15 Temmuz Şehidi Halil Kantarcı'ya Eşinden Mektup
15 Temmuz'da Çengelköy'de şehit olan Halil Kantarcı'nın eşi Ayşe Kantarcı'nın sosyal medyada paylaştığı, eşine ithafen yazdığı mektup okuyanları duygulandırdı. Mektubunda üç çocuğu ile beraber şehit eşinin emanetine sahip çıktığını ifade eden Kantarcı, 15 Temmuz'un 3'üncü yıldönümünde şu sözleri paylaştı:
İLK YAŞINI GÖREMEDİĞİN ÖMER
Çok şey değişti gittiğinden beri, bazı şeylerse inadına kaldı olduğu gibi. Ömer, ilk yaşını bile göremediğin. İlk konuşmayı öğrendiğinde " anne, babam nerede? gelsin artık" dedi . Akşamları zil çaldığında 'babam geldi' diye koştu kapıya. Zeynep onu "Ömer, babam cennette, eğer iyi insan olursak, biz de cennete gideceğiz" diye teselli etti.
Ve ben sanki yüreğimde bir yanım volkan, bir yanım buzdağı. İçimdeki ateş her alev aldığında, imtihanımı nimet kabul edecek kadar ağır imtihan yaşayanları düşündüm, avuttum kendimi. Allah'ın bana gönderdiği güzel kulları ile su serptim yüreğime ve rahmeti bol Rabbimin varlığı ile güç buldum, ona sığınıp devam ettim yoluma.
Mezarına geliyorlar, ağlıyorlar, dertleşiyorlar seninle. Senin kaderin, iki âlemde dert dinlemek. Ev ile mezarlık arası 5 dakika bir kez merak etmediler emanetlerini. Yine bu benim gördüğüm, bildiğim. Hakikat Allah'ın katında malum. Elbet vardır herkesin kendince bir sebebi. Ben ise, bazen bir Yasin okuyacak bazen de sadece bir Fatiha okuyacak kadar kalabiliyorum yanında. Emanetlerine ve ismine sahip çıkmaya çalışıyorum elimden geldiğince, ismini kullanmak yerine, ismine layık olmaya. Her an seninleyim zaten, her an aklımda, dilimde ve kalbimdesin.
15 Temmuz, birilerinin hayatına hiç dokunmadı, birilerininkini tarumar edip geçti. Tüm bedel ödeyenlere ve yakınlarına dayanma gücü ver Allah'ım, yüklerimizi hafiflet.