Kuran'ın insanda neyi inşa etmeye, hangi tasavvuru yenmeye çalıştığı, hangi bozuk itikatları düzeltmeye çalıştığıni 1400 yıl sonrasından görüyoruz kahroluyoruz. Çağlar geçse de inancimizdaki sakatlık bizi mitolojik ve hurafeye dayalı bilgileri konuşmaya sevkederken, berrak, saf, duru hakikat kaynağını dinlemekten, anlamaktan uzak tutan marazi tavır devam ediyor.
Lügatte sihir bakın ne demek?
"Birşeyi gerçekte olduğundan farklı göstermek" O zaman sihrin en büyük etkisi akıl ve irade üzerinde demektir. Sihir aklı iptal eder, fikri karıştırır, duyguları kirletir, kalbi çeler, ruhun gücünü kırmayı amaçlar. Sihrin gücüyle insan iradesi ters orantılı. Kuran'da sihir insana onun iptalinin ise Allah'a nispeti oldukça anlamlıdır. (7:118)
Konuyla alakalı verdiğiniz her bilgi kaynaksız bir kere onu belirteyim. Sihri büyüyü meleklere, vahye isnat küfür sebebidir Allah muhafaza. Konu sözlü gelenek, mitoloji ve hurafelere dayandigindan kaynak İsrailiyat.
Kuran'ın bak ve gör dediği yer es geçtiğiniz yer tam olarak burası... Alıntı:
Bu ana kaynak HARUT ve MARUT meleklerine vahyedilen büyü ilmi yani bugün adına "şeytani Kabala" denilen vahiydir.
Bakara Suresi 102. ayeti gözden geçirdiğimiz zaman, sihir ve büyünün farklı şeyler olarak zikredildiğini ve Harut Marut meleklerine; insanlara, özellikle yahudilere büyü öğretme cezası verildiğini öğreniriz.
|
Bakara 102:
Onlar, Süleyman'ın hükümdarlığı hakkında şeytanların (uydurup) söylediklerine uymuşlardı. (Oysa) Süleyman, (büyü yapıp) kâfir olmamıştı. Ancak şeytan (ruhlu insan)lar kâfir olmuşlardı. (Çünkü) onlar, insanlara büyü ve Babil'de Harut ile Marut isimli iki hükümdara* indirileni öğretiyorlardı. (O iki hükümdar): "Biz sadece bir imtihanız; sakın kâfir olmayın!" demeden kimseye (bir şey) öğretmezlerdi. Onlar, o ikisinden (Harut ile Marut'tan), kişi ile eşinin arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı. Oysa onlar (büyücüler), Allah'ın izni olmadan kimseye zarar veremezler(di). Onlar ise, kendilerine zarar veren ve yarar sağlamayan şeyleri öğreniyorlardı. Yemin olsun ki (büyüyü) satın alanların ahiretten payı olmadığını çok iyi bilmektelerdi. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bunu bilselerdi!
97. Ve 103. Ayetlerde vahiy meleğine düşmanlık eden kitap ehli ve onların vahyi inkarları, Hz Süleyman'ın büyülerle ilgili suçsuzluğu dile getirilirken; verdiğiniz bilgi diyorki;
Süleyman peygamber büyüyle ugraştı, melekler de( Harut-Marut) yaptı. Allah büyüye onay verdi-haşa- sonra büyüyle uğraşanları azapla tehdit etti. (Bakın aklı işletiyorum)
Tevrata sırt çeviren Medine yahudilerinin Kabala'ya yapışmaları, hayatı gizem , büyü, haline getirmeleri, hz Süleyman'a sibirbaz iftiraları sert bir dille kınanıyor.
Ne diyorlardı:" Muhammedin işine bakın!Doğruyu yanlışı birbirine karıştırıyor. Süleyman'ı peygamberler arasında anıyor.
Oysaki rüzgara binen bir büyücüydü" demişlerdi.
Kuran ise sihri bu ayette açıkça "küfür/gerçeği örtmek) olarak nitelendiriyor
Medine Yahudi hahamlarının Babil sürgününde öğrendikleri Harut ve Marut hikayesi (cezalı iki meleğin büyü yapmayı öğretmesi) Hz Süleyman'a iftira ederek büyüyü meşru görmeleri, bunu da t-ıpkı bu yazının vermek istediği gibi- Allah'a ve elçilerine yakıştırmaları ayette anlatılıp eleştirmektedir. Ayette bahsesilen ve kınanan konular Yahudi inanişıdır.
Yöneticiliğini yaptığı İsrailogulları yönetimi sırasında ilim, sanatta, siyasette,hikmette ulaştığı seviyeye sihir sayesinde geldiğine inanıyorlardı.
Alıntı:
İster Babil'den tüm dünyaya yayılsın ister daha sonra Babil'e gelenlerce keşfedilsin, büyü ilminin yani şeytani Kabala'nın merkezi Babil'dir ve Harut ile Marut melekleridir.
Allah yahudilere süre vermiştir. Bu süre zarfında kuduran yahudiler Kabala ilmi ile dünya tarihi ile oynayarak kendi Mesih planlarını sözümona gerçekleştireceklerdir. Tüm cihanda İslam topluluklarının bölük pörçük olmasının bir nedeni işte bu büyüdür.
|
Harut ve Marut'u iki hükümdar, melik olarak okumuş alimler vardır (İbn Abbas, Dahhak, Hasan Basri,İbn Kesir)
Siz vasıftan ziyade isimlere odaklanirsanız "sihri vahiyle ha olmadı ilham ile indirirsiniz, Allahın sakın onlar gibi olmayın! uyarısını kulak ardı edersiniz. Binersiniz bir alamete. Gidersiniz kendi kiyametinize.
Onlar nasıl ki, Hz Süleyman dönemi her alandaki refahı büyüye ve peygambere iftira ederek sihir yaparak elde ettiğine inanıyorlarsa, sizde bugün ümmetin perişanlığını, kafasızlığını bu asılsız yahudi geleneğine bağlayarak
Allah'a , peygamberine ve meleklere iftira etmiş oluyorsunuz" Kuran bunlara itibar edenlere tam durduğunuz yeri bastığınız yeri gösteriyor bu ayetle. Çukur...pislik. Aklınızı kullanın diyen Allah'ı (cc), yahudi masallarına alet ederek, tamamen göz boyama olan, hakikatten hiçbir pay alamamış bir konuyu Allah'a, meleklerine ve vahyine baglayamazsınız...Demekki aklını kullanmıyor İslam ülkeleri ki vadedildiği gibi
pisliğe mahkumlar. Ne zaman sihir büyü kabala, sebatayciliktan medet ummaz az kafa çalıştırırlar Allah yine vaadini işletir.
Bütün benliğiniz ile bir Fatiha okuyun Allah ile akdinizi hatırlayın. Gazaba ugrayanlardan, sapıklardan eyleme yalnız sana ibadet ederiz ilahi fermanını imzalayın. Sonra âyetleri zihnimizi, şahsiyetimizi inşa edecek şekilde okuyalım. Dua ile...