DÖRDÜNCÜ BÜYÜK YANLIŞ: “Memleket çok iyiye gidiyor, Ankara’dan Konya’ya hızlı trenle bir buçuk saatte ulaşılıyor…”
Burada iyilik, iyileşme, ıslah olarak ulaşım konusunda teknik bir ilerleme delil olarak gösteriliyor. Çok yanlış… Bir buçuk asır önce Ankara ile Konya arasında demiryolu yoktu, insanlar develerle, atlarla, arabalarla, hatta yayan seyahat ediyorlardı. İnsanları, toplumları, siyasi düzenleri, devletleri vasıflı, üstün, iyi yapan unsurlar teknik değil; ilim, irfan, ahlak, adalet, fazilet, hikmet, yardımlaşma, sanat, kültür gibi değerlerdir. Teknik ilerlemeleri, hızlı trenleri, uçakları, Şeriat ve ahlak hudutlarını zorlamayan konforu elbette kabul ediyorum lakin Ankara’dan Konya’ya bir buçuk saatte gidiliyor diye her şeyi tozpembe göremem. Konya şehrini ele alalım: Eskiden Konya’da tren, elektrik, asfalt yollar, şehir suyu yoktu ama medreseler vardı, tekkeler vardı, şer’i mahkemeler vardı, adalet vardı. Bir gram adalet, ilim, irfan, kültür, fazilet; bir ton hızlı trenden daha kıymetlidir. Lütfen iyilikleri kötülükleri teknik terakkiler ile ölçmeyelim. Konya’da o eski büyük ulema, fukaha, meşayih, kâmil mürşitler, arifler var mı, bana onlardan haber verin.
Denk geldi çok yerinde tesbitler