[Ali Parlak]

HAY’DAN HU’YA/Ali Parlak

HAY’DAN HU’YA
Ezelde hiçbir şey yokken, Nuru Muhammed(sav)’i zatına ayna olarak yarattı Aşk’ı Teala(cc). Bilinmek ve sevilmek istemiş, Zahir ismi, Vedud ismiyle beraber tecelli etmişti. Bilinmek istemiş, bilinmişti… Sevilmek istemiş, sevilmişti… Bilen de Kendisiydi, Bilinen de… Seven de Kendisiydi, Sevilen de…

Her yer Nura gark olmuştu. Sağ, sol, ön, arka, üst, alt, iç, dış… Her yer Nur’du. Tevekkelli değil, Peygamber efendimiz(sav) dua ederken şöyle diyordu: ‘’Allahım! Kalbime nur ver, gözüme nur ver, kulağıma nur ver, sağımı nurlandır, solumu nurlandır, altımı nurlandır, üstümü nurlandır, önümü nurlandır, arkamı nurlandır ve beni baştanbaşa nûr kıl…’’ Zaten baştan başa Nur’du güzeller güzeli.

Her yer bir Nur denizi... Nur dediysem, aslı su… Renksiz, kokusuz, tadı kokusu yok… Tertemiz… Bütün kirleri temizleyen, âleme hayat veren bir şey… Belki de ondandır yağmura Rahmet denmesi… Kısaca her yer suydu… Sonu olmayan bir Derya vardı sadece… Derya… Uçsuz bucaksız bir derya… Sonra ne mi oldu? Deniz dalgalandı ve sonlu çokluklar oluştu. Can verdi âleme, kan verdi… Ve her şey sudan yaratıldı:

‘’İnkar edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hala inanmayacak mısınız? (Enbiya Suresi 30)

Nur, ete kemiğe bürünüp 571 yılında Muhammed(sav) diye göründü. Aynı Nur, arz üzerinde Su olarak bedenlendi. Dikkat edin, Cennetteki nimetlerin hiç birisi, ne tadı ne şekliyle dünyadakilerin aynısı değil. Belki benzerdirler ama aynısı değiller. Ama Su öyle değil. Su bire bir aynısı… Bu dünyada nasıl bedenlendiyse, Cennette de aynı bedendedir Su…

Aynı Su, nefes alabilelim diye atmosferde hava olarak bedenlendi. Ama hava haliyle bile Su özelliğinden vazgeçmedi. Can verdi, kan verdi, hayat verdi… Hiç dikkat ettiniz mi rüzgar eserken dalga dalga eser… Aynı deniz dalgası gibidir… Huuuuuu diye bir eser, sonra bir nefes alır tekrar eser… Kesintisiz değildir yani… Aynı denizlerdeki dalga gibi… Bir Haaayyy, bir Huuuu…

İnsan da Sudur aslında… Beyninizin %95’ine su diyor tıp ama bakmayın siz onlara tamamınız sudur. Yani öğrendiğiniz tüm bilgiler suya kayıt ediliyor. Canlıdır su, diğer cansız maddelere benzemez. Tepki verir olaylara… Belki de sınav önce annelerin suya okuyup üflemeleri bundandır. Hani okunmuş su diyorlar ya, neyse… Güzel sözler söylerseniz suya, kristallerinin aldığı şekil mükemmel olur. Kötü sözler söylendiği zaman alacağı şekil size hasta eder demedi demeyin. Çünkü içtiğiniz zaman o su sizi oluşturacak.

Sonuç olarak insan da su gibi dalga dalga vurur sahile… Bir Haaayyy, bir Huuuu… Hay’dan gelir her şey anlayacağınız üzere, Huuuu’ya yelken açar… Aslına bakarsan canlar, bütün kâinat aynı anda nefes alıp veriyoruz. Aynı anda ip atlar gibi… Bir Haaayyy, bir Huuuu…
Aşk ile…

Ali PARLAK
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]