
Hal ayan beyansız ..
Artık gündüzler dahi LeyL ..
Aşılmaz dağlara merdiven dayadım,
Kanatsada ellerimi acıdıkça yaralarım,hızlandı adımlarım ..
Adımlarımı geri çevirme ..
Arpa boyu kadar yol alamışım hala ama olsun ,
Varamayan ayaklarıma derman ver ..
Vahlul ukdeten min lisânî. (Taha 27)
...
Özü doğru olanın sözüde doğru olur diyorlar,
Özümü senden iyi kim bilebilir ?
Sözümün özümü kale,özümün sözümü hale getirebilmesine izin ver ..
Sen söyletmezsen ben söyleyemem,yuvarlanır kelimeler ..
An oluyor sükutu taşıyamıyorum ..
Ağırlığının tarifi yok terazinin kefesinde ..
Sözümün de özümün de ağırlığını terazide bir eyle ..
Devrik cümlelerim El-Hak isminin tecellisini bekler ..
Yefkahû kavlî. (Taha 28)
...
Her satırım acizliğimin ifadesi ..
Sen daha iyi bilirsin anlaşılamamak nasıl acıtır ..
Anlatırken bir hali kale dökememek nasıl yorar dili ..
Acizim ötesi yok işte deyip susmak ,sanki bir ok baranına tutmak yüreği ..
Sen El-Alim isminle buyurmazsan,kimse anlamaz,anlayamaz ..
Kimse yüreğinin üzerine bırakmaz elini ..
Anlamazlar sen “ol” demezsen şu ahzan kalbi ..
Bekletme daha fazla ey El-Halim,bu intizar yüreği ..
...
Ve in techer bil kavli fe innehu ya’lemus sirre ve ahfâ.(Tâhâ/7)
28.03.2012
.. ahzan