Hz. Muhammed Döneminde Yönetim Olgusu/Ali Duman
Hz. Muhammed Döneminde Yönetim Olgusu
Yrd. Doç. Dr. Ali Duman
İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
GİRİŞ
Bir fert olarak insan, diğer insanlarla birlikte, belli kural ve kaidelere bağlı olarak toplum içerisinde yaşama zorunluluğu olan bir varlıktır. Çünkü o, tek başı-na kendi kendine yetebilecek, bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecek, kimseye muh-taç olmadan yaşayabilecek kudrete malik olmayan, aksine insan olarak belli bir değer ifade edebilmek için diğer insanlara muhtaç olan bir canlıdır. Kur’an-ı Kerîm’in ifadesiyle “zayıf yaratılmış” olan insanın, yaratılışından kaynaklanan acziyetini ve zayıflıklarını giderebilmek, temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve mükemmelliklere ulaşabilmek için toplum içerisinde, diğer insanlarla birlikte ve onlarla yardımlaşarak yaşamak zorundadır.
Toplum ve toplum hayatı ise düzen ister. Çünkü toplumu meydana getiren ve fert (birey) olarak değer kazanan insanlar, akıl, idrak, zeka, kuvvet, güç gibi yaratılışlarından kaynaklanan bazı özellikleriyle, birbirleriyle denk ve eşit değil-lerdir ve bu eşitsizlik toplum hayatının sürekliliğini engellemeye ve hatta onu yok etmeye müsait bir ortamın, anarşi ortamının doğmasına ve düzensizliğe zemin hazırlar. Bu düzensizlik güçlünün zayıfı ezmesi, köleleştirmesi, akıllının diğerle-rine hükmetmesi, yaratılış itibariyle eşit olan insanların birbirlerinin hak ve hürri-yetlerini gasp etmesi anlamına gelebilir. Oysa bütün bunlar toplum hayatını zede-leyici, toplumun dağılıp yok olmasına neden olan durumlardır. Bu sebeple toplum düzensiz olmaz. Düzen ise en genel manasıyla devlet demektir.
Devlet, insanlık tarihinin en önemli kurumu olarak beşeri (insan, toplum, halk), tabiî (coğrafî, ülke) ve hukukî (iktidar, hakimiyet, otorite) olmak üzere başlıca üç unsurdan meydana gelir. Buna dördüncü olarak “ayırım yapmadan herkese uygulanabilecek kanunlar”1 da eklenebilir.
Devletin, insanlar tarafından kurulmuş olan müesseselerin en önemlisi ol-duğu ve zorunluluğu hakkında hemen hemen bütün araştırmacılar ve siyaset bilimciler arasında ittifak vardır. Yani devlet, toplum hayatının devamı için varlığı zorunlu olan bir kurum olarak kabul edilmektedir.
Devletin varlığının devamı da bu üç unsura bağlıdır, yani
ülke, halk, iktidar. Nitekim devlet hakkında yapılmış bütün tanımlarda devlet, bu üç unsuru ile birlikte ele alınmıştır. Biz de devleti, belli bir coğrafyada (ülke) yaşayan insanları (halk) üstün otoritesiyle (iktidar) yö-netmek için kurulan siyasi bir kuruluş şeklinde tanımlamayı tercih ediyoruz.
Bu tanımdan devletin görevinin
yönetim olduğu ortaya çıkmaktadır. Yönetimden maksat ise, en genel manasıyla, devletin unsurlarından birini oluşturan halkın yani toplumun refah, huzur ve mutlu bir şekilde hayatını sürdürmesini sağ-lamaktır. Bu ise devletin yönetimi altındaki insanların mutluluğunu sağlamak amacıyla kurulmuş olduğu şeklindeki görüşün doğruluğuna delalet eder. Ayrıca bu tanım devletin iki önemli unsuru fert ve iktidar (otorite) arasındaki ilişkiyi de ortaya koyar.
Buna göre yönetim kavramını:
“belli bir toprak parçasında yaşayan bir toplumun rahat, huzur ve mutluluğunu gerçekleştirmek için elindeki hükmetme gücünü kullanan otorite yada otoritelerin gerçekleştirdiği eyleme verilen isim” şeklinde tanımlamak mümkündür. Yani yönetim, devlet mekanizmasının temel işlevidir.
Devleti meydana getiren üç temel unsurdan ikisi, fert ve iktidar arasında cereyan eden yönetim işlevi, tarihin ortaya çıkardığı ilk devletten günümüze kadar hemen her türlü devlet organizasyonunda en önde gelen işlev olarak değerlendiri-lebilir. Bu sebeple yönetimde fert-iktidar ilişkileri büyük önem arz etmektedir.
Ferdin topluma olan zorunlu bağımlılığı ile fertlerin tabiatlarından kaynak-lanan farklılıklar sebebiyle ortaya çıkan eşitsizlikler, toplumun belli kurallarla idare edilmesi zaruretini ortaya çıkarmaktadır. Bu ise toplum hayatının sürdürüle-bilmesinin ancak toplum nizamının teminiyle mümkün olabileceğine işaret etmek-tedir. Toplum nizamının sağlanması zarureti iktidarı doğurmaktadır2. Şu halde fert ve iktidar ikisi birbirinden ayrı olmayan bir elmanın iki yarısı gibi, devletin varlık sebepleridir.
Hz. Peygamber döneminde fert-iktidar ilişkilerinin konu edildiği bu araş-tırmada, ilk dönem İslâm toplumunda yönetimin ne olduğu ve nasıl gerçekleştiril-diği üzerinde durulacaktır. Durumun tespitine yönelik bir aydınlatma çabası ola-rak nitelenebilecek olan bu araştırmayla Hz. Peygamber döneminde iktidarın ne anlama geldiği ve ne şekilde gerçekleştiği gibi soruların yanında, bu iktidar karşı-sında ferdin konumunun ne olduğu da söz konusu edilecektir. Bu cümleden olarak araştırma iki aşamadan meydana gelmektedir; ilk aşamada Hz. Peygamber döne-minde, iktidar ve fert kavramlarının durumunun tespitine çalışılacak ve ikinci aşamada da Hz. Peygamber dönemi uygulamalarından hareketle fert-iktidar ilişkileri ortaya konularak, yönetimin nasıl gerçekleştirildiği aydınlatılmaya çalışılacaktır.