Alıntı:
“Gençliğin ruhunu, işlenmeyen bir tarla gibi kendi haline bırakırsanız, orada ısırganlar ve dikenler yetişir.”
|
Konuşmaktan bogazlarım ağrıyor dilim dönmüyor nerdeyse. Gözüm açık olsun demekten pörtlek oldum .))) Dinlemekten beynim yanık. Ev içi denge merkezi olmaktan yörüngem şaştı. Nerelerdesin sesin çıkmıyor, görünmüyorsun diyen yakın dostlarım var. Ergenlerim, gençlerimle 7/24 terapi, konuşma, güzelim-çirkinim, sivilceliyim, kaşım gözüm kıyafetim, arkadaşlarım, şişmanım, 300 gr fazla eksik, konserlere gidildi ben neden gitmiyorum. Onlarin ailesi de kapalı, onlar neden bu kadar özgürler. Allahım yardım et sancı çeken kullarına
Maske zorunlulugu geldiğinde çok zor taktı ergenim. Gözlük buhar yapıyor, nefes alamıyorum. Şalıma takamiyorum. Yasak kalktı. Benim kız çıkarmıyor. Nefes alamiyor, kulak maske takmaktan yırtılmış ama Sivilceleri görünürse, çirkin zaten. 2 tane daha oğlan büyütürdüm bu ne yahu. 1 seneyi oflaya puflaya arada terlik fırlatıp düş yakamdan diyerek, çokçası dinleyerek, bazen doğru bazen yanlış ama stresli atlattik bu seneyi çok şükür.
Pandemi çok şey aldı gençlerden. En uyumlu olgun karakterli bir genç kızdan bahsediyorum size bu arada. 10. Sınıfta. Bırakırsak hemen orada ısırgan ve dikenlerin büyümesi çok kolay. Anne baba olarak hep devrede olmalı. Hata yapmaya çok meyilliler. Dini eğitimle, terbiyeyle büyüttüğünüz çocuk değerlerine dahi yabancı olabilecek hale geliyor. Üstüne gitmek yargılamak en kolayı ve işe yaramayacağını biliyorum. Dua ederek, sabırla, dinleyerek, okşaya seve, sarıla, mutlu cocukluğunu anlatarak vicdanının devreden çıkmasına müsade etmeyerek, bugunler geçecek, kendin ol, taviz verme, biz yanındayız, degerlisin, degerlimizsin, başkasının onayına ihtiyacın yok diye diye ağlaya güle atlattık. Daha ikinci var. "Bak ani öfkelenebilirmişim annecim ergenlik hormonlarımdanmış kızmayin bana"
Kız-oğlan yok elbette. Ama şu filtreli zamanlarda, gerçek dünyanın kirli yüzünde, gerçeklerden bağını koparmadan, telefona kaptırmadan kız evlat yetiştirmek çok zor. Küçükken eğitimine yatırım yapanlar, mutlu çocukluk geçirenler en kazançlılar diyeyim. Bize gaflet yok. Sürekli güncel kalıcaz. "Siz benim pirlantamsınız, sizinle büyüdüm, sizden çok şey öğrendim, hala öğreniyorum.Işıl ışıl göz kamaştırıyorsunuz. İnsan pirlantasını ortaliklara koyar mı? Mutlaka güzel bir kutuda saklar. Kusura bakmayın sizi istediğiniz yere salmıyor, kötülüklerden uzak tutma gayretindeysem..Haram ortamlardan sakıniyorsam" kusura bakmayın yapamam. Vicdan hep devrede olduğundan çok tesirli oluyor.
Birde çocukların olmadıkları gibi görünmesine izin vermeyin. Memur, emekli, esnaf vd. bir aile olduğunu, onlardan kısmadigimizi ama o marka ayakkabı, son model telefon, bu kıyafeti aldım hadi bir tane daha gibi israflara asla giremeyecegini bilmeli. Babalar hayat pahalilığı, ekonomik konularda ara ara konusmalar yapmalı. Market, servis, giderler haberleri olsun. Çevreleri olmadığı gibi görünen arkadaş kitlesiyle dolu. Annelerini gördükçe " arkadaşımın annesi normal bir kadın kızı nasıl bu kadar havalı, özgür, acımasız, anne kapalı kızı neden bu kadar açık, onlar nasıl izin veriyorlar ?" diye dettleniyor. Cevabı bazen birlikte ariyoruz. Bazen kendisi buluyor. Anne olarak arakadaslarını sordum ama yargılamamaya, anne tarzı sözler sarfetmemeye özen gösterdim.)) Sizin cevabınız net: "BEN ONLARA BENZEMEM.ONLAR da BANA.. BENİM ÖLÇÜM FALANCANIN AİLESİ DEĞİL. ALDIĞIM KARARLARI BEĞENMEYEBİLİRSİN. ELEŞTİRİYE KAPALIDIR." BİTTİ.
Gelsin yeni ergen sıkıntıları.çok şükür Allahım çok.
Bunlar geçiş dönemi. Hasarsız atlatmaları için, toplum inşası kadınla başladığı için sağlam duruşlu genç kızlar yetişirmek şart. Biz annelerin görevi bu. Bizde salmicaz, bizde okuyacağız, bzde kullandıkları uygulamaları bileceğiz. Anne yada baba birinden biri bu konuda güncel olmak zorunda. Hız çağında "bizim zamanımızda" diye başlamak hiç iyi fikir değil.)) İyi okullarda okutmak kadar, elbecerisi kazanmaları, evden, işten, sorumluluktan kopmamalarını sağlamak çok önemli. Komutla ama olsun
))Çok ararsiniz içinden gelipte yapsın genclerini. Onların son temsilcisi biziz. Malesef böyleler.