Konu Başlıkları: Kur'an İlimleri
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 19 Ocak 2009, 22:57   Mesaj No:1

NUR

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:NUR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 127
Üyelik T.: 10 Eylül 2007
Arkadaşları:4
Cinsiyet:
Memleket:ankara
Yaş:32
Mesaj: 1.805
Konular: 527
Beğenildi:30
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Kur'an İlimleri

Kur'an İlimleri

Kur’an ilimleri (ulûmü'l-Kur’ân) tamlaması esas itibariyle Kur’an’la doğrudan ilgili olan disiplinleri kapsar. Kur’ân‑ı Kerîm’le alâkası olmayan, fakat kendisinden Kur’an’ın yorumunda dolaylı olarak yararlanılan ilimlerin Kur’an ilmi sayılıp sayılmayacağı hususu tartışılmıştır. Bu sebeple zaman zaman kullanılan ''Kur’ânî ilimler'' (el-ulûmü'l-Kur’âniyye) şeklindeki tamlamanın ulûmü'l-Kur’ân terkibinin anlamını vermediği için Kur’ân ilimleri yerinde kullanılması yanlış olur. Meselâ astronomi, matematik, biyoloji gibi ilimler Kur’ânî oldukları halde genel kabule göre Kur’an ilimlerinden değildir. Kur’an ilimleri Kur’an’ın vahyi, nüzûlü, yazımı, okunması, tertibi, toplanması, çoğaltılması, hattı, kıraati, tefsiri, i‘câzı, nâsih ve mensuhu, i‘râbı, dil, üslûp ve belâgatı, âyet ve sûrelerinin birbiriyle ilgisi, muhkem ve müteşâbihi hakkındaki disiplinleri kapsar. Son yıllarda İslâm dünyasında ve özellikle Türkiye’de yapılan bazı çalışmalara verilen ''usûlü't-tefsîr'' adı genellikle Kur’an ilimleri yerinde kullanılmaktaysa da aslında bu terkipte Kur’an tefsirinin esasları öne çıkmakta ve terkip daha çok tefsir metodolojisini ifade et-mektedir. ''Ulûmü't-tefsîr'' tamlamasının da ilk dönemlerde ulûmü'l-Kur’ân yerine kullanıldığı olmuştur. Ancak bu terkibin de kapsam olarak ulûmü'l-Kur’ân’a denk olduğunu söylemek mümkün değildir (geniş bilgi için bk. M. Abdülazîm ez-Zürkanî, I, 14-36; Subhî es-Sâlih, s. 119-121).

Kur’an ilimlerinin doğuşu ve temelleri Kur’an’ın indiği döneme kadar gider. Çünkü ilk âyetin nâzil oluşundan bahseden Hz. Peygamber vahyin nasıl geldiğini ve vahiy meleğinin durumunu da açıklamıştır. Onun ilk vahiy sonrasındaki halini yorumlayan ve inen âyetlerin kendisinin peygamber olduğuna delâlet ettiğini bildiren Varaka b. Nevfel ile Resûlullah’ın anlattıklarını ve geçmişteki durumunu birlikte değerlendirerek, ''Allah seni mahçup etmeyecektir'' diyen Hz. Hatice aynı zamanda Alak sûresinin ilk âyetlerinin birer müfessiri sayılabilir. Peygamberlikle görevlendirilmesinin ardından gelen âyetleri müslümanlara okuyup tefsir eden Resûl‑i Ekrem bunun kendisine verilmiş ilâhî bir görev (İbrâhîm 14/4; en-Nahl 16/44) olduğunu biliyordu. Ayrıca âyetleri tefsiri sırasında zaman zaman âyetlerdeki mânası kapalı kelimeleri açıklıyor, ashabın anlamakta zorluk çektiği yerler hakkında açıklamalar yapıyordu. Nitekim sahâbîlerin, ''İnanıp da imanlarına bir zulüm katmayanlar ...'' (el-En‘âm 6/82) meâlindeki âyette geçen ''zulüm'' kavramını farklı anlayıp tedirgin olmaları üzerine Resûlullah buradaki zulüm kelimesini ''şirk'' olarak tefsir etmiştir (Buhârî, ''Enbiyâ,'', 41; ''Tefsîr'', 31/1). Hz. Peygamber’in bir soru üzerine İsrâ sûresindeki (17/79) ''makamen mahmûden'' ibaresini ''şefaat'' olarak yorumlaması da (Müsned, II, 444, 478; Tirmizî, ''Tefsîr'', 17/8) bir başka örnek olarak zikredilebilir. İmsak vaktinin bildirildiği âyette geçen (el-Bakara 2/187) ''beyaz ip'' ve ''siyah ip''i Resûl‑i Ekrem’in gece ile gündüzün birbirinden ayrılması vakti olarak açıklaması (Buhârî, ''Tefsîr'', 2) mecaz ilmi için açık bir delil olmuştur. Esbâb‑ı nüzûl ilminin daha Mekke döneminde iken ortaya çıktığını gösteren pek çok örnek vardır. Bu ilim özellikle ashap tarafından sûre ve âyetler nakledilirken kullanılıyor ve yanlış anlamaların önüne geçiliyordu. Ancak bütün bunlar sadece sözlü kültür olarak devam etmiş olup Resûl‑i Ekrem ve sahâbe döneminde Kur’an tefsirine ve ilimlerine dair bir eser telif edilmemiştir (Subhî es-Sâlih, s. 119).

Resûlullah’ın vefatından sonra Kur’an üzerindeki çalışmalar hızlanarak devam etmiştir. Sahâbîler Kur’an’la ilgili soruları cevaplandırırken Hz. Peygamber’den öğrendikleri açıklamalara, burada yeterli bilgi bulamadıklarında Arap dili ve şiirine başvuruyor, şahsî görüşlerini en sona bırakıyorlardı. Çeşitli âyetlerde, Kur’ânı Kerîm’i okuyanların onun üzerinde derinliğine düşünüp doğru anlamaya ve yorumlamaya teşvik edilmesi (meselâ bk. el-Bakara 2/118, 219, 221, 266; en-Nisâ 4/82; Yûnus 10/24; en-Nahl 16/44; el-Mü’minûn 23/68; Sâd 38/29; Muhammed 47/24; el-Hadîd 57/17), ayrıca Kur’an üzerinde düşünmeyenlerin kınanması (meselâ bk. en-Nisâ 4/78; el-İsrâ 17/45-46) insanların Kur’an tefsirine yönelmesinde etkili olmuştur. Sahâbe ve tâbiîn devrinde şifahî olarak devam eden Kur’an tefsiri Kur’an ilimleri içinde tedvin edilen ilk ilimdir (Hâlid Abdurrahman el-Ak, s. 28). Kur’an’ın Hz. Osman zamanında çoğaltılması, ardından harekelenmesi ve noktalanması, çoğaltılan nüshalar esas alınarak kıraat eğitiminin başlaması üzerine sistemli olarak başlayan Kur’ân ilimlerinin tedvini, İslâm coğrafyasının genişlemeye başladığı tâbiîn devrinde daha da hızlanmıştır. Bu dönemde ilk olarak resmü'l-mushaf, kıraat, esbâb‑ı nüzûl, meâni'l-Kur’ân, mecâzü'l-Kur’ân, garîbü'l-Kur’ân, müşkilü'l-Kur’ân, i‘râbü'l-Kur’ân gibi rivayet ve dil ilimlerinin tedvin edildiği görülmektedir. Dil ilimlerinin bir kısmı aynı zamanda lugavî tefsir özelliği taşımaktaydı. Âyet ve sûrelerin nüzûl sebepleriyle ilgili rivayetler ilk olarak hadis mecmualarının tefsir bölümünde yer almış, müstakil tedvini daha sonra gerçekleşmiştir.

Teknik anlamda ve bir bütün olarak ulûmü'l-Kur’ân tabirinin ne zaman kullanılmaya başlandığı konusunda bir açıklık bulunmamaktadır. Bazıları, bu tabirin ilk defa Muhammed b. Halef b. Merzübân’a (ö. 309/921) nisbet edilen el-Hâvî fî 'ulûmi'l-Kur'ân’da geçtiğini söylemiştir (İbnü'z-Nedîm, s. 213-214; Subhî es-Sâlih, s. 122). Ali b. İbrâhim b. Saîd el-Havfî’nin (ö. 430/1038) el-Burhân fî 'ulûmi'l-Kur'ân adlı eserinin bu terkibin terim anlamıyla ilk defa yer aldığı çalışmalardan olduğu kaydedilmişse de (M. Abdülazîm ez-Zürkanî, I, 33) onun kitabının tefsir ağırlıklı bir çalışma sayıldığı belirtilmiştir (Ebü'l-Ferec İbnü'l-Cevzî, neşredenin girişi, s. 73). Bu konudaki ilk sistematik çalışma İbnü'l-Cevzî’ye ait Fünûnü'l-efnân fî 'uyûni 'ulûmi'l-Kur'ân olup eserde Kur’an ilimlerinin büyük bir kısmı özetle tanıtılmıştır. Ancak yukarıda geçen eserlerin tamamı, Zerkeşî’nin el-Burhân fî 'ulûmi'l-Kur'ân’ı ile Süyûtî’nin el-İtkan fî 'ulûmi'l-Kur'ân’ının gölgesinde kalmışlardır. Konuyla ilgili olarak daha sonra yazılan eserler de İbn Akıle’nin ez-Ziyâde ve'l-ihsân fî 'ulûmi'l-Kur'ân adlı geniş eseri istisna edilecek olursa hacim bakımından bu iki çalışmaya ulaşamamıştır.




Bu eserlerde yer alan, Kur’an ilmi olarak adlandırılabilecek alanlar şunlardır:
  • Mekkî Medenî sûreler,
  • esbâb‑ı nüzûl,
  • nâsihmensuh,
  • Kur’an’ın isimleri,toplanması, çoğaltılması ve tertibi,
  • sûre ve âyet bilgileri,
  • münâsebâtü'l-âyât ve's-süver,
  • kıraat ve tecvid bilgileri,
  • fezâilü'l-Kur’ân,
  • havâssü'l-Kur’ân,
  • i‘râbü'l-Kur’ân,
  • garîbü'l-Kur’ân,
  • müşkilü'l-Kur’ân,
  • mecâzü'l-Kur’ân,
  • vücûhnezâir,
  • emsâlü'l-Kur’ân,
  • aksâmü'l-Kur’ân,
  • üslûbü'l-Kur’ân,
  • muhkemmüteşâbih,
  • mutlakmukayyed,
  • mücmel-mübeyyen,
  • edebiyat konularından olan îcâz, ıtnab, hasr, kinaye, teşbih ve istiare,
  • i‘câzü'l-Kur’ân,
  • tefsir ve te’vil ilmi,
  • müfessirin âdâbı ve şartları.
__________________
EN GÜZEL AŞK: ALLAH!
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi NUR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Hadîsi anlamak için nelere dikkat etmeli Hadis-i Şerif NUR 0 2585 10 Ağustos 2009 21:09
Allah Rızası İçin Hadis Uyduranlar/Medineweb Hadis-i Şerif Mihrinaz 1 2994 10 Ağustos 2009 21:07
18.HAFTANIN KONUSU:Çocuklar Dünya Hayatının Süsü... Hafta'nın Konusu NUR 1 2990 10 Ağustos 2009 00:05
35.Haftanın Misafiri Elifzişan Hafta'nın Misafiri kurtmehmet 11 6804 09 Ağustos 2009 23:35
Çocuklar Ümmetin Geleceğidir! Çocuk ve Aile Sağlığı NUR 0 2598 07 Ağustos 2009 23:03