Muhammed bin Abdulvahhab,ın yolunu takip ettiklerini iddia edenler.
Mefahim (düzeltilmesi gereken kavramlar)
©Muhammed bin Abdulvahhab’ın Tekfir hakkındaki görüşleri – Mefahim - Es-Seyyid Muhammed bin Alevi el-Maliki el-Haseni -rahimehullah-
Tekfir ile ilgili meseleler gündeme geldiğinde, referans olarak Merhum Şeyh Muhammed bin Abdulvahhab’ın adı çokça tekrarlanmaktadır.Muhammed bin Abdulvahhab’ın yolunu takip ettiklerini iddia ederek, kendilerine muhalif olan insanları rastgele küfür ile itham etmekten çekinmeyen birçok kimse bulunmaktadır!
Onlar aslında Şeyh’in kendisine Muhalefet etmektedirler!Şeyh Muhammed, bu hususta kendisine isnat edilen iftira ve safsataları bizzat kendisi reddetmektedir. Kasım ehline gönderdiği mektubunda kendi itikadını anlatırken şunları söylemektedir;
“ (…) Sizde biliyorsunuz, Süleyman bin Suhaym’ın mektubu size de ulaşmıştır. O, ilimle meşgul olan bazılarını yanına kabul ettikten sonra kendi onayıyla sizin oralara yollamıştır. Allah biliyor ki bu adam benim söylemediğim, aklıma bile gelmeyen birçok şeyi bana iftira etmektedir! Ben dört mezhebin bütün kitaplarını geçersiz kabul ediyormuşum.
İnsanlar altı yüz senedir hiçbir şey yapmamıştır demiş, müçtehit olduğumu iddia ederek herhangi bir müçtehidi taklit etmekten vaz geçmişim.
Ve ben diyormuşum ki; “Ulemanın ihtilafı zahmet ve sıkıntıdan başka yaramadı” Salih kullarla tevessül eden herkesi “ey mahlûkatın en keremlisi” dediği için İmam Busayri’yi tekfir ediyormuşum!
Ben “eğer Resulullah’ın kabrinin kubbesini yıkmaya gücüm yetseydi elbette onu yıkar, Kabe’nin (altın) oluğunu alır ve onu tahtadan yapardım” diyormuşum! Rasulullah (Sav) in kişinin kendi anne ve babasının veye bir başkasının kabrini ziyaret etmeyi haram görüyormuşum.Allah adı geçmeden yemin edenleri, Ömer ibni Farid ve Muhyiddin İbni Arabi’yi tekfir ediyormuşum.
“Delailü-l hayrat” ve “Ravzu-r Reyahin” adlı kitapları yakmak istiyormuşum. “Ravzu-r Reyahin” (Güzel kokanların bahçesi) adlı kitabın adını “Ravzu-r Şeyatin” (Şeytanların Bahçesi) diye değiştirmişim
Bu meselelerle alakalı cevabım şudur;“Allah’ım seni tenzih ederim bu büyük bir iftiradır.”
Bundan öncede Peygamberimiz (Sav) e İsa (A.s) a ve bazı Salih insanlara hakaret ediyor diye iftira atılmıştı. Yalan ve iftirada kalpleri bir birine benziyor. Allah Teâlâ buyurur;
إِنَّ الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِآيَاتِ اللَّهِ لَا يَهْدِيهِمُ اللَّهُ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
“Allahın âyetlerine îman etmeyenler (yok mu?) şüphesiz ki Allah onlara hidâyet (nasib) etmez. Onlar için çok acıklı bir azâb vardır.” (Nahl – 105)
Bazıları Peygamberimiz (Sav) in “Melekler bana, İsa ve Üzeyr’in cehennemde olduğunu söylediler” dediğini söyleyerek ona iftira attıklarında şu ayetler nazil olmuştu;
إِنَّ الَّذِينَ سَبَقَتْ لَهُمْ مِنَّا الْحُسْنَىٰ أُولَٰئِكَ عَنْهَا مُبْعَدُونَ
“Şübhe yok ki kendileri için bizden en güzel (bir seâdet) sebk etmiş (takdîr edilmiş) olanlar, işte bunlar oradan (cehennemden) uzaklaştırılmışlardır.”(Enbiya – 101)
Bir ara ırak ulemasından es-Süveydi namında bir zat, Muhammed Bin Abdulvahhab’a bir kitap yollayarak insanların o kitap hakkında söylediklerini anlatarak bazı sorular sormuştu. Muhammed Bin Abdulvahhab da ona cevap olarak gönderdiği mektubunda şunları söylemiştir;
“İftira öyle bir şeydir ki “falan adama şöyle bir iftira atmışlar” diyerek bu iftirayı başkasına anlatmaktan bile utanılmalıdır. Nerede kaldı birine iftira atmak. Siz diyorsunuz ki ben bana tabi olanlar dışında herkesi tekfir ediyormuşum.Şaşırtıcı! Böyle bir şey akıllı bir adamın aklına düşebilecek bir şey midir ki ben bunu söylemiş olayım. Siz diyorsunuz ki; “ben Resulullah’ın kabrinin kubbesini yıkmaya gücüm yetseydi elbette onu yıkarmışım” “Delailü-l hayrat” kitabını okumayı haram etmişim, Resulullah (Sav) e her hangi bir şekilde salat getirmeyi yasaklamışım.Bunların hepsi birer iftiradır.Müslüman o kimsedir ki, kalbinde Allah’ın kitabından daha değerli hiçbir şey yoktur.”
Aynı eserin 64. sayfasında Muhammed bin Abdulvahhab şunları söyler;
“Benim “ey mahlukatın en şereflisi” dediği için İmam Busayri’yi ve Salih kullarla tevessül eden herkesi tekfir ettiğim, Rasulallah (Sav) in kişinin kendi anne ve babasının veye bir başkasının kabrini ziyaret etmesini kabul etmediğim, Allah’tan başka bir şeyle yemin edenleri tekfir ettiğim yönündeki bütün söyledikleriniz için cevabım şudur; “Allah’ım seni tenzih ederim bu büyük bir iftiradır.”
Kaynak; Mefahim Sayfa, 52 – 54
[