Korkma konusu üzerinde birkaç şey daha söylemek istiyorum.
Huşu kelimesini değil de "La Tehaf!" derken kullanılan H-F harflerinden türetilen korku kelimelerine odaklanacağım.
Yukarıda Hz. Musa'ya korkmamasını emreden iki ayetten bahsetmiştim. Bu iki farklı ayetteki "Korkma!" emri sadece Hz. Musa'ya yöneliktir.
46. ayetteki Hz. Musa firavuna gitmeden hemen önceki korkma emri ise çoğuldur. Hem Hz. Harun'a hem de Hz. Musa'yadır.
77. Ayetteki ise Hz. Musa'ya verilen başka bir emrin "neticesi" olarak karşımıza çıkıyor "korku sorunsalı": "...Kullarımla geceleyin yürü de onlara denizde kuru bir yol aç! Böylece yetişilmekten korkmaz, huşuya kapılmazsın."
46. ayette firavuna giderken, firavunun ülkesine giderken korkanlara korkmamalarını emrederken Rabbimiz.
77. ayette firavundan, firavunun ülkesinden ayrılanlara korkmamaları için yapmaları gerekeni emrediyor Rabbimiz.
112. ayette ise Rabbimiz müminlere şu müjdeyi vermekte:
Kim de mümin olarak salih amel işlerse, o, ne bir zulümden ne de (hakkının) çiğnenmesinden korkar.
|