Şimdi Herkese Saygı Modaya Hani
Selam Kevser Su!.. Nasılsın kuzum?
Bonesiz şal takmaya başladığından beri afiyettesindir inşallah. Nasıl iyi olmayacaksın ki, meğer senin de saç diplerin varmış ya inanılır gibi değil! Bütün dünya olarak bu merakımızı giderdin kendini de ispat etmiş oldun, bi rahatlama gelmiştir tabi sana doğal olarak.
Ha bir de gösterebildiğin ayak bileklerin oranında ilan ettiğin özgürlüğün (!) için gözlerimiz buğulu izliyoruz seni. Allah’ım o nasıl düzene başkaldırıdır, o nasıl geleneğe nanik yapmadır hayranlıkla izliyoruz. Gerçi yürüdükçe kalçalarını da izliyoruz ama başın örtülü olduğu müddetçe sıkıntı yok tabi. Önemli olan saç telleri gerisini sal gitsin…
Neyse, ne diyorduk. Ha marjinallik, evet…
Bu marjinalliğin konusunda çok takdir ediyoruz seni, ancak ben en çok Kabe’nin önünde diz çöktürüp evlenme teklif ettirdiğin Abdulfurkan Can’ı görünce “işte bu yaa işte bu beklenen yeni nesil” demiştim.
Hele camide dua ederken “çok takvalı gibiymişiz, sabah akşam namaz kılıyoruz gibi çek pampa”temalı o düğün fotoğraflarına ayrı hastayım. Nasıl başarıyorsun nasıl ikna ediyorsun bu rezillik pardon güzellik için adamı? Aynı adam sonra ekmeğe zor gidecek biliyorsun değil mi? Hani sonra üzülmece olmasın diye şeaptım.
Allah aşkına doğru söyle toplum olarak şu sorunun da cevabını verirsen bi rahatlama gelecek hepimize. Sakalından akan abdest suyunu şalınla silerken mi yoksa abdest sırası bekleyip kavga ederken mi Kabe manzaralı balayı ya da Kudüs turu olan evlilik yıl dönümü için ikna ettin kocanı?
Âlâ Dergisinin düzenlediği kız partisinde başörtülü kapak güzeli olmak için 250 TL verdiğin söylentisi doğru mu tatlım? Parti iptal edilince üzüntüden “şal nasıl bağlanmalı, tesettür makyajı nasıl olmalı, saç gibi şal bağladım” gibi videolar çekmeye başladığın söylentisi de doğru o zaman?
Bir söylenti daha var hakkında.
Ay dur onu da sormam lazım ya!
Senin için inandığı şeyleri yaşayamayacak kadar korkak, arafta kalacak kadar aklı karışmış, girdiği her ortamın rengine bürünecek kadar bukalemun...
Ezgi Akgül