TEKRARU’L-KUR’AN
TEKRARU’L-KUR’AN
Kur’an-ı Kerim’de bazı kelime ve ayetlerin bir veya birkaç yerde tekrar edilmiş olması “Tekraru’l-Kur’an” terimi ile ifade edilmiştir. Tekrarın sebebi tekrar edilen şeye önem vermek ve dikkat çekmektir. Tekrarın gayesi de teşvik etmek, sakındırmak, rağbeti artırmak, şükre önem vermek, haber verilenleri teyid edip kuvvetlendirmektir. Arap edebiyatında “Tekrar” ın lüzumlu bir keyfiyet olduğu da bilinmektedir. Bu tekrarlarla her defasında geçmişteki olayların insanlara daha açık ve etkili bir şekilde ibret dersi vermesi de sağlanmış olmaktadır.
Kur’an-ı Kerim’de tekerrür eden bazı ayetler şunlardır:
1) “Şu halde benim azabım ve uyarılarım nasılmış!?” (Kamer: 54/16, 18, 21, 30) 4 defa.
2) “Andolsun biz Kur’an’ı zikir için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?” (Kamer: 54/17, 22, 32, 40) 4 defa
3) “O gün yalanlayanlara veyl olsun.” (Mürselat: 77/15, 19, 24, 28, 34, 37, 40, 45, 47, 49) 10 defa.
4) “Rabbinizin hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz.” (Rahman: 55/13, 16, 18, 21, 23, 25, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 45, 47, 49, 51, 53, 55, 57, 59, 61, 63, 65, 67, 69, 71, 73, 75, 77.) 31 defa.
5) “Gerçek şu ki ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Artık Allah’tan korkup sakının ve bana itaat edin. Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnız alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah’tan korkup sakının ve bana itat edin.” (Şuara: 26/107-110; 125-127, 131; 143-145; 162-165; 178-180) Bu ayetler 5 rasulün kendi ümmetlerine hitabı olarak beş yerde tekrar edilmiştir.
6) Nebi ve rasullerin hayatları değişik surelerde çeşitli bölümler halinde anlatılmakta ve her surede olaya değişik yönden bakılmakta ve çeşitli dersler verilmektedir. Mesela Adem’in (r.a.) kıssası Bakara suresinde, Allah’ın nimetlerini; A’raf’da, Allah’ın nimetlerine karşı insanların şükürlerinin azlığı; Hicr’de, Allah’ın insanı topraktan cinni ateşten yaratıp bu iki maddenin birbirinden üstün olmadığını ve İblis’in kendini Adem’den hayırlı telakki etmesinin de bir aldanma ve cehalet eseri sayılması lazım geldiği; İsra’da, insanların fitnelerini; Kehf’de insanın düşmanı olan İblis ve onun cinsinden olanlarla dostluk tesis etmenin ne kadar kötü bir şey olduğu; Taha’da, insanın zaaf hallerini ve bundan dolayı her zaman Allah’ın yardımına muhtaç bulunduğunu hatırlatmaktadır.[388]