Konu Başlıkları: Bir Oda Dolusu Sen İstiyorum..
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 29 Ağustos 2015, 08:09   Mesaj No:1

İslaminesil

Medineweb Emekdarı
İslaminesil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:İslaminesil isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 40187
Üyelik T.: 20 Mart 2014
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Wan
Yaş:42
Mesaj: 2.708
Konular: 316
Beğenildi:1428
Beğendi:590
Takdirleri:598
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Bir Oda Dolusu Sen İstiyorum..

Bir Oda Dolusu Sen İstiyorum..

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]



Yağmurlu ikindilerde görülen hüzünlü bir rüya gibi sana seslenişim.. Dudaklarımda yıllanmış bir ah.. Gözlerimde dağlardan arta kalmış bir nigâh.. Yorgunum ya dostum.. Kırılmış ya kalbimin kenti orta yerinden..
İçimden bir dolunay eksilmiş ya..
Bir sen eksilmişsin dostum..
Yüreğimdeki yangınla kentlerini sarmak değil niyetim..

Aslında..

Aslında kalem titrerken, söz biterken, bir yıldız kayarken gözlerimden seni arıyordum ben..
Yani gençliğini.. On dokuz yaşını..
Yani hayallerimizi.. Bulutlara çizdiğimiz duaları..
Akşamın alacasında, yıldızların tam ortasında boğazımıza kurşun gibi dizilip sustuklarımızı..
Kalbimizde dolu dizgin ama kanadı kırılmış sevdaları..
Bilmiyordun belki.. Belki uzaklardaydın.. Belki unutmuştun.. Belki unutmaktan korkmuş belki özlemekten yorulmuştun.. Susmuştun..
Ama ben?.. Ayrılığın saçları uzasa ne çıkar dostum.. Aylar yüzyıla dursa ne..
Sol omzumun üzerinden başın sarkıyorken yüreğime, nasıl unuturdum ben?.. Ve nasıl yorulurdum özlemekten, iklimler boyu seni anarken.. En çok seni susarken karanlıklara, sana susuzluğumu nasıl unuturdum?..
Seni arıyordum bunca zaman..
Öfkeni.. Şiirlerini.. Kirpiklerinde çağlayan inci tanelerini..
Sevdiğinde, güneşin bulutların ardına gizlendiğini.. Kızdığında, dağların ve düşmanların ve ırmağın ve toprağın titrediğini..
En çok seni.. Ayın on dördünde gençliğini..
Hani her Cuma bir ayet dolanırdı dilimize.. “Onlar Rablerine iman etmiş genç yiğitlerdi” derdik.. Gençliğin üstüne kılıç gibi imanı kuşandığımızda, gözlerimizde bir yiğit doğardı hani.. Güneşe doğru, şafağa doğru bir ün salar, bir destan yazardı..
Hani seherler boyu hidayet dilerdik.. Korkardı ya bir elçi.. Yaprak gibi titrerdi.. Bir dağ lalesi inlerdi.. Bir söğüt ağacı sırtını denize dönerdi..
Bütün kalpler iki parmağı arasında değil miydi?.. Dilerse evirir çevirirdi.. Halden hale getirirdi.. “Hidayetten sonra kalplerimizi eğriltmesin” derdik ya hani.. En çok hidayet deyince bir feryadı taşırdı yüreklerimiz.. Avuç dolusu bir hıçkırık sarardı..
Sonra bir yağmur gibi ağır ağır, bir şiir gibi aşkla hidayet dolardı içimize..
Ne zaman dikilse başımız ve secdelerimiz.. Ne zaman “Bizim Rabbimiz göklerin ve yerin Rabbi” desek.. Ne zaman dursak dimdik sarayların karşısında kalplerimiz perçinlenirdi.. Bir kurşun eriği dolardı içimize.. Bir duvarın tuğlaları gibi sarılırdık birbirimize.. Yeryüzünün damarında bir kan gibi akardık.. Ayların kıyamından ve sıyamından daha hayırlı ribâtlara taşınırdık..
Hani seninle bir olup Ömer’in gözlerine bakardık dostum.. Ömer emirdi.. Emir Ömer’di hani.. Üzerinde on iki yerden yamalı elbisesi.. Bir tevazunun ırmağında durulur ve otururdu.. “Herkes bir şey dilesin” derdi.. “Yüreğinden ne koparsa bir şeyler dilesin herkes..”
“Şu oda dolusu gümüşüm olsa ve Allah yolunda infak etsem” derdi biri..
Ömer’in içinde alev alev bir çöl susardı..
“Şu oda dolusu altınım olsa ve Allah yolunda infak etsem” derdi bir diğeri..
Ömer’in dimağında bir bulut parçalanır ve gece olurdu gözleri.. Karanlığa boğulurdu..
Sonuncuları “Şu oda dolusu mücevherim olsa ve Allah yolunda infak etsem” derdi..
Ömer’in kalbine bir hançer saplanır, kalbinden kan sızar ve delik deşik olurdu..
Bir ah çekerdi sonra.. Dudaklarına bir vaveyla yanaşırdı.. Avuçları göklerde, yüreği parmak uçlarında dilekler tutardı..
“Şu oda dolusu Ebu Ubeyde bin el-Cerrah, Muaz bin Cebel ve Huzeyfe bin el-Yeman olsa da onları Allah yolunda görevlendirsem” derdi..
Ne olur kızma dostum, arıyorsam bunca zaman, özlüyorsam, bekliyorsam..
Ne zaman unutmaya çalışsam gençliğini, dağ gibi bir Ömer dikiliyor kalbime..
Sadece Ebu Ubeyde gibi, Muaz gibi, Huzeyfe gibi ve onların izinde sen gibi gençliğimizi arıyorum..
Hiç bıkmadan, usanmadan, unutmadan dua dua seni diliyorum Rabbimden..
Bir oda dolusu sen istiyorum..
Ve bir oda dolusu adam gibi gençliğimizi..
Ümmü Reyhane …02/2010

__________________
Ben sizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün sünnetine çağırıyorum: Gerçekten sünnet öldürülmüş ve bidat diriltilmiştir.Hz.Huseyin
Alıntı ile Cevapla
Konu Sahibi İslaminesil 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Babadan Evlada Cevap. Makale ve Köşe Yazıları Kara Kartal 18 7526 13 Kasım 2017 21:19
Asrın Kerbelasi Filistin.. Serbest Kürsü Mihrinaz 3 1832 13 Kasım 2017 18:55
Dūşlerim... Makale ve Köşe Yazıları su damlası 2 1766 12 Kasım 2017 07:51
Mynmar ve Biten Muslumanligimiz... Makale ve Köşe Yazıları İslaminesil 0 1600 16 Eylül 2017 22:06
Veyl Olsun... Makale ve Köşe Yazıları Mihrinaz 3 1764 16 Eylül 2017 22:04